Bölüm 30 " Ölümyiyen "

509 39 1
                                    

Kararlar hayata yön verme konusunda büyük oyun oynuyordu ve benim hayatım kararlardan oluşuyordu.

Babam hep aklına ne geldiyse yapan biriydi. Bense tam tersi yapıcağım şeyin artı ve eksileri düşünürdüm.

'Risk olmadan hayatın anlamı olmaz Allison'

Babam belki de bir gün bu dediği için pişman olucaktı. Ama ben yaptığım ve yapıcağım her şeyden memnunum, memnun olmak zorundayım.

"Kabul"

"Hayır!"

"Ama önce David, o burdan gidicek" dedim başımı olabildiğince dik tutmaya çalışırken.

"Hayır Allison bunu sakın yapma!"

David doğru ilerledim.

"Senin için her şeyi yaparım David" dedim kulağına.

"Drac-"

"Ben söylemediğim sürece kimse bilmiycek. Birisine söylersen seni kendi ellerimle öldürürüm" dedim sert bir sesle.

Yüzümü elleri arasına aldı.

"Sana borçlandı-"

"Saçmalama...bana güven burdan çıkıcam"

"Kendine dikkat et Al" yavaşça kapıdan dışarı çıktı.

Kapı kapanana kadar sürekli arkasına dönüp bana baktı.

Yanıma yaklaştı.

Sol kolumu sert bir şekilde tutup t-shirt kolunu kıvırdı.

Asasını derime batırdı.

Gözlerimi sıkı sıkı kapattım.

Bedenimi saniyeler içinde acı kapladı.  Kolumu bırakması ile kendimi yere attım.

Ağlamak istemiyordum ama bu zordu.

Voldemort cisimlenmesi ile arkamda ki bir adam bana doğru ilerledi.

Hızla yerden kalkıp arkamı döndüm.

Pençemi çıkarıp elimi adamın göğsüne batırdım. Duraklayıp bir süre durdum. Sessizlik hakimdi. Bir çekişte adamın kalbini söktüm.

"Ahh!" Narcissa Malfoy sesi çıktı bir tek.

Elimde tuttuğum kalbi masaya doğru fırlattım. Lucius Malfoy önünde duran kalbe sonra da bana baktı.

"Çok acınası bir sahne!"

"Safkanlığı destekliyorsunuz ama bir meleze tapıyorsunuz! Bana tapsanız daha karlısınız" dedim ve bulunduğum yeri terk ettim.

***

Yüzümü yastığa gömdüm.

"Neden ağladığını söylesen?" dedi babam. Yatakta ki ağırlıktan yanıma yattığını anlamıştım.

"B-ben bir şey yaptım" dedim  hıçkırıklarımın arasında.

Başımı göğsüne yasladı.

"Ne olursa olsun senin yanındayım tatlım bunu biliyorsun" yerimde doğrulup babama bir süre baktım.

"Beni affedebilcek misin?"

"Ne yaparsan yap seni affederim" dedim şefkatle.

Giydiğim uzun kollunun sol kolunu yavaşça yukarı kıvırdım.

Babam donmuş şekilde bakmaya bile korktuğum işarete baktı.

"A-Allison" dedi kısık sesle.

𝖠𝗅𝗅𝗂𝗌𝗈𝗇 𝖡𝗅𝖺𝖼𝗄 | 𝐷. 𝑀.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin