Kuma

Özel Bölüm

ALİN

Yağmur altında kalmaktan hiç hoşlanmadığımı biliyor muydunuz ?

Duş hariç diğer sulu hiçbir aktiviteden hoşlanmazdım.

Ama şu an nasıl bir haldeydim ?

Sırılsıklamdım.

"Anne koru beni nolur !"

Küçük kızım -4 yaşında- bana göre hala bir bebekti. Kısa kahküllü saçları, tombik yüzünü zayıf gösteriyordu. Benim gibi bir annesi olduğu için çok şanslıydı çünkü annesi her zaman her şeyi için çözüm bulacaktı. Şimdi olduğu gibi.

"Ne demek koruyayım seni ? Kendimi korur gibi bir halim mi var bal kızım ?"

Babasının aynısı olan Berzan beni ve kardeşini sırılsıklam halde bırakmıştı. Ve aynı babası gibi bir magandaya dönüşmüştü benim ellerimde.

Kızım ne kadar prenses ise Berzan tam bir at hırsızıydı. Bu duruma ilk başlarda çok ağlamıştım. Ama soyu böyleydi.

O sırada Vedat merdivenlerden sessizce inerken bizi eliyle sus işareti yaparak uyarmıştı. Bu evde küçük Berzan' dan önce ben vardım benim takımım daha güçlüydü.

Berzan elindeki su hortumuyla bize doğru koşarken amcası hemen belinden tuttu.

Aniden havaya yükselmesiyle şaşıran çocuğum bana hüzünlü gözlerle baktı.

"Üzgünüm maganda çocuğum kardeşinle bize çektirdiğini şimdi sende çekeceksin. Bilirsin annen her zaman adaletten yanadır."

"ANNNNEEEEE!" Bir anda bağırmasıyla irkilirken bu çocuğun şimdiden bu kadar ürkütücü olması beni çok geriyordu.

Bal kızımı bu magandadan korumam gerektiğini çok daha iyi anladım .

Vedat Berzan'ı havada atıp tutarken elindeki hortum düşmüştü.

Alin hemen arkamdan çıkıp hortumu aldı. Hortumu normal şartlarda maganda oğluma çevirmesi gerekirken elinde ki hortumla bana yaklaşmaya başladı.

Elimle hemen durdurmaya çalıştım.

"Bal kızım inanamıyorum. Senin yanında olan annene böyle mi davranacaksın gerçekten ? Ah karşılığı bu muydu ? Saçımı süpürge ettim sizin için. Yemedim içirdim. Giymedim giydirdim. Gezmedim gezdirdim. He-"

Bir anda sözüm kesildi.

"Yalan söyleme anne sen gezmesen biz nasıl gezelim kendimiz ?"

Pabuç dilli Berzan bana ağzımın payını verirken hayal kırıklığı yüzüme yayıldı. Bir daha onlar için bir şey yapmayacaktım. (!)

'Terbiyesiz, baban da böyle kıymet bilmez senin.'  dedim dilimi çıkarıp.

"Anne kıymet kim  bilmiyorum bende ?" diyen Alin'le gülmeye başladım.

Vedat bir anda atıldı. 'Kıymet benim karım lan!'

Kendince replik yapan Vedat'a göz devirdim. Çocuklar ne anlardı Kuzey Güney'den.

"Kurabiye var simit var neye bakıyon lan !"

Berzan'ın ağzından dökülen ve bir annenin yıkılışı olan o cümleler dökülür dökülmez şok oldum.

Vedat kahkaha atarken Berzan 'la yumruk yapıp ellerini çaktılar.

Bu görüntüye daha fazla dayanamayacağımı anlayıp çıkarken Alin de bıraktığı hortumla tekrar yaklaşmaya başladı.