1.Bölüm✾ Tanıtım✾

1.9K 36 2
                                    

1. KİTAP İNTİKAM

                                  ✵Keyifli okumalar...
                           

Mayıs 7                                                    

İşe gitmek için kıyafetlerimi giyip çantamla, arabanın anahtarını alıp evden çıktım.

1 senedir Savaşan Holdingde çalışıyorum ve patronumu ilk defa bu gün göreceğim. 2 senedir paristeki şirketi yönetiyordu. Toplantı olduğu zaman online katılırdı ama yüzünü sadece asistanı görürdü. Bende merak edip internetten bakmıştım.  

Otaparka gidip arabama bindim. 45 dakikalık yolculuktan sonra Holding'e varmıştım. Şirketten içeri girer girmez yanıma iş arkadaşım Güneş geldi.

"Lavin sana bir haberim var." "Noldu Güneş." "Patron seni asistanı yapmış." "Nasıl ya. Zaten onun asistanı vardı." " Evet asistanı vardı ama bir işi yanlışmı ne  yapmış Mert Bey'de kovmuş." " Her neyse kendi bilir bende Mert Bey gelene kadar işlerimi doğru dürüst yapayımda benide kovmasın."  " Şey bundan sonra Mert Bey'in odasında çalışacaksın. Oraya senin için masa... filan koydurdu." " Kovduğu asistan o odada değildi ben niye şimdi o odaya geçiyorum." " Bilmemki Lavin. İstersen gelince kendin sor. Unutmadanda sen yorulma diye eşyalarını yerleştirdim." " Teşekkürler Güneş'im."

Güneşe görüşürüz diyip yeni odama geçtim. Güneş eşyalarımı zevkime göre yerleştirmişti. Masamanın üstündeki bir kağıt dikkatimi çekince elime aldım. Kağıdın üstündeki yazıları okuduğumda, toplantıların yeri ve saati yazıyordu. Bu gün için gösterilen bir toplantı yoktu. Sandalyeme oturup, not defterimi alıp kağıttakileri geçirmeye başladım.

  Kahve almak için ayağa kalktığımda telefon çaldı. Telefondaki numarayı tanımıyordum zaten tanısam kayıtlı olurdu. Kesinlikle yine bankadır.... diye açmadım. Meşgule attım telefonu. Ama yine aramaya başlamıştı.4'üncü kez aramasında artık sabrım taşmıştı tekrar aradığında bu sefer açtım.
" Niye arıyorsun peş peşe açmıyorsak açmıyoruz kardeşim niye arıyorsun durma-..."
"Ben Mert Savaşan."
duyduğum isimle şaşırdım.
"Eeee şeyy şimdi şey oldu şey olunca." " Lavin sus. Saçmalamayı kes ve bana toplantı yerlerini ve saatlerini kimlerle olduğunu at." "Ta-Tamam Mert Bey." demiştim ama telefon çoktan kapanmıştı. Öküz nolacak.

0538******* numarısını Mert Bey olarak değiştirdiniz.

  Mert Bey'e toplantı saati, yeri, kimlerle olduğunu attım. Şimdi kahvemi almaya gidebilirdim. Odanın kapısını açtığım an taş gibi bir gövdeye çarpmam bir oldu. Kafamı kaldırdığımda zümrüt rengi gözlerle karşılaştım. Mert Bey'e çarpmıştım.

"Şey siz Mert Bey misiniz?" "Evet sende Lavin olmalısın." "Evet." "Nereye gidiyorsan banada kahve getir sade olsun." diyip odaya girmişti.

Mutfağa girip kahveyi hazırladım. Sözde kendime yapacaktın ama hiç içmeye keyfim kalmamıştı. Kahveyi alıp odaya doğru yürümeye başladım.

Odanın önüne gelince kapıya tıkladım. "Gel" sesini duyunca içeri girdim. Resmen dosyalara gömülmüştü. Masaya kahveyi bırakıp   "Başka bir isteğiniz var mı Mert Bey." "Şu dosyadaki yazıları bana e-mail olarak at." "Tamam Mert Bey." diyip gösterdiği dosyayı alıp kendi masama gittim.

1 saat sonra

"Mert Bey dosyadaki yazıları size e-mail olarak attım." "Tamam. Hazırlan çıkıyoruz." "Çıkıyoruz derken." "Sende benle geleceksin halletmemiz gereken bir dosya var." "Şimdi burda halledebiliriz." "Kovulmak istiyorsan benim için hiç farketmez." bir yandanda ceketini giyiyordu. Bir kaç dosya alıp odadan çıktı. Hemen çantamı alıp koşarak ona yetişmeye çalıştım. Asansör bekliyordu. "Bakıyorumki fikrini değiştirmişsin." cevap vermedim.

...

1 buçuk saattir yoldaydık. Arabada sessizlik hakimdi.
Araba en sonunda ormanların içindeki bir malikanenin önünde durdu. Şöför inip kapılarımı açmıştı. Mert Bey önden gidiyordu bende arkasından.

Mert Bey zile bastığında 35'li yaşlarda bir kadın açtı kapıyı. Mert Bey içeri girmem için işaret etti. Malikanenin içi, dışı gibi siyahlar ve beyazlar hakimdi.

Arkamı dönüp Mert Bey'e bakacağım zaman bir el ağzıma kapandı. Elindeki pamuğu burnuma doğru bastırdı. Kokuyu içime çekmemeye çalışmıştım. Ne yazıkki dayanamayıp nefes aldım. Gözüm yavaş yavaş kararmaya başlamıştı. Dayanamayıp kendimi karanlığın içine teslim ettim...

Patronun Esiri (+18) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin