6

3.7K 251 114
                                    







"Sizce bu elbise olmuş mu? Abartı değil, değil mi?"

Üzerimdeki bordo, mini sayılabilecek elbiseyle etrafımda dönerek kızlara yönelttiğim soruya cevap bekledim. Saçlarımı düzleştirmiş, hafif bir makyaj yapmıştım. Bu hazırlıklar bu akşam yenecek şirket yemeği içindi. Ben ve Taehyung, her yıl bu yemeğe katılmak zorundaydık. Her sene saatlerce hazırlandığım bu yemeğe bu defa hazırlanmam yarım saat bile sürmemişti. Bir şeyler değişiyordu. Artık abartılı güzelliklerin peşinde değildim, kendim olarak mutlu olmayı öğreniyor, rahat olduğum şekilde giyinip o şekilde davranmaya çalışıyordum.

"Jen, bende cinsel yönelimimi değiştirme isteği uyandırıyorsun," dedi Lisa. Gülüştüğümüzde Jisoo onu onayladı. "Cidden çok güzel görünüyorsun. Geçen yılki o iğrenç elbiseden sonra şu an gözlerim bayram ediyor." Gözlerimi devirdim. Geçtiğimiz yıl davetten önce Taehyung aptalının instagram hesabında gezindiğim zaman, bir markanın pembe tonlarında bir elbisesiyle ilgili bir gönderisini beğendiğini görmüş, aptal aşık tarafıma uyarak gidip o elbiseyi almıştım.

"Hatırlatma," dedim gözlerimi devirerek. "Tam bir felaketti."

"O zamanlar salaktın," dedi Chaeyoung. "Şimdi geçti, üzülme," diyerek kıkırdadığında siyah topuklu ayakkabılarımı giyerek ona baktım. "Gerçekten bana arkadaş seçimlerimi sorgulatıyorsunuz," diye homurdandığımda sırıtarak bana öpücük attı.

Annemin seslenmesiyle odada oyalanmayı bırakarak aşağı indik. Jisoo bizimle gelecek, Lisa ve Chae kendi evlerine geçecekti. Yemekten sonra ise biz Jisoo ile onların yanına gidecektik.

"Nihayet on yıl öncesinin modası olan o aptal elbiselerden kurtuldun," diye şakayla karışık söylendi annem kızlara göz kırparken. Gözlerimi kısarak onlara baktım. "Ölmüyorum öyle, füze atın direkt. Vicdansızlar. İnsan hatırlatmaz  o aptal zamanlarımı ama değil mi?" Güldüklerinde dayanamayıp ben de güldüm. "Sinir bozucusunuz," diye söylendiğim sırada babam da bize katıldı. Chae ve Lisa ile dramatik bir bakışmayla ayrıldığımızda annem bizim halimize gülmüş "Hiç büyümüyorsunuz," demişti.

Kapıda bizi bekleyen arabaya binerek restorana gitmek için yola çıktığımızda "Konuştuklarımızı unutma," diye kulağıma fısıldadı Jisoo. Cevap vermeden başımı salladım. Tabii ki de konuştuklarımızı unutmamıştım. Bu gece Kim Taehyung biraz daha rezil olacaktı ve bunun sebebi yine kendisi olacaktı. Bana laf sokmadan durmayacağını bildiğimden, planımızı ona göre yapmıştık. Biraz cesur ve cüretkar olmam gereken bir plandı ama yapacaktım.

Yemeği yiyeceğimiz restorana vardığımızda stresten ellerim terlemeye başlamıştı. "Sakin olsana, salak," dedi Jisoo koluma girerek. "Düşüp bayılacağım imajı çiziyorsun şu an." Yüzüme düşen saçı geriye atarken "Bayılacağım çünkü geri zekalı," diyerek onu tersledim. Bu gece ben saçma sapan bir şey yapmadan bitmeliydi.

İçeriye girdiğimizde, bize ayrılan masada oturan Tae'yi ve ailesini görebilmiştim. Siyah bir takım elbise giyiyordu, dağınık saçları her zaman olduğu gibiydi ve o aptal hiç uğraşmadan, sadece otururken bile nefes kesici görünüyordu. Bu sahiden çok sinir bozucuydu.

Jisoo'nun yemeğe katılma sebebi ise Taehyung'ın hemen yanında oturuyordu. Seokjin bu gece onun özel misafiriydi. İlişkiler umurunda değildi sözde ama onunda Jisoo ve Jin'in barışmasını istediğini biliyordum. "Çok yakışıklı görünüyor," dedi Jisoo seslice yutkunarak. Onun bu ağzının suyu akmak üzere haline sırıttım.

Tae'nin annesi bizi görerek ayağa kalktığında, gözlerimiz buluşmasın diye çaba sarf edişim boşa gitti, o gözlerime baktı. Annesi anneme sarılırken öylece durarak Tae'nin bakışlarına karşılık verdim. Göz göze gelişimiz beni korkutuyordu ama bunu onun bilmesi gerekmiyordu. Beni baştan ayağa süzdüğünde yüzünde oluşan sırıtmaya kaşlarımı çattım. Dİlini ağzının içinde yuvarlayarak başını çevirdi ve babamla selamlaştı.

as if it's your last | taennie Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin