Tatil başlayalı 1 hafta olmuştu çoktan ve pazartesi toplantılarının yapma zamanı tekrar gelmişti. Bu hafta içinde her zaman yaptıkları şeyleri tekrarlayıp durmuşlardı. Denizde zaman geçirmek, sohbet etmek ve eğlenmek... Tadını çıkartıyorlardı tatillerinin hepsi.Donghyuck, Chenle, Jungwoo ve Doyoung erkenden gelmişlerdi mekanlarına. Birlikte oturup bir şeyler içmiş, sohbet etmişlerdi her zamanki gibi. Diğerlerinin gelmesini bekliyorlardı.
"Jeno'yu da gruba ekleyeyim mi? Bu akşam gelsin o da." Diye fikrini öne sürmüş, ters bir cevap almayınca da gruplarına eklemişti Doyoung ve akşam mekanda toplanacaklarına dair kısa bir mesaj da atmayı unutmamıştı.
"Biraz tuhaf birisi Jeno."
"Nasıl bir tuhaflık bu Hyung?" Diye cevaplamıştı Chenle Jungwoo'nun cümlesini. Gayet normal birisi gibi gözüküyordu ama Jungwoo Hyung'u insan sarrafı gibi olduğu için ilgisini çekmişti konu.
"Hyuck ve Jaemin dışında kimseyle konuşmuyor pek. Konu açmaya çalıştım ancak pek konuşkan biri değil sanırım."
Jungwoo bu konularda çok çabuk kırılırdı ve neredeyse etrafındaki herkes bunu bilirdi. Bu konu diğerlerinin de içine kurt düşürdüğünde Hyuck lafa girdi."Belki o an bir şeye morali bozulmuştur, keyfi yoktur. Üstüne alınıp da üzme kendini. Herkes seni sever." Diyerek az da olsa Jungwoo'nun moralini düzeltmeye çalışmıştı. O sırada mekana giren bedenlerle herkes suspus olmuş ve yanlarına varmalarını beklemişlerdi.
"Selam millet. Ne oldu birden sustunuz?" Diye neşeyle şakıyan Kun ile diğerleri kısa bir selam vermiş ve herkes yerleşene kadar da kimse konuşmamıştı. Tam kadro bir şekilde armutlarda oturuyorlardı. Kun, Doyoung, Jungwoo içenlere göz kulak olmak için içmezken küçükler ellerine birer şişe almıştı çoktan.
Yangyang, Kun ve Doyoung aralarında konuşurken geriye kalanlar da arada sohbete katılıyor, çoğunlukla da susup dinliyorlardı. Kimsenin konuşmaya hali yok gibi herkes alkolün etkisiyle mayışmıştı sanki.
İlk şişeler bitmiş, ikinci şişelere geçilmişti.
Chenle şimdiden güzel olan kafasıyla ayaklanmış ve arkadaşlarının gözlerini üzerine toplamıştı. Elindeki şişeyi havya kaldırdı ve mutluluk akan sesiyle "Yaz aşklarına." Dedi. Onunla birlikte diğerleri de ayaklanmış ve şişelerini birbirlerine tokuşturmuşlardı büyük bir tutkuyla. Yüksek sesle kahkaha atıyorlardı Chenle'nın bu hareketine ancak birden gelen hıçkırık sesini kimse beklemiyordu.
Chenle kumların üzerine çöktü ve kollarını dizlerine sararak yüzünü gizlemeye çalışmaya başladı. Ağlıyor ve hıçkırıyordu ve sebebini üç kişi dışında diğerleri anlamamıştı.
Hyuck hıxla arkadaşının yanına yaklaştı ve sıkıca sarıldı. Kalp kırıklığını kendisi de hissedebiliyordu. Gözlerini Jaemin'e kaldırdığında ise Chenle'ya şok olmuş gözlerle baktığını fark etmişti. O da beklemiyordu böyle bir şeyi.
"Lele, hadi eve gidelim."
İncitmekten korkar gibi dokunuyordu arkadaşına Donghyuck. Kalktı ve yerde oturan bedeni de ellerinden tutup kaldırdı. Ağlamaktan yüzü kızarmış Chenle herkesi üzmüştü. Ne olduğunu bilmeyenler alkole veriyordu bu hareketlerini.
Elinden tutmuş sessizce mekandan çıkartmıştı arkadaşını Donghyuck. Tam evin yolunu tutacağı anda bileğinde hissettiği parmaklarla durmuştu.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
O Sole Mio | NoHyuck
Fiksyen Peminat• O Sole Mio by SF9 • ["Yaz aşkın olarak kalmak istemiyorum, Lee Jeno."] •bxb •smut! 🥇 #1 nohyuck #1 jeno