Ethereal|Changlix

-Özel Bölüm-

Changbin masayı bahçeye çıkararak masa örtüsünü serdi. Bugün Sungho'nun doğum günüydü. 1 yaşına girecekti. Felix ve Sun Hee içeride Brownie yapıyor. Changbinde Sungho ile masayı hazırlıyordu.

-Bunu sence buraya mı koyalım yoksa buraya mı?
Changbin Sungho'ya döndü. Tabikide cevap vermeyecekti ama yinede bekledi.

-Çok yardımcı oldunuz Seo Sungho. Teşekkürler.
Gülerek işine devam etti. Changbin masayı hazırladığında Sungho ile konuşmaya başladı.

-Bugün benim bebeğim 1 yaşına giricek.
-Bebeğim mi hani ben senin bebeğindim baba!
Sun Hee'ye dönerek konuşmaya devam etti.

-Sen benim büyük bebeğimsin o ise küçük bebeğim.
Sun Hee kollarını önünde birleştirdi.

-Sen kardeşini mi kıskanıyorsun küçük hanım?
-Hayır kıskanmıyorum.
-Kıskanıyorsun.
-Kıskanmıyorum.
Sun Hee'yi gıdıklamaya başlamıştı.

Sungho'da emekleyerek yanlarına gitti ve Sun Hee'nin yanına yattı. Changbin onu da gıdıklamaya başladı. En sonunda yorulduklarında bıraktı.

-Babanın yanına gideceğim kardeşine bak bebeğim.
-Tamam baba.

İçeri girdiğinde Felix pastayı süslüyordu. Arkasından sarılıp kafasını boyun girintisini soktu.
-Yardıma gerek var mı Lixie?
-Hayır Binnie bitti zaten.

Her şeyi Felix yapmıştı. Hiç birşeyi hazır aldırmamıştı. Changbin hazır olan tabakları masaya taşıdı. Sun Hee ve Sungho bahçede ki oyun yerinde oynuyorlardı. Sun Hee onu kaydıraktan kaydırmaya çalışıyordu.

Changbin yine mutfağa gideceği sırada ağlama sesi duydu. Koşarak ikisinin yanına gitti.
-Noldu?
-Kaydıraktan kayıyorduk korktu. Ağlamaya başladı.
Sungho'yu kucağına alıp sakinleştirmişti.

-Hadi gelin giyinelim.
Sun Hee babasının elini tutup odasına gittiler.
Önce Changbin Sun Hee'yi giydirdi daha sonra da Sungho'yu giydirdi.

İkisini de aşağı indirip konuştu.
-Bu sefer ağlatma kardeşini tamam mı giyinip geliyorum.
-Tamam baba.

Sun Hee televizyonu açıp çizgi film açmıştı. Kardeşini yanına oturtup izliyorlardı.

Changbin de yukarı çıkıp giyiniyordu.  Felix pastayı bitirmişti. Onu da masaya götürüp üstünü değiştirmeye çıktı.

Changbin, Felix kıyafet aradığı sırada onu dolaplar arasına almıştı. Kafasını boyun girintisine sokup nefesini boynuna üflüyordu. Felix çok huylanıyordu bu hareketten.

-Kocamı çok özledim.
-Binnie şimdi değil.
-Sadece biraz hem gelmelerine daha çok var.
-Hayır. Gece çocuklar uyuduktan sonra.
-Tamam Lixie.

İkiside giyinip aşağı indi. O sırada çocuklar gelmişti. Bu aralar çok sık görüşemiyorlardı. Minho ve Jisung evleneli 5 ay olmuştu, Hyunjin ve Jeongin 1 ay önce evlenmişti, Chan ve Seungmin'in de 3 aylık kızları vardı.

Hepsi birbirine sarılıp masaya oturdular. 2 masa vardı birinde yiyecekler birinde de herkesin oturabileceği boş masa.

Normalde Felix'in annesi de gelecekti fakat yurtdışındaydılar. Hepsi masaya yerleştirdiğinde Sun Hee ve Sungho pastanın başına geçtiler.

Sungho'dan çok Sun Hee heyecanlıydı. Changbin, Sungho'yu kucağına aldı Sun Hee'de sandalyeye çıkıp Felix'e sarıldı. İlk önce fotoğraf çekildiler. Daha sonra pastayı üflediler.

Çocuklar hediyelerini vermeye başladığında söylenmişti Changbin.
-Size hediye almayın dedim.
-Sana almadık Changbin çocuğa aldık.
-Olsun gerek yoktu.

Yiyecekleri tabaklara koyup masaya oturdular. Minho kedilerini getirmişti.
Dori, Sungho'nun mama sandalyesine çıkıp yatmıştı. Bu demek oluyordu ki Sungho onu sevmeliydi. Sungho kulaklarından tutup ısırmaya çalıştığında Minho bağırmıştı.

-Heyyy, Sungho oğlumu öldüreceksin!

Dejavu yaşıyorlardı resmen. Hepsi birden gülüp eğleniyorlardı. Onlar artık çok mutluydu. Arkadaş grubundan çok aile gibiydiler. Birbirlerine destek oluyorlardı sürekli. Birinin başına birşey gelse yada canı birşeye sıkılsa hepsinin canı sıkılıyordu.

Onların arasında ki bağ bambaşkaydı.

Çok garip geliyor. Kitabın bitmesi. Sizce 1 2 tane daha özel bölüm yapmalı mıyım yoksa yeterli mi?