Sabah olmuştu. Herkes kahvaltısını yaparken sürekli Mete ile göz göze geliyorduk. Birden telefonumun titremesiyle ürksem de mesajı açmıştım.
Mete
Yemekten sonra arka bahçede buluşalım
Bir sorun mu var
Bıcırık gel dediysem gel
Tamam portakal
Yemeğim bittiği için ayağa kalkmış ve arka bahçeye geçip Mete'yi beklemeye başlamıştım. Mete de benim yanıma geldiğinde meraklı gözlerle ona bakmıştım.
"Aynaz... Benim aklıma bir şey geldi ama açıkçası ne tepki vereceğini bilmediğim için kimsenin olmadığı bir yerde söylemeyi tercih ettim."
"Tamam, portakal söyle."Mete ellerini katlatmıştı.
"Polise gidip teslim olsak olmaz mı? Bir şeyler uydururuz. Hayatımızın daha yarısına bile gelmemişken böyle büyük bir durumu kaçarak daha da kendimize çekeriz."
"İyi de herkes bizi öldür biliyor."
"Bilmiyorum..."Aslında haklıydı. Bizim her ortada olmadığımız saniye tüm şüpheler biraz daha üzerimize çekiliyordu.
"Ben bunu bir düşüneyim."
Mete kafasını sallayıp yanımdan ayrıldığı anda Kuzey yanıma gelmişti.
"Ne konuştunuz."
"Hiç."
"Hm... Demek hiç."
"Evet."
"Hiç dediğine göre kesin baya önemli bir şey konuştunuz ama boş veriyorum şimdilik."Beni zorlamamasına içimden sevinç kutlamaları yaparken arkamızda duyduğumuz iki ayının sesi bizi ayırmaya yetmişti.
"Ne oluyor burada?"
"Çocuk yapıyoruz. Tövbe tövbe konuşuyoruz Ayaz."
"Sadece konuşun da."Ayvaz aramıza girip bana sarılmıştı.
"Kuzey denen çocukla sevgili olursan kuzeyi gömerim. Anladın mı Kuzey?"
"G-gömer misin? Ne manada gömmek?"
"Ölüyü gömerler ya kardeşim. O manada gömmek."
"Ooo-oho anladım abi. Zaten Aynaz benim dünya ahiret bacım."
"Heh aferim. O ki bacın biz gidiyoruz."İkisi yanımızdan uzaklaşırken Kuzey'e imalı imalı bakmıştım.
"Ne deseydim Aynaz? Ayvaz sevgiliyi geç, biz dün akşam öpüştük mü deseydim?"
"Mal mısın? Sadece çıktığımızı söyleyebilirdin. Fazla ayrıntıya gerek yok."
"yine de beni öldürebilecek potansiyel var ikisinde de. Bir süre daha bacım kalmaya devam et sonra bakarız."
"İyi Kuzey abi!"
"Abi? Abi mi? Ne abisi ya? A-abi ne bir kere? Ay olarak bü- ya abi ne Aynaz?"Bana söylenerek girmesine kıkırdarken Mete'nin dediği şeyi düşünüyordum bir yandan da.
#
"Mira, Lila, Nur bir gelsenize işim var sizinle."
"Beyler biz de gidiyoruz."Ayaz'ın dediği şeyle kaşlarımı çatmıştım.
"Pardon?"
"Bak canım kardeşim. Sen bizim kızlarla tek kalırsan minimum 2 ceset daha çıkar o odadan."
"Çıkmaz merak etme. Ha eğer çok fazla bir cesedimiz daha olsun istiyorsan seni gebertebilirim nasıl fikir?"Ayaz sertçe yutkunurken ben bizim kızlarla üst kattaki odamıza çıkmıştım.
Herkes odadaki herhangi bir koltuğa otururken bilgisayardan Emre'nin evindeki kameraların kayıtlarını açtım. Kızlar kayırlar bittikten sonra abana baktı.
"Şimdi gidip teslim olacağız."
"Başka?" demişti Mira korkmuş bir şekilde.
"Mira kes sesini ve beni dinle."Derin bir nefes almış ve yapacaklarımızı anlatmıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AY'IN ÖPTÜĞÜ KIZ (3. Nesil)
Novela JuvenilHAYALİM İÇİN HER ŞEY SERİSİNİN 3. KİTABIDIR!! ---- "Hiç gerçek bir prenses gördün mü?'' ''Evet." + Annesi ölmüş bir kızım ben... Ne kardeşlerim kadar cesur, ne de babam kadar otorite sahibiyim... Ben Ay'ın öptüğü kızım... Ben sadece Aynaz'ım... #hay...