Bölüm 29

92 8 0
                                    

Yattığım yerde diğer tarafa döndüm. Dün gece ağlayarak uyuduğumdan gözlerim acışıyordu. Yüzümü yıkasam geçerdi belki ama ne kalkasım vardı ne de uyanasım. Ama uyandım işte bir kere! Tekrar uyuyamıyorum ki.

Dün gece Gaye ile konuştuktan sonra eve gitmek istemediğimi söylediğimde burada kalabileceğimi söyledi. İtiraz etmedim ve Gaye'nin bana hazırladığı odada uyumuştum.

Kapı çaldıktan sonra Gaye usulca içeri girdi. "Çoktan uyanmışsın." dedi gülerek. İçeri girip yanıma oturdu ve üstümdeki örtüyü çekti. "Az önce Selim'le konuştum. Dün gece ne olmuş biliyor musun?"

"Bilmiyorum." dedim sadece.

"Dün sen beni aradığında Selim beni eve yeni bırakmıştı. Selim buradan ayrıldıktan sonra Ekin aramış, müsait misin sana geliyorum diye." Yatakta oturur pozisyona gelip merakla Gaye'ye baktım. Normal bir zamanda olsak asla böyle ilgili görünmem ama yine de merak ederim. "Selim'in evine gitmiş. Senin seanstan kaçtığını anlatmış. Neden kaçtığını da... Ve ne demiş biliyor musun? Eğer bilincim yerinde olsaydı bunun bin katı bir acı ile hatırlardım o bebeği." O an gözlerimin dolmasına engel olamadım. Ve Gaye de derin bir nefes verip devam etti. "Ağlamak yerine hazırladığım kahvaltıyı yaptıktan sonra gidip özür mü dilesen acaba? Hem bugün Ekin'in doğum günüymüş. Kuzenlerle güzel bir kutlama yapmayı düşünüyorlarmış. Yani kuzen dediysem Selim, Melisa, Gökhan.. Onlarla."

Şeytani fikirler aklımda dolaşırken gülümseyerek Gaye'ye baktım. "Nee?"

🌟🌟🌟

Saat 12ye çeyrek kala hastaneye gelmiştik ve Gaye ile Selim'in odasına yürüdük. Ekin bunda da gönlünü alamazsam yuh diyeceğim!

Odaya geldiğimizde Gaye kapıyı tıklattı ve içeri girdi. Melisa ile tartışıyorlardı.

"Ya Melisa yığınla nöbetin var ne tatili bu?" diye çıkışıyordu Selim.

"İşte o yığınla nöbetlerden çok yoruldum iki gün de olsa dinlenmek istiyorum."

Öyle bir dalmışlardı ki tartışmaya geldiğimizi bile farketmemişlerdi. Selim masasına doğru dönünce Gaye ile göz göze geldiler.

"Gel aşkım... Hoş geldiniz." diyip masasına oturdu. İçeri girdiğimizde masanın önündeki koltuklara oturduk. "İyi ki geldiniz yoksa müstakbel başhekim olarak başhemşireyi gırtlaklayacaktım." dedi gözlerini Melisa'dan çekmeden.

Melisa o sırada kollarını bağlayıp sedyeye oturdu.

"Niye ne yaptı bu kız sana?" dedi Gaye.

"Tutturmuş bir Antalya tatili diye! Başımın etini yiyor dünden beri."

"Seliiim!" dedi Gaye uyaran bir sesle. Selim de yutkunup Melisa'ya baktı. 

"Gaye'ye dua et sen. Git bakalım hafta sonu iki gün. Başını belaya sokma ama ben toplayamam."

"İzin vereceğini biliyordum!" diyip Selim'in yanağından sıkıca öptü. "İzin vermeseydin kaçacaktım ama izin verdin çünkü..."

Selim Melisa'nın lafını kesip "Çünkü ben senin abinim ve saksı değilim."

"Aynen öyle. Neyse ben gidiyorum. Akşama geliyorsunuz dimi? Yarın Ekin'in doğum günü ama yarın toplanamayız diye bugün ufak bir kutlama yapacağız."

Başımı salladım gülümseyerek. "Güzel." diyip odadan çıktı. 

Selim de arkasından başını salladı gülümseyerek. "Kızıyorum falan ama kıyamıyorum yine de. Sen ne yaptın Büşra?" diyip arkasına yaslandı. "Nasılsın?"

SENİN İÇİN VARIM (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin