İki kaslı adam koluma girerek beni sürüklemeye başladılar. O eve girmek istemiyordum. Haklıydımda. Nede olsa adam kendi ağzıyla itiraf etdi işgence vereceyini. Tabi sözüne bakmazsam. Allahım bu evden nasıl kurtulucam. Kim bilir bana ne yapıcak. Off. Bir anda kendimi evde buldum. Sinan koltukta oturmuş sigara içiyordu. Salona girdiyimde göz göze geldik. Sonra o başını aşağıya salarak telefonuyla ilgilenmeye başladı. Ben olduğum yerde duruyordum. Ani gelen sesle irkildim. " Yaklaş! " Sesi emir verir gibi çıkmışdı. " Sana yaklaş dedim! " Yürümeye başladım. Yaklaşıb onun karşısındakı koltuğa oturdum. Diken üstünde oturmuşdum. "Ne o korkuyomusun? Korkmak için bir az geç kalmadın mı? Az önce bana meydan okuyordun. Senden korkmuyorum Sinan Karabulut. Sana asla boyun eymicem falan diyordun. Hala öyle düşünüyormusun ha? " Dedi. Off şimdi korkmuyorum desem daha çok kızar. Korkuyorum da desem tükürdüyümü yalamış olucam. Off ya off. En iyisi bilmiyorum demek. Evet evet. Bilmiyorum diyim. "Bilmiyorum " dedim. Bana 2 adım yaklaşdı. Sigarayı eliyle sıkdı. Ahh. Canı yanmadı mı? Aman bana ne be beter olsun. "Bilmiyosun. Beyendim bu cevabı. Hem korkuyorsun hem de korkmuyosun. Güzel. Bak Yeşim elime bak" eline korkarak bakdığımda eli kızarmışdı. "Canım yanmıyor. Belki acıyor ama ben his etmiyorum. Bu ne demek biliyormusun? Benim canımı hiç bir şey yakmaz demek. Üzülmem. Ağlamam. Yani kısacası ufaklık ben kendi canımı bile yaka biliyosam. Senin canına neler yaparım bilemezsin. Anladın sanırım " gözlerinden ateş fışkırıyodu. Anladım evet. Çok iyi anladım. "Anladım Sinan Karabulut. Anladım " dedim. "Bana bir daha soyadımla seslenme. Son defa söylüyorum. " Diye kükredi. Neden? Ona çok yakışıyodu bu soyat. Sanki onun acımasızlığını belli ediyordu. Ben bunları düşünürken o evden çıkdı. Ağlamak istiyordum. Haykırak ağlamak.
Sinan
Bana boyun eymeyi öyrenecek. O kim ki bana karşı geliyor. Eninde sonunda onu kendime bağlıcam. Hızla arabama binerek evden uzaklaşdım. Şimdi sırada anneme hesap sormaya gelmişdi. Bu kez affetmicem. Onu bu sefer affetmicem. "Alo Hasan evdekilere göz kulak ol. Sakın evden kimse çıkmasın hele annem hiç çıkmasın." Diyerek telefonu kapatdım. Sinirliydim. Direksiyonu ellerimle sıkıyordum. Evde kıyamet kopacaktı. Bu kıyametin sebebide Yeşim olucakdı.