MASKELİ || Texting

33

😷

Uzun saatlerdir ders çalışıyordum ve artık başım ağrımaya başlamıştı.

Kapımın aniden açılmasıyla bakışlarım Uzay'ı buldu.

Kolumdan nazikçe tutarak çalışma masamdan kaldırdı beni ve elimi tuttuktan sonra oturma odasına çekiştirmeye başladı.

"Uzay ne yapıyorsun?"

Cevap vermeyip oturma odasına girdiğinde elimi tuttuğu için bende onunla birlikte girmiştim.

Orta masanın üstünde mısır ve cips vardı. Ve tabiki vazgeçilmezimiz vişne suyu!

Koltuğa oturduğumuzda nihayet soruma cevap vermişti. "Kaç saattir ders çalışıyorsun. Yeter bu günlük bu kadar. Film izleyeceğiz."

"İzleyelim," dedim ve yanağından öptüm. Beni düşünmesini çok seviyordum. "Yine mi vişne suyu içeceğiz? Niye kola içmiyoruz biz?"

"Zararlı çünkü," dediğinde gözlerimi devirdim. "Sanki vişne suyu zararlı değil!"

"Zararlı değil çünkü ben sıktım," dediğinde gerçekten bayılıp düşecektim.

"Fazla abartmıyor musun bak ne güzel cips yiyoruz yanına güzel olmaz mıydı kola?"

"Olabilirdi ama içemezsin."

"Peki."

Uzun zamandır merak ettiğim bir film vardı ve Uzay onu açmıştı bize.

Bir süre sonra film bittiğinde Uzay'ın bacaklarına başımı koymuş bir şekilde yatıyordum.

"Uzay?"

"Efendim güzel gözlüm?"

Elini tutup elinin üstünü öptüm. "Ben bir karar verdim ve sana da danışmak istiyorum."

"Söyle birtanem," dedi.

Bacaklarından kalkarak karşısına oturdum. "Barlas'ın karşısına çıkmak istiyorum."

Kaşlarını kaldırdı. "Emin misin?"

"Evet," dedim kendimden emin sesimle. "Uzun zamandır konuşuyoruz ve doğal olarak o da merak ediyor kim olduğumu. Sürekli karşısına çıkmam gerektiğini söylüyor. O yüzden böyle bir karar verdim."

"Ne karar vermiş olursan ol her zaman yanında olacağım. Ne bir adım arkanda ne bir adım önünde. Tam olarak yanında olacağım."

Gülümsedim ona ve sonrasında sıkıca sarıldım. "İyi ki varsın."

"Asıl sen iyi ki varsın," diye fısıldadı benim gibi kulağıma. Sonrasında boynumu öptü. "Bu gece birlikte mi uyusak?"

Heyecanla başımı salladım. "Uyuyalım."

Arkadan duyduğum sesle irkilmiştim. "Sonra neden sevgiliniz olmuyor. Olmaz tabi. Ne farkınız var çifte kumrulardan?!"

Annemin sesiyle gülerek ayrıldım Uzay'dan.

Uzay ise yalandan kaşlarını çatarak anneme baktı. "Aşk olsun anne. Oğlunu hiç tanıyamamışsın. Bende, Nehir'i başkasına verecek göz var mı?"

"Yok oğlum yok," dedi annemde. "O yüzden güzel kızımda evde kaldı zaten."

Bende Uzay gibi yalandan kaşlarımı çattım. "Beni evden yollamaya ne meraklısınız sultanım."

Yanımıza gelerek kollarını bize sardı. "Bakmayın öyle dediğime. Siz, benim her şeyimsiniz. Sizi kimselere veremem."

Annemin bilmediği bir şey vardı.

Kızı kalbini çoktan başkasına kaptırmıştı.

😷

Uzun zaman üstüne selam! Öncelikle şu yıldızı kaydırıp yorum yapar mısınız?

Bugün YKS sınavım vardı ki yarında var ama hazır boş vaktim varken size bölüm atayım dedim :)

Bölümü nasıl buldunuz?

Nehir'in, Uzay'a yapacaklarından bahsetmesini nasıl buluyorsunuz?

Bir sonraki bölümde görüşmek üzere!