2

1K 65 66
                                    

Ertesi gün.

"Jennie-ah, sürahi içeride kalmış getirebilir misin?"

"Getiriyorum Joo Hyun-ah!"

Tezgâhta duran sürahiyi alıp, geniş bahçe kapısından geçiyordum ki Jisoo'nun ayağına takılıp yere kapaklanmıştım. Elimdeki sürahi yere çarptığı için paramparça olmuşken, kırılan kulp elimde küçük bir kesik açmıştı.

"Jennie iyi misin?!" Joo Hyun yanıma koşup beni yerden kaldırıyordu.

"Elin kanıyor!" diye ekledi.

"Oh, üzgünüm benim hatam Jen." Jisoo, kapının yanında dikilip bana bakıyordu.

"İyiyim Joo Hyun-ah, Önemli değil Jisoo."

"Üzerin ıslandı, giyecek bir şeyler ve yarabandı getireyim içeriden."

Joo Hyun'un içeri girmesinin ardından bende hazırladığımız sofranın önünden bir sandalye çekip oturdum. Elimdeki kesiğe bakıyordum.

Jisoo ellerini göğsünün altında birleştirmiş, bana doğru yürüyordu.

"Jennie-ah hiç anlatmıyorsun, Taehyung'la ayrılmışsınız?

"Evet, ayrıldık. Peki senin bundan nasıl haberin oldu-"

"Jennie-ah, Jungkook'un sweatini bulabildim. Benim dolabımda bir şey bulmak çok zorda." Joo Hyun elinde bir sweat ve yarabandıyla bize doğru geliyordu.

Jisoo göğsünün altındaki ellerini serbest bırakıp Joo Hyun'a baktı.

"Sorun değil, Jungkook kızmaz değil mi?"

"Sana kızar mı o sence?" diyerek sofraya oturdu Jisoo.

"Anlayamadım."

"Abim böyle şeylere kızmaz Jennie-ah merak etme." dedi Joo Hyun sweati bana uzatırken.

Yarabandını kesiğe yapıştırdı, bende sweati üzerime geçirdim.

Üçümüzde yiyeceklerden dolduruyorduk tabaklarımıza.

"Jennie sen kimchi'yi çok severdin, neden yemiyorsun?" dedi Jisoo çatalındaki kimchi'yi ağzına sokuyordu.

"Artık sevmiyorum." dedim.

Kimchi Taehyung'un en sevdiği yiyecekti.

"Joo Hyun'da sevmiyor, öyleyse ben hepsini alayım."

"Ben seviyorum!" Jungkook yüzme kursundan dönmüştü.

Joo Hyun, Jisoo'nun elindeki kimchi tabağını aldı ve yeni bir tabağa yarısını boşalttı.

"Hoş geldin abi."

"Hoşbuldum, kurt gibi acıktım."

Jungkook yanıma oturdu ve Joo Hyun'un tabağına doldurduğu yemeklerden yemeye başladı.

"Jennie-ah sweatim yakışmış."

Utanarak başımı öne eğdim.

"Şey, üzerim ıslandıda."

"Sorun değil sende kalabilir."

"Olmaz, yıkadığım zaman geri getireceğim."

Midem bulanmaya başlamıştı, kendimi iyi hissetmiyordum.

"Jennie neyin var?" dedi Jungkook.

"Midem bulanıyor, önemli bir şey değil."

"Önemli değil mi? Hiç iyi görünmüyorsun, rengin soldu."

Broken Smile | Vnniekook Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin