Broken Smile | Vnniekook

10

"Sonra ne oldu?"

"Sonra Chaeyoung'u yere devirdim ve yüzünü yumrukladım."

"Jennie, şiddet hiç bir zaman çözüm yolu değilken birinden intikam almakta sağlıklı bir düşünce değildir."

"Bilmiyor muyum sanıyorsunuz?"

"Eminim ki sen bunları biliyorsundur, ama bu yaptığın sana hiç yakışmamış."

"Benim sırrımı anlattı, bütün herkes benimle dalga geçiyor. Bu insanların önünde daha ne kadar ezileceğim ben!"

"Ezilmeyeceksin Jennie. Seni anlıyorum, daha önce seninkinin yanından dahi geçebilecek şeyler yaşamadım ben ama yine de bir kadın olarak anlıyorum Jennie."

"İntikam almayacağım.-"

"Ona ders vereceksin."

"Evet."

"Jennie, ders vermek dediğimiz şeyin intikam ile arasında çok ince bir çizgi vardır. O çizgiyi aştığın anda kötü birine dönüşebilirsin. Ama bu doğru olan değil."

"Biliyorum, ama ne yapacağım?"

"Ders verirken karşındaki kişinin yaptığı hatayı anlamasını sağlamak amaçlanır. İntikam ise o kişinin canını acıtmak içindir."

"Ama canı acısın istiyorum. Hatasını anlarsa ne işime yarayacak ki?"

"Böyle düşünme. Acı bir kaç gün sürebilir belki bir kaç ay, bir kaç yıl. Ama ders verirsen ömür boyu unutulmaz. Empati kurmasını sağlamaya çalış. Seni anlamaya en yakın olduğu anda yüzüne vur. Böylece sana yaşattıklarını anlar."

"Anladım."

"Şimdi bana sonrasını anlat, öğretmenler geldikten sonrasını."

"Öğretmenler sınıfa girdiğinde, bu halimiz için tonla laf ettiler. Jungkook Chaeyoung'u tutuyordu, çünkü bana saldırmak istemişti. Bay Seungmin Jungkook'a Chaeyoung'u dışarı çıkarmasını söyledi.

Chaeyoung'a hâlâ çok öfkeliydim, bakışlarımdan herkes bunu anlıyordu. Öğretmenler kalabalığı dağıttığında sadece Jisoo, ben Taehyung ve Joo Hyun kalmıştık sınıfta.

Jisoo'yu tutuyordu. Bu onu sevdiği anlamına mı geliyor? Canım acıdı. Onlara baktığımı görünce ellerini Jisoo'nun kollarından çekti ve konuşan Bay Seungmin'e döndü.

"Burada neler oluyor?" dedi Bay Seungmin.

"Deli bu kız, birden üzerimize atladı." dedi Jisoo. Bana deli dediğinde sinirden deliye dönmüştüm ama ağlamaya başladım, sessizce. Gözyaşlarım yüzümde açılan yaraları yakıyordu.

Joo Hyun sinirle Jisoo'ya cevap verdi.

"Sen neden böyle bir şey yaptığını çok iyi biliyorsun Jisoo! Masum rolü yapmayı kes artık."

"Psikiyatriste gitmesi mi? Bunun hakkında konuştuğum için mi atladı üzerime hah!? Hem katil hem deli."

"Ya! Jisoo!"

Taehyung sesini yükseltmişti, Jisoo ürktü ve sustu.

Bay Seungmin ağladığımı görünce "Gidip elini yüzünü yıka, sonra da odama gel." dedi.

Ben sınıftan çıkarken Jisoo'yu odasına götürüyordu.

Joo Hyun hemen peşimden geldi. Kızlar tuvaletine gittiğimizde karnımda inanılmaz bir ağrı hissediyordum. Dayanamayacak gibiydim. Duvarın kenarına oturduğumda Joo Hyun ıslattığı peçeteler ile yüzümü temizliyordu.