20

302 39 109
                                    

Merhabaaa! 👋🏼

Yeni bölümümüze hoş geldiniz efenim.

Hadi başlayalım.

Keyifli okumalar.

*

🎹 Min YoonGi'nin Anlatımından;

Ertesi sabah uyandığımda Jungkook yatakta değildi. Üstelik evin içinde harika bir pancake kokusu vardı. Kesin HaeSoo'm bizim için kahvaltı hazırlıyordu.

Beklemeden mutfağa ilerledim. Sevgilime yardımcı olmak istiyordum.

Salona girdiğimde karşılaştığım masa, ağzımı açık bırakmıştı. Mükemmel hazırlanmıştı ve kahvaltı masasının olmazsa olmazı her şey vardı. 

Ama en büyük şoku mutfakta yemek hazırlayan Jungkook'u gördüğümde yaşadım.

"Rüya değil bu, değil mi? Sen gerçekten burada, mutfaktasın ve bize kahvaltı hazırlıyorsun?" Gözlerimi ovuşturmuştum. Çünkü inanması güç bir görüntüydü karşımdaki.

"Tabii ki mutfaktayım hyung. Uyanır uyanmaz dedim ki, şu tatlı ve becerikli Jungkook'unuz size güzel bir kahvaltı hazırlasın. O kadar evinizde kalıyorum, yiyip içiyorum... Bir yardımım dokunsun değil mi, elime mi yapışır." Mutfak önlüğünü üzerine geçirmiş elindeki pancake tavasını sallayan Jungkook bu evde yaşadığını, yiyip içtiğini MinJun geldikten sonra fark etmişti. Bu çok büyük bir tesadüf değil miydi?

"Neden zahmet ettin canım arkadaşım. Asalak gibi yaşamana çok alışmıştım. Beni sabah sabah şoka sokmana gerek yoktu." 

"Aşk olsun hyung! Ben asalak mıyım?" Neden karşımda Taehyung'un cümleleriyle konuşan bir prototipini görüyordum şuan acaba? 

"Olsun tabii, aşk olsun. Aşk güzel şey!" 

"Değil mi hyung?" demişti Jungkook, otuz iki dişini gösteriyordu. "Aşk güzel şey. Ben diyorum ki siz de Soso'yla ne zamandır birlikte vakit geçiremediniz. Kahvaltıdan sonra çıkın, gezin, dolaşın iki sevgili aşk tazeleyin. Evi, MinJun'u merak etmeyin. Ben ilgilenirim." 

Küçük beyin derdi ortaya çıkmıştı. Bizi gönderip MinJun'la baş başa kalmak istiyordu.  

İstediğini öyle kolay elde edemezdi. Tabii ki ona engeller çıkaracaktım. Ama bunu ruhu bile duymayacaktı.

"Yok canım olur mu öyle şey! Kırk yılın başı arkadaşımız bize kahvaltı hazırlamış, üstelik evde misafirimiz var... HaeSoo'yla başka zaman gezeriz. Diyorum ki Namjoon'u da çağıralım, kardeşiyle kahvaltı yapsın. Hep birlikte güzel vakit geçirelim." 

Söylediğime itiraz ediyor, ısrarla hemen kahvaltıyı yapıp sevgilimle dışarıda vakit geçirmemi söylüyordu. 

Hayır, hayır, hayır! 

Sevgilimle baş başa geçirecek zaman için deli olsam da bugün o gün değildi. Kesinlikle diğerlerinin de evimize gelmesi ve hep birlikte Jungkook'u rahatsız etmemiz gerekiyordu.

"Ben hemen Namjoon'a haber vereyim. Pancakeler soğumadan gelsin." 

Odama geri dönmüş ve Namjoon ile orada konuşmuştum. Ondan herkesi toplayıp bize gelmesini istedim. 

Jungkook'un bizim için kahvaltı hazırladığını duyunca "bunu kaçıramam" demiş ve hemen herkese haber verdiğini ve geleceklerini söylemişti. 

Arkadaş? ((Çingu?))Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin