19

119 28 46
                                    

Medya Kanato Sakamaki.

"Eskiden olsa bilmezdim. Ne sana deliler gibi tutunacağımı. Ne de sana deliler gibi ihtiyaç duyacağımı. Gel ve beni sar, minik bebeğim."

|

|

|

Son sınırındaydı. Ya kalkıp gidecekti ya da bağırıp çağıracaktı. Kadın ise tam tersine umutluydu.

Yavaş yavaş içilen kahveler ve uzun bakışmalar. Kanato, resmen kızı öldürmek istiyordu. Bakması yetmiyordu. Kız o kadar neşeli ve kibardı ki, kıza nasıl kızacağını bilemedi. "Azcık susamaz mısın? Teddy, rahatsız oluyor?" Aiko kısa bir süre elinde ki ayıcığa baktı. Kim buluşmasına bir ayıcık getirirdi ki?

Biraz düşündükten sonra, Kanato için oldukça değerli ve bir o kadar da özel olduğu kanısına vararak kibar davranmaya karar verdi. Kanato'nun görüştüğü diğer kadınlar böyle bir toleransa sahip değildi.

"Teddy'nin rahatsız olmasına üzüldüm. Çok mahcubum. Teddy'e benim yerime sorabilir misin, Kanato-kun?"

"Neyi?" Tuhaf bir şekilde kızın hem Teddy'e hem de kendisine saygılı davranması hoşuna gitmişti.

"Benim de Bunny'm var. Arkadaş olmak ister mi?" Kız büyükçe gülümserken Kanato sadece baktı.

"Ne?" Kanato şaşırmış bir ifade ile kıza bakıp kafasını yana yatırdı. Kızın ne demek istediğini anlaması biraz uzun sürse de, sonuçta doğru anlamayı başarmıştı.

"Teddy, arkadaş edinmek ister misin?" Ufak tefek mırıldanmaların ardından Teddy, Kanato aracılığı ile cevap verdi.

"Teddy, istemiyor. Ama tanışmanın kötü olmadığını düşünüyor." Kız kıkırdadı. Sonuçta bu 'Evet' demekti. Kısa sürenin ardından, tekrardan görüştüler ve kız yanında bahsettiği tavşanını da getirmişti.

Kızın ailesinin işlettiği tatlı dükkanı sayesinde, Kanato oldukça mutluydu. "Kanato-kun, tatlıları sever misin?"

"Evet, özellikle de pastalar." Tuhaftı. Ama hem Aiko, hem de Kanato birbirlerine alışmışlardı. Normal de telefon kullanmayan Kanato bile eline telefonu almış, kızın mesaj atmasını bekliyordu. Eğer gün içinde bir mesaj almazsa -O gün içinde almadı.- kıyamet kopuyordu.

Öncelikle ufak sinir krizleri hemen ardından da onu takip eden sinir nöbetleri. Reiji ne olduğunu anlayamadığından Kanato'ya ilaç verdi. Ama o da pek bir işe yaramadı. "HALA NEDEN YAZMADI?!!?"

Laito. oturma odasının kapısından erkek kardeşine bakarken hem durumu tuhaf bulmuş, hem de odaya girmeye çekinmişti. Ama o da erkek kardeşini ilk defa böyle görüyordu. "Hey~~ Kanato-kun~~ Bir sorun mu var?"

Kanato elinde ki telefonu koltuğa koyduktan sonra Laito'ya baktı. Ona söylemek ve söylememek arasında kalsa da birisine anlatıp rahatlaması gerekiyordu. Laito ise ne olduğunu merak ediyordu. Erkek kardeşi sonunda delirmiş miydi? Zaten pek iyi durumda da değildi. 

"O neden bana yazmıyor?!"

Laito, şaşkın bir ifade ile kardeşine bakarken kısa süre de ne olduğunu anladı. Babası son günlerde Kanato'yu evlendirmekle ilgili bir şeyler demişti. Ama Laito olayın kız meselesi olduğuna inanmak istemedi. 

Kanato öyle biri değildi?

Laito, Kanato'nun arkadaşının ona yanıt vermediğini düşünerek konuşmaya başladı. "Bilmem. Arkadaş-"

Demon Priestess | TAMAMLANDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin