1,34bin olduk. Mutluyum hemde çok *-*
"Selin ise..." Deyince gözlerim fal taşı gibi açıldı. Acaba kimle kalıcaktım.
Hoca derin bir nefes alıp cümleyi devam ettirdi.
"Emre ile kalıcak." Dediğinde iç sesim o kim lağğn dedi.
Ona bende bilmiyorum diye cevap verdim. Öğretmen
"En iyisi tekrar kura çekelim. " dedi. Kalabalığın arasından sanırım Emre sandığım bir çocuk isterik bir kahkaha attıktan sonra,
"Hocam kura da ne çıktıysa o!" Dediğinde Onur çoktan Emre'nin yanına doğru gitmeye başlamıştı.
Hemen Onur'un kolundan tutup onu kendime doğru çektim.
"Sakin ol Onur !" Dedim.
Biraz Sakinleşmiş gibiydi.
Sonra hoca başka kişilerin isimlerini söyledi.
"Onur ve.. Poyraz" Dediğinde kahkahalara boğuldum.
Onur ve Poyraz aynı odada ha katliam çıkar.
Öğretmen herkez odalarına diyince mecbur kalarak bize verilen odaya doğru yöneldim.
Tam odanın kapısında durduğumuzda Emre dikkatle birine bakıyordu.
Kafamı çevirince bu kızın bizim Ümran olduğunu farkettim.
Bizim Ümran'a vurulmuş ha.
Daha fazla dayanamayıp kahkahayı bastığımda Emre,
"Ne oldu??" Dedi. Hiç birşey demeden odaya girdim.
Odada iki tekli yatak vardı.
Hemen bir tanesine oturdum. Sahiplenircesine,
"Bu benim!" Dedim. Bana ne diyon lan sen dercesine baktı.
"Bir kızı seviyorsun ha!" Diye pat diye söylediğimde , bana sen nerden biliyorsun dercesine baktı. Bende,
" Her kız bunu anlıyabilir." Dedim. Sanki biraz rahatlamış gibiydi.
Sanırım anlayamayacak kadar saf falan olduğunu düşünüyordu.
Her ne kadar içimden gülmek gelsede gülmedim.
Bu erkekler neden bu kadar safki.
Yani biz kızlar her şeyi ilk anda anlıyabiliyoruz. Emre'ye,
"Sana tavsiye verebilirim."dediğimde cebinden sigaranın çıkarıp yaktı.
"İstemez!" Dedi. O sanırım kötü çocuğu oynuyordu.
"Neden öğretmenler seni sevmiyor?" Diye pat diye sorduğumda yumruklarını sıkmıştı. Neden böyle yapıyordu ki??
"Çünkü ben kötü biriyim." Dedi.
"Her insanın içinde bir iyi tarafı vardır. Bunu söylediğim inanmıyorum. " dediğimde ikimizde kahkaha attık.
Cidden iyi biriydi.
Daha da önemlisi aşıktı.
O kötü çocuk masumca seviyordu.
"Hadi akşam yemeğine inelim. " dedim.
"Tamam" dedi. Beraber yemek salonuna doğru gittik.
Onur orda beni bekliyordu. Tabiki sinirliydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MUTLULUĞUN İÇİNDEKİ MUTSUZLUK
أدب نسائيDışarıdan çok mutlu görünüyor olabilirim. Tıpkı dışarıdan çok çok büyük ve güçlü bir ağaç gibi ama içim çürüktü işte! Sanırım psikolojim de fazla iyi değildi. Tıpkı hastalığım yüzünden çıkan hafıza kaybım gibi.Ben bir oyuncaktım ve hayatta benimle...
