Bölüm 64

42 4 2
                                    

Eveeet 2022yi de bazen gülerek bazen üzülerek bitirdik ancak hepiniz için iyi geçmiş olmasını diliyorum. Ve bir dileğim daha! 2023 de size hakkınızda hayırlısı ne ise onu versin. Sağlık, mutluluk, huzur ve biraz da para 😂 Benim bu yıl için dileğim çok. Peki sizin ne dileğiniz var?

2022nin son bölümü ile hepinize iyi eğlenceler diliyorum 💜




Aynada gözlerime baktıkça çekiniyordum. Kendimle yüz yüze gelmekten korkuyordum bir nevi ve sebebini de katiyen bilmiyordum.

Aslında... Biliyorum. Dün gece çığlık atarak uyandığım rüyanın etkisindeydim hala. Ufak bembeyaz bir kuş... Beyaz renginin anlamı gibi temiz, saf. Ama bana barışı getirirken öldü. Ben elimi bile değememiştim halbuki ona.

Giyinme odasına gelip uyandığımdan beri kaçtığım aynalardan tekrar kaçarak aksesuarları koyduğumuz çekmecede bana ayrılan iki gözden birini açtım. Bu gözde saatlerim ve kol düğmelerim vardı, diğerinde de kemerlerim ve kravatlarım.

Büşra'nın evlilik yıldönümümzde aldığı kol düğmelerini şeffay kutusuyla alıp Büşra'nın makyaj aynasının önüne koydum ve gömleğimin kollarına takmaya başladım.

"Ekiiiiiin!" Duyduğum en sevimli seslerden biriydi sanırım Alper'in sesi. Ve o sesle bana baba demek yerine Büşra gibi adımla sesleniyor.

"Oğluuum!" diye seslendim sağ kolumun düğmesini takarken. Sesimin neşeli çıkmasına özen göstermiştim çünkü aile içinde olan aileye yansırdı ve biz bunu yine de Alper'e yansıtmazdık. Pediatristlerin de en büyük tavsiyelerinden biriydi bu, eşlerin tartışsalar bile bunu çocuğun psikolojisi için ona yansıtmamalı hatta çocuğun yanında yüksek sesle tartışılmamalıydı. Haklıydı da.

Alper paytak adımlarıyla yatak odasından geçen koridordan geçti ve giyinme odasına geldi. Yanıma geldiğinde de elimle takmaya uğraştığım düğmeye baktı. Bakma oğlum öyle, annen en zor takılanını almış!

Düğme takma işlemim bittiğinde Alper'e döndüm. Hala bana bakıyordu. "Bitti mi?" dedi patır kütür konuşmasıyla.

Güldüm. "Bitti oğlum. Ne oldu, sıkıldın mı?" derken elini yavaşça elimin üstüne koyup parmağımı minik avcu arasına aldı. Beni çekiştirmesi demek, onunla gitmemi istediği demekti.

Ayağa kalktım ve onunla beraber yatak odasına geldim. Yatağın üstüne attığım ceketimi aldım ve onunla beraber odadan çıktım.

Beraber merdivenlerden indik ve mutfağa geldik. Büşra elindeki meyvesuyunu Alper'in mama sandalyesine koydu ve elimi bırakıp kendisine doğru yürüyen oğluna baktı. Alper yanına vardığında da kucağına alıp sıkıca öptü. "Getirdin mi oğlum babanı? Aferin sana." dedi ve tekrar öptü.

Alper'i kucağıma alıp ben bu kadar sıkı öpsem şimdiye beşinci şamarı yiyordum ama annesine gelince kedi gibi mayışsın. "Günaydın." dedim gülerek. Masadaki çay bardağını alıp ocaktaki demliğe yaklaştım. Büşra kendine demleme aparatında bitki çayını demlemişti bile. Kendi çayımı doldururken yanağıma konan sıkı öpücük gülümsememe sebep olmuştu. "Günaydın kocacım, günaydın çocuklarımın babası."

Çaydanlığı bırakıp Büşra'ya döndüm ve yaklaşıp alt dudağına sert bir öpücük bıraktım. "Günaydın bitanem." dedim ve çay bardağımı alıp masaya ilerledim.

SENİN İÇİN VARIM (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin