Jisung's POV
Tereddütle önünde durduğum kapıya bakarken sıkıntılı bir şekilde iç çektim. Hala Minho'nun yüzüne nasıl bakacağımı bilmiyordum. Tanrı aşkına, hangi aptal öpüştüğü çocuğa "kanka" diye hitap ederdi ki?
Evet, o aptal sadece ben olabilirdim.
Bacaklarım geri geri gitmeye hazırlanırken durdum ve derin bir nefes alarak zile bastım. Minho ise sanki pusuda beklermiş gibi anında açmıştı kapıyı. "Hoşgeldin."
Yüzündeki buruk tebessüm yerin dibine girme isteğimi arttırırken yalandan bir gülümseme eşliğinde "Hoşbuldum." dedim ve içeri geçtim.
Üzerimdeki ceketi çıkarıp askıya astıktan sonra aklıma takılan detayı dile getirerek "Neden kütüphanede olan buluşmayı iptal ettin ki?" diye sordum. Aslında orada buluşacaktık ama Minho'nun aniden değişen isteği üzerine evine gelmiştim. Nedenini de soramamıştım bir türlü.
Omuz silkti ve gayet rahat bir tavırla "Bana yemek yapmayı öğreteceksin." diyerek devam etti. "Hadi takip et beni."
O önde mutfağa doğru ilerlerken ben de gülerek peşine takıldım. "Benim niye bundan haberim yok?" Fikrimi sorma gereği duymamıştı ama şikayetçi olduğum da söylenemezdi.
Yüzünü bana doğru döndü ve geri geri yürüyerek cevapladı sorumu. "Artık haberin var."
Gerçekten, çok erken olmuştu. Keşke haber vermek için biraz daha bekleseydi.
Mutfağa adım attığımız an yüzümün buruşmasına engel olamadım. Yanık kokuyor gibiydi. "Tanrı aşkına, Minho sen ne yaptın?"
Minho'nun kaşları çatılırken "Ne, ne yapmışım?" diye sordu. Kokuyu sonradan fark edermiş gibi gözlerini büyülterek bir küfür mırıldandı ve "Ben fırının açık olduğunu unutmuşum!" diyerek endişeyle fırına koştu.
Tam bir salaktı belki de, ama yine de seviyordum.
-
Elimdeki pizza dilimini büyük bir iştahla yerken "Böylesi daha iyi oldu aslında. Uzun zamandır pizza yemiyordum." diyerek fikrimi dile getirdim. Amacım bozulan moralini yerine getirmekti. Her ne kadar belli etmek istemese de, asılan suratı her şeyi anlatmaya yetiyordu.
Sözde bana sürpriz yapmak için mutfağa girmişti ama onu da becerememişti. Hatta mutfaktaki koku bile hala tam olarak geçmemişti, berbat kokuyordu. Biz de kapıyı kapatarak salona geçmiş, pizza sipariş etmiştik.
Minho'dan tepki alamazken konuyu değiştirmeye karar verdim ve aklıma gelen ilk şeyle yeni bir konu açtım. "Mesajlaşırken bahsettiğin mangaya bakabilir miyim? Çok merak ediyorum."
Benden mangalar dışında bir konu açmamı beklemiyordunuz, değil mi?
Minho elindeki pizzaya bakıp bakıp sırıtırken merakım giderek kabarıyordu. Bir şeyler karıştırdığı ortadaydı ama ne olduğunu çözemiyordum.
Kaşlarım çatılırken yerinden kalktı ve "Bekle hemen getiriyorum." diyerek çıktı odadan. Evet, kesinlikle bir şeyler karıştırıyordu. Aldığım tepkiler sayesinde bunu netleştirmiştim ama ne olduğu hakkında en ufak fikrim bile yoktu.
Poşetin içinden aldığım ıslak mendille ellerimi temizlerken merakla Minho'yu beklemeye başladım.
Çok geçmeden elinde bir defterle yanıma oturdu ve defteri önüme koyarak "Okusana. İlk ve özel baskı, sadece senin için." diye bir açıklama yaptı.
Defterin kapağında, kendisinin çizdiği hemen anlaşılan 2 karakter ve büyük bir "Gay Porn" yazısı yer alıyordu. Karakterlerden birinin altında benim adım, diğerinin altında ise onun adı yazıyordu.
Bir dakika, hemen heyecan yapmayın.
Çünkü beni inek olarak çizerek tüm romantikliğin içine sıçmıştı.
Bana inek diyordu-
"Sen bana inek mi demeye çalışıyorsun Minho?"
"Hayır güzelim, bak önde dişleri var. Sincap da karıştırdım işin içine. Detaylar önemli."
(her noktasını ben çizdim tebrik edin beni dğcmğdmfidmdp)
Sinir bozukluğuyla gülerken "Hadi ya, çok şey değişti şu an." diyerek deftere döndüm tekrardan. Fikri tebrik edilmeye değerdi, uğraşları da keyfimi yerine getirmişti ama bana yaptığı ima hoşuma gitmemişti. İnek değildim ben ya.
Bir de altını çizmek istermiş gibi kalın kalemle yapmıştı ineği. Dalga geçiyordu resmen.
-
Korkuyla sayfaları değiştiriyor, lakin her sayfayı kahkaha atarak okuyordum. Tanışma hikayemizi en başından itibaren resmetmişti. Gülmekten ağlıyor gibi görünüyordum dışarıdan, ama işin aslı hiç de öyle değildi. Mutluydum, hem de hiç olmadığım kadar.
Aramızda geçen "kanka" olayından sonraki sayfalar boştu. Ta ki son sayfaya kadar.
Son sayfada ne mi vardı?
İnek ve kedinin düğün sahnesi...
Kalbim dışarıdan duyulacak şekilde çarparken nefesimi tutmuştum. Ne tepki vereceğimi şaşırmış bir şekilde son sayfaya bakarken sessizliği bozan taraf Minho olmuştu. Sadece sesini duymak bile heyecanlanmama sebep olurken söylediği şey yüzünden her an bayılabilirdim.
"Defteri son sayfasına kadar benimle doldurmaya var mısın Jisung?"
-
BİTTİ BİTTİM
AMK TAM BİR ODUNUM CİDDEN DĞCMXĞMXŞDMXĞDÖXŞDÖ
romantik sahne yazamıyorum, benden anca bu kadar✊
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gay Porn // Minsung (Tamamlandı)
FanfictionOkulun inek öğrencisi Jisung, arkadaş grubuna atacağı linki yanlışlıkla sınıf grubuna atar ve ortalık karışır. (Texting + Düz yazı) - Yan shipler; hyunin, changlix, chanmin, markhyuck, renmin.