Kalbim ceketimin üstünden hissedilircesine hızlı atıyordu.
Hayır , sanki ne diye sessiz sessiz yaklaşıyorsa. Sanırım beni korkutmayı zevk haline getirmişti." Bana o iğrenç hayvanın ismiyle seslenme" diye dişlerimin arasından konuştum. Fakat pek beni taktığı söylenemez.
Yavaş adımlarla ardınç ve menarın yanına ilerlerken bende arkasından bakıyordum.
" Gelmişsin kardeşim " diyerek omzuna vurduğunda ardınç , sadece kafasıyla selamlamakla yetindi
" Çağdaşta geldi. Konuşabileceğimiz bir yere gidelim o halde " dediğimde Menar onaylarken çağdaş ;
" Kafe ya da restoranta fareleri aldıklarını sanmıyorum " diyerek alaycı gülüşlerinden birini yaptı.
Gözlerim ve ağzım aynı anda açılırken şaşkınlıkla çağdaşa baktım cidden bu seviyesi yerlerde olan espirisi yapmışmıydı ? Icimden git kendini atakuleden at demek gelsede sadece Gözlerimi devirerek önden ilerlemeye başladım. Menarda yetişerek boşver dercesine elini salladı.
Sonunda çok fazla Lükse kaçmayan küçük bir yere geldiğimizde çağdaşla birbirimize ters bakışlar atıyorduk. Attığı tokat ona olan sinirimi daha çok tetiklerken ardınç havadaki gerginliği farkedip
" Bişey içmek isteyen ? " diye sordu. Menar ve ben sıcak çikolata içerken ardınç ve Çağdaş ise kahve içmeyi tercih etmişti.
Konuya her zamanki gibi ilk giren çağdaş olmuştu
" Öncelikle biz uyuşturucu satışı yapmıyoruz yani en azından elden ele . Bu konuda anlaşalım"
Merakla ağzından çıkacak cümleleri beklerken devam et dercesine mavi gözlerine bakmayı sürdürdüm.
" Demem o ki yani bize tekrar mal alımı için gelme. Biz yurt dışına çalışıyoruz "
Cümlesini bitirince yeniden kahvesini yudumlarken Menar yerinde kıpırdandı.
" Bak öncelikle sizi ihbar etme gibi amacımız yoktu. Ardınç daha önce belirtti bize güvenmediğini bunun için yapacak bişeyimiz yok elbette ama bil diye söylüyoruz Almira birkaç sene önce başkaları tarafından alıştırıldı. Sizin depo tamamen tesadüftü fakat 2. Gelişimiz zor durumda olduğumuz içindi hala neyin borcu bu ? "
Ardınç ve çağdaş dikkatle Menarı dinlerken yüzünden Menarın söylediklerini tarttığı anlaşılıyordu.
Bu sefer söz hakkı ardınça gelmişti menarın sorusunu görmezden gelerek merakla bana döndü
" Peki o halde neden tedavi olmayı denemedin , Yani bu zamana kadar kurtulmak için birçok şey yapabilirdin ? "
Sahiden bu bataklığa düşeli çok olmuştu. Aynı anılar şimdi tekrar gözümün önünden bir film şeridi gibi geçerken üstüme çöken ağırlıkla nefes alış verişlerim düzensizleşirken aynılarını tekrar yaşıyor gibi hissetmek en beteriydi.
" Ben tedavi olmak istemiyorum. Hastaneye kapatılmak istemiyorum" diye karşı çıktım.
Çağdaş ve ardınç'ın aralarında anlayamadığım bir bakışma geçerken Menar surat ifademden gerildiğimi anlamış olacakki Üzgün bakışlar atıyordu güven verircesine masanın üstünden elimi sıktığında gülümseyerek karşılık verdim.
" Eğer bu kadar zaman beklemeseydin belkide yatırılmazdın bak bu çok ciddi bir konu bence düşünmelisin hatta düşünülcek bi konuda değil biran önce tedavilere başla "
Menar ardınça eğilerek sessiz olduğunu Sandığı bir şekilde fısıldadı fakat etraf çok gürültülü olmadığı için rahatlıkla duyulabiliyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AYKIRI
Teen FictionGüçlü olamıyorum asla. Güçlü olamayacağımı anladım. Beni affedebilecek misin gelecekteki yüzüm? Bu kadar yenilgiyi kabullenememişken geçmişim, apar topar dün olabilecek mi tek bir kelimeyle? Ben, yalnızlığı seçmişken tüm renklerimden sıyrılıp ben ol...