Demon Priestess | TAMAMLANDI

7

Medya Aleron Orane. 

"Ben bir canavar değilim. Sadece herkesten öndeyim."

|

|

|

Belki de sormamalıydı. Ama nedensizce Aleron'un yalan söylemediğini biliyordu. 

"Anlat."

"Annem bir vampir olsa da babam bir insandı. Bende melez oluyorum. Asıl sorun annemin bir safkan olduğu halde babama aşık olup beni doğurmasıydı. Bu yüzden zamanla oturduğumuz yerden taşındık. En kısa sürede buraya uyum sağladık. Annem genellikle hayvan kanı içerdi. O gelen vampirin de annemi bulmak için geldiğini düşünüyorum. Büyük ihtimalle annemin nişanlısıydı."

"Nişanlı mı?" Dante şaşırmıştı. Gelen vampirin Aleron'un ailesi ile bir bağlantısı olmasını beklemiyordu.

"Annem onu gördüğü andan itibaren tuhaf davranıyordu. Babam ise sinirliydi. Sonuçta babam da o adamın annem için geldiğini söyledi. Eski nişanlısından kaçıyordu annem. Hem ailesinden hem eski nişanlısından." 

O andan itibaren neden adamın bu kadar içtiği, yetmezmiş gibi uyuşturucu aldığı da ortaya çıkmıştı. Zaten kavga çıkaracak yer arıyor olmalıydı. Anında patlak vererek kavga çıkarmıştı. Dante neden bu kadar öfkeli olduğunu da anlamıştı. Her şey ortaya çıkmıştı. Şimdi asıl sorun yaşanan bütün her şeyin nasıl temizleneceği olmalıydı.

"Tanıdığım bir vampir ailesi ile irtibata geçip burayı temizlettireceğim." Dante, Aleron'un omzundan tutup sıkıca sarıldı. Diğer eliyle de kafasını okşadı. "Ne annen ne de baban kaldı. Seni anlıyorum. Ama dert etmene gerek yok. Ben size bakacağım. Hem sana hem de arkadaşlarına."

Aleron yavaşça ağlarken Dante sıkıca ona sarıldı. Bu duyguyu iyi bilirdi. Anne ve babanın aniden ölmesini, ortadan kaybolmasını iyi anlardı. Kendisi de on yedi yaşında yetim kalmıştı. En azından bu gençlerin yanında onları koruyup kollayacak biri vardı. Nihayet yola koyuldukların da, yol oldukça sessiz geçmişti.

Araba Romanya'nın merkezinde ağaçlık tepelerde olan bir evin önünde durmuştu. Üç katlı olan bu ev, eskiden Dante'nin her gün gelmek için can attığı bir yerdi. Ama artık ne zaman gelse içini bir hüzün kaplardı. Cebinden anahtarını çıkarıp kapıyı açtı. Hep beraber eve geçtiklerinde önce Dante, Agnes'in üzerinde ki kıyafetleri değiştirmesi adına yukarı kata çıktı.

Kadının ulu orta kanlı rahibe kıyafetleri ile dolaşması pek hoş değildi. Dante yatak odasının olduğu odaya geldiğinde ayırdığı kıyafetlerin arasından uzun bir kadın elbisesi çıkardı. Zamanın da karısına aldığı bu kıyafeti artık başka bir kadın giyecekti. Belki de bunu yapması için geç bile kalmıştı?

Üzerine bir tek elbise giyemezdi. Bu yüzden kıyafetlerin arasında olan sütyenlere bakıp kendisinin seçmemesi gerektiğine karar verdi. En mantıklısı Agnes'i buraya getirmekti. Aşağıya tekrar indiğinde herkesin yorulmuş ve bir o kadar da hayattan bezmiş buldu.

Gözleri Agnes'e döndüğünde Arina ile konuştuğunu gördü. "Agnes."

Kısa sürede ona dönen sarı ve turuncu arası gözlerle ne diyeceğini unutmuştu. Gerçekten de onunla başka koşullar altında tanışmak olmayı diliyordu. En baştan eğer onunla tanışırsa belki farklı bir yerde farklı bir zamanda ve farklı bir şekilde, mutlu olurlardı?

"Benimle yukarı gelebilir misin? Kıyafetlerini halledelim." Agnes hızlıca ayaklanıp anında merdivenlerden çıktı. Dante arkasından bakarken vampir olmanın bazenleri iyi olabileceği hakkında tuhaf şeyler düşünüyordu.