MASKELİ || Texting

39

😷

Üzerime sarı sweatshirti giymiştim. Gri, bol eşofmanımı değişmeyip belime yarım kot ceketimi bağladım.

Saçlarımı topuz yapmış ve sadece kirpiklerime rimel sürmüştüm.

Telefonumu ve bir miktar parayı eşofmanımın cebine koydum ve odamdan çıkarak Uzay'ın odasının kapısını tıklattım.

"Gel," sesini duymamla kapıyı hafifçe araladım.

"Hazır mısın?"

"Evet," diyerek yanıtladığında beni siyah eşofman giymiş olduğunu gördüm. Üstüne ise siyah bir sweat giymişti.

"Üşümeyecek misin?"

Bana hafif gülümsedi. "Ceketimi alacağım."

Kot ceketini dolaptan aldığında eşofmanın cebine benim gibi para ve telefon koydu.

Ardından beraber odadan çıktık. Annemle babama daha önce çıkacağımızı söylediğimiz için aynı anda "Anne biz çıkıyoruz." diye bağırdık.

Ardından ikimizde beyaz superstarlarımızı giydik ve maskelerimizi takarak evden ayrıldık.

Sitenin çıkışına geldiğimizde Barlas Ege'nin bizi beklediğini gördüm.

Bizi görmesiyle gülümsedi. Şimdi diyeceksiniz maskeli nasıl gördün ama maskesini açık havadan dolayı çenesinin altına indirmişti.

Uzay ve Barlas erkekçe selamlaşmanın ardından Uzay alnımdan öperek yanımızdan uzaklaştı.

Tabi Barlas'a sert bir bakış atıp "Dikkatli olun." demeyi unutmamıştı.

Ardından Barlas parmaklarını parmaklarıma geçirdi. "Nereye gitmek istersin?"

"Sahile gidelim mi?"

"Olur güzelim," dedi. "Benimde aklımda sahile gitmek vardı."

Beraber çokta uzak olmayan sahile el ele yürümüştük.

Dondurmacının önünden geçeceğimiz zaman Barlas bana bir bakış attı. "Dondurma?"

"Olur," diyerek onayladım onu.

İkimizde külahta sade ve limonlu dondurma almıştık.

Her ne kadar havalar tam ısınmamış olsada bu dondurma yememize engel değildi.

Birlikte boş bir bankta aramızda mesafe denilemeyecek kadar az bir boşlukla oturduk.

Anında elini belime atmış ve beni kendine çekerek aramızdaki boşluğu kapatmıştı.

Önümüzden geçen çocukları, evli veya sevgili çiftleri, yaşlı amca ya da teyzeleri izlerken denizin sesi eşliğinde dondurmamızı yemiştik.

Elimi avucunun arasına aldı ve yavaşça elimi okşadı. Ardından elimi dudaklarının hizasına getirerek elime ufak öpücükler kondurdu. Elimi öperken bakışlarının beni bulmasıyla gülümseyerek konuştu. "Seni seviyorum."

Elimle yüzünün bir tarafını tuttum ve yanağından kocaman öptüm. "Bende seni seviyorum."

Oturduğunda yan tarafına koyduğu su şişesini alarak açtı ve bana uzattı. Ona anlamazca bakmaya başladım. "Dondurma yedin, hasta olmanı istemiyorum."

Güzel kalbinden öperim adam..

Tabi bunu içimden söylemiştim. Suyu elinden alarak birkaç yudum içtim ve ona uzattım. "Sende iç."