-12-

1.4K 148 10
                                    

Şu an ne mi oluyordu? Felix kendini zor tutuyor ben ise hala şoktaydım. Soo Jin'in bir an önce gitmesi gerekiyordu. Yoksa Felix üstüne atlayacaktı.

Sanki iç sesimi duymuş gibi gitmesi gerektiğini söylemişti. Bende onu geçirip bahçeye gittim saat geç olmuştu Sun Hee'yi yatırmıştım.

İçeri girdiğimde Felix ağlıyordu.
-Üzme artık kendini
-Hyung resmen beni parmağında oynattı.
-Felix
Yanına gidip oturduğumda bana sarılmıştı.

-Felix ağlama desem de ağlayacaksın en azından ağla ve rahatla.

1 saat geçmişti ve Felix uyuyakalmıştı. Bende film izliyordum ama geç olduğu için yatmam gerekiyordu.
Felix'i koltuğa yatırıp üstünü örtmüştüm.

Kendini gerçekten çok üzüyordu fakat bu onun duygusallığından kaynaklanıyordu. Ağlamak kötü birşey değildi. Rahatlamıştı en azından.

Yukarı çıkıp Sun Hee'nin yanına yattım. Sabah kalktığımızda Sun Hee gidip Felix'i öpmüştü. Felix'te uyanmıştı. Bu hallerine gülmüştüm.

-Hyung keşke kaldırsaydın. Eve giderdim.
-Ne güzel uyudun işte. İyi misin bari?
-İyiyim.
-Hadi hazırlanın kahvaltıya gidelim. Hem bugün evden çalışacağım.
-Ben yukarı gidip giyineyim.
-Tamam.

Bende gidip Sun Hee'yi hazırladım. Felix'te geldiğinde sahilde bir kahvaltı yerine gitmiştik. Sahil kenarına oturduğumuzda Sun Hee menüye bakmaya başlamıştı.

Kurtlar sofrası

Jisung
Changbin şu an karşı masamızda Felixle oturuyor.

Jeongin
Ne?

Kafamı arkama çevirdiğimde sırıtarak el salladılar. Uğraşıcaklardı benimle. Her şeyi aşka veya cinselliğe bağlıyorlardı.

Felix ile siparişlerimizi verip konuşmaya başladık.
-Hyung kendinden biraz bahsetsene.
-Hmmm. Gördüğün gibiyim. Bazı arkadaşlar sayesinde çılgın bir hayatım var. Birde tatlı bir bebeğim var. Sen Felix?

-Benimde sizin aksinize sakin bir hayatım var. Ama benim tatlı bir bebeğim yok.
İkimiz de gülmüştük. Sun Hee'de gülmüştü.
-İleri de illa olur Felix.
-Umarım Hyung.

Kahvaltı geldiğinde yemeğe başlamıştık.
-Bu akşam çocukları çağırıcağım bahçede oturup birşeyler yapacağız. Gelmek ister misin?
-Kaç gibi gelicekler?
-9-10 gibi gelirler.

-Gelirim saat 8 e kadar işim var ondan sordum.
-Ne işin var?
-Annem'e yardıma gidicem.
Kafamı sallamıştım.

Felix Sun Hee ile olan anılarımı anlatmamı istemişti. Bende bir kaç şey anlatmıştım. Güldüğümüz de arkadaki ikiliyi görmemle susmuştum.

-Hyung bir şey mi oldu?
-Yok hayır. Hadi sen anlat birşeyler.
Felix'in arkası dönüktü. Wooyoung ve Soo Jin tam arkasındaydı. O bu olayı atlatamamıştı. Görmemesi daha iyiydi.

Yemeğimizi yiyip kalkmıştık. Neyse ki hiç birşey fark etmeden gidebilmiştik.

Ethereal|ChanglixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin