Patronun Esiri (+18)

7.Bölüm▪Gelecekten▪

-'ღ'- Keyifli okumalar.....

Gelecekten 1. Bölüm.

Arabayla evin önünde durdum. Bagajdaki poşetleri alıp eve geçtim. Bu gün sevdiğim, aşık olduğum adamın doğum günüydü. ('Yada sevmediğim, aşık olmadığım, nefret ettiğim adamın doğum günümü demeliydim.') O gelmeden parti yerine gidip eksik varmı diye kontrol etmek istiyordum.

Poşetleri odama ('odamıza') götürdüm. Eğer planımız işlemezse bu poşetteki eşyalar bize çok lazım olacaktı. Elbise dolabının önüne gelip ne giyeceğime düşünmeye başladım. Siyah giymeliydim. Eğer üzerime leke filan sıçrarsa en az siyahta belli olurdu hatta dikkat etmezsen hiç belli olmazdı. Diz üstü, sırttan çapraz askılı siyah elbisemi alıp üzerime giydim. Altına siyah ince topuklu ayakkabımı giydim. Oje sürmeyi unutmuştum. Kırmızı renkte ojeyi alıp tırnaklarıma sürmeye başladım. Hepsine sürdükten sonra ojeyi geri yerine koydum .

Oje kuruyunca makyaş masasının yanına gidtim. Sandalyeyi çekip oturdum. Kapatıcı sürmeme gerek yoktu zaten cildim güzeldi. Lineri elime alıp göz kapağıma ince, kusursuz bir şekilde çektim. Far alıp siyah tonlarında boyadım. Rimeli kirpiklerime sürdüm. Takma kirpik takmayı sevmiyordum ayrıca takmamada gerek yoktu. Yeterince kıvrık oluyordu. Kırmızı ruju alıp dudağıma sürdüm. Makyajım bitmişti. Saçlarım ve takı takmam kalmıştı.

Saç maşası ısınana kadar bende takılarımı hazırladım. Saçımı yaptıktan sonra takılarımı takacaktım. Saçlarıma dalgalandırıp bozulmaması için biraz sprey sıktım. Küpe ve bileziğimi takmıştım. Çantamı almış odadan çıkacaktımki. Geri döndüm onun aldığı halhalı alıp ayak bileğime taktım. İşte şimdi hazırdım. 2 buçuk saat kalmıştı parti için. Arabama binip parti yerine sürdüm.

Daha 2 saat kalmasına rağmen çoğu arkadaşı buradaydı.
İçeriyi ve dışarıyı kontrol ettiğimde hiç eksik yoktu ('aslında vardı, kefen eksikti.') her şey tastamamdı. Onun gelmesini beklerken sıkılırdım. En iyisi arkadaşlarıyla sohbet etmekti. (' bir daha görmeyeceğim onun arkadaşlarıyla')

Aradan 1 saat 15 dakika geçmişti. Ve o buraya gelmek için yola çıkmıştı.
Her kes bir yere saklanmıştı. O içeriye girdiği an herkes " Doğum günün kutlu olsun. İyiki doğdun." diye bağırdık. Arkadan da doğum günün kutlu olsun şarkısı çalıyordu. Yanına gidip "doğum günün kutlu olsun sevgilim iyiki doğdun." diyip dudağından öptüm.
Dans müziği çalmaya başlamıştı. " Bu güzel hanfendi dans teklifimi kabul edermi acaba. " " ımmm bilmem ki edermi acaba. Soralım kendisine." "Benimle dans edermisiniz hanfendi." " Neden olmasın. "

Dans etmeye başlamıştık. "Bu bizim ilk dansımız." "Evet bu bizim ilk dansımız." ('İlk ve son dansımız.')
" Doğum günü partisi için teşekkürler sevgilim." " Rica ederim yakışıklı." " Bir yaş daha yaşlandım. 10 yada 15 yıl sonrada yakışıklım diyecekmisin acaba." "Niye demiyim. Sen benim her zaman yakışıklımsın." ('Ozaman yaşıyor olacak mısın ki?¿') " Yalnız bunu sana hatırlatırım." diyip burnumdan öptü. "Sevgilim sen arka bahçeye geçsene. Bende hemen geliyorum, süprizim var sana." "Tamam bekliyorum seni ozaman." diyip arka bahçeye çıktı. Bende üst kata çıkıp arka bahçeyi gösteren balkona çıktım. Bahçenin ortasında bekliyordu. Odadaki saate baktım.
10. sevgilim
9. doğum günün
8. kutlu
7. olsun
6. yada
5. ölüm
4. günün
3. kutlu
2. olsun
1. hoşçakal diye bağırdım yüksek sesle. Tam bu tarafa, yüzü bana döndüğü an bir silah sesi ve ard arda 3 silah sesi. Tam tamına kalbine isabet edilmiş 4 kurşun. Sanki hiç bir şeyden haberim yokmuş gibi çığlık atıp aşağı inip bahçeye çıktım. Kalabaliktaki insanları ittirip onun yanına gidtim. Başına geçim ağlamaya başladım. Bu göz yaşları bir yandan sahte olup bir yandan da gerçekti. Sahte olanlar bana çektirdiği acılar. Gerçek olan, ona olan sevgim.

Hastaneye gelmiştik amaliyathanenin önündeydik.
Doktor amaliyathaneden çıkınca herkes başına toplandı.
"Size her şey için hazırlıklı olun demiştik. İyi haber vermek isterdik ama Allah rahmet eylesin." diyip gitti.
Bende doktorun peşinden gidip, hastaneden çıktım.

Bir uçurumun kenarına gelip bağırdım. İçimde ki üzüntüyü atabilmek için bağırıp ağladım. "Niye üzülüyordum ki ben yapmadımmı zaten. Kalbimin bu kadar yanacağını düşünmedim ki ben. Seni bu kadar sevdiğimi bilmiyordum ki ben. Hatta ne sevmesi ben sana sırıl sıklam aşık olmuşum. Allah benim cezamı versin. Hırsıma yenildim. Özür dilerim sevgilim. Özür dilerim. Bir şeyi yaptıktan sonra özür dilemenin de anlamı kalmıyor ki. Heleki sen artık bu dünyada değilken hiç anlamı kalmıyor." diyip yere çöktüm. "Ne yaptım ben ne yaptım." diyip saçımı çekiştirdim.

Birisi ellerime dokunup saçımdan ellerimi çekti. "Delirdinmi sen saçını çekmek ne. Kendine gel." ayağa kalkıp, yakasını tuttum "Hepsi senin yüzünden. Senin yüzünden öldü o. Ne diyorum ya senin yüzünden değil benim yüzümden senin gibi aşalık bir insana uyduğum için öldü o."

🥀🌷⚘🥀

S' onsuzluk istemiştim ben aslında; ama s' yi biraz sessiz söylemişim galiba.......🥀

Gelecekten 2. Bölüm.

"Immm bu kiraz çok güzel ama. Yemeyeceğine eminmisin sevgilim." "Biliyorsun yavrum kirazı sevmiyorum." "Ama ya kiraz sevilmez mi hiç." "Rengi kiraza benzeyen bir şeyi seviyorum. Onu yememe izin verirmisin.
"O neymiş. Ayrıca bende niye izin alıyorsun." "Onlar senin kiraz rengindeki dudakların olduğu için olabilir mi." "Pislik ve sapıksın ya. Senle düzgünce bile konuşulmuyor." "Ne dedim pislik ve sapık oldum. Sen daha pislik ve sapık görmemişsin. İstersen gösteriyim." "Yokk kalsın kalsın istemez." "İyi kendin bilirsin."

Gelecekten 3. Bölüm

"Hayır beni buraya bırakıp gidemezsin hayır. Lütfen bırakma beni buraya." bağrışlarım boşunaydı kapıyı kitleyip gitmişti çoktan. Beni alevlerin içinde bırakırak gitmişti. Alevler gitgide büyüyordu. Burada yanarak ölecektim........

Gelecekten 4. Bölüm

Doktorun odasına girdim. "Hoşgeldiniz." "Durumu nasıl bir kıpırdama belirtisi dahi yokmu." "Maalesef yok." doktorun odasından çıkıp onun olduğu odaya gidtim. Kıpırtısız bir şekilde yatıyordu. Hem bunu haketti hemde haketmedi....

Gelecekten 5. Bölüm

"Hoş geldiniz Almira Hanım. Sizi bu kadar erken beklemiyorduk." "Ne münasebet kendi oğlumun evini ne zaman geleceğimi sanamı soracağım." "Hayır tabiki-....." "Neyse çekil önümden de içeriye gireyim." önünden çekilip içeriye buyur ettim. Ne kadar da sinir edici bir insan. Puff birde burda 10 gün kalacak ya. İnşallah delirmem.......