Neden böyle bir şey yapmışlardı aklım almıyordu bu resmen bir savaştı. Heja bunu nasıl yapardı nasıl herkesi riske atardı nasıl.
"Gelidiler Evdal ağam" yardımcı kızlardan birinin bunu demesiyle herkes ayaklanıp cama baktı. Geliyorlardı hemde nasıl bir gelemekti. Resmen onlar yürürken yer zınglıyordu.
"Gelecekleri varsa görecekleri vardır " Evdal ağa geri hemen yerini oturup onları beklemeye başladık. Lakin onlar gelmeden sesleri geliyordu
"ATALAY AİLESİ, EVDAL AĞAA ÇIK DA AĞALIĞINI GÖSTER HELE BİZE" Gelen sesle evin erkeklerinin hepsi ayaklanmış bir hışımla merdivenlerden iniyorlardı. Kadınlar olarakta biz arkalarından inerken umudun odada olmasından sonra kızlardan birini odaya gönderdim böyle yerlerden korkabilirdi.
Sonra annemgille birlikte merdivenden inerken ilk göze çarpan kişi Ağa bozuntusuydu. Hemen Evdal ağanın yanında yer alırken Sinirler git gide artıyordu. Zahirin gözlerinin rengi kapkara olurken ona bakmaktan çekiniyordum.
"Hüküm verdim Evdal ağa hejada Denizde ölecekler bu namus temizlenecek"
Ne demek Ölecekler ya yıllardır hüküm duymamıştım. Bunları onlara yapamazlardı. Yaptıkları saçmaydı ama yapamazlardı. Boş bulunup hemen lafa atladım "İnsan canı ne zamandır bu kadar ucuz Ferman ağa" Tüm gözler bana dönerken Ferman ağa Evdal ağadan gözlerini 1 dk bille ayırmadan
"Karılar ne zamandır hükme karışıyor Evdal ağa bu mu senin ağalığın" Evdal ağanın gözleri kana bulanmışken. Gene söze ben girdim. "Karşınızda sadece bir kadın değil Hanım AĞA duruyor ona göre konuşun"
"dünkü hanım ağa gelmiş posta koyuyor bak hele " Ferman ağa resmen torunu gibi damarıma basıyordu. Yeminle yaşlılığına bakmayacaktım.
"Ben onu bunu bilmem Evdal ağa hüküm verildi ya berdel olacak yada ÖLÜM" ölüm derken gözünü bile kırpmamıştı. Hadi Hejayı düşünmüyordu. Nasıl kendi torununu düşünmezdi nasıl yapardı bunu. Aklım almıyordu Ağa bozuntusu bu durumdan hiç şikayetçi durmuyordu. Halen bana sinir sinir bakıyordu ama Kardeşini düşünmüyor gibi gözüküyordu.
"Nasıl berdel olacak Ferman ağa kızımız yoktur ki, sizinde evlenecek oğlunuz yoktur"
"Periyi, savaşa alacaz Evdal ağa yoksa bu iş cözülmez" Yanında duran birinin savaş olduğunu anlamıştım çünkü gözleri faltaşı gibi açılmıştı
"Ağzının söylediği kulağan duysun Ferman Ağa peri daha küçüçüktür" Evet peri daha küçüçük reyhan yengemin fikret amcamın kızı peri daha 16 yaşında bunu nasıl düşünürler.
"Başka verecek kızınız olmadığına göre ÖLÜM olacaktır "
"Var"
evet vardı başka kızları ben dururken zaten peri saçmalıktı vardı ben vardım.Cümlemin bitmesiyle Ağa bozuntusunun gözleride açılmıştı
Evdal ağa bana dönüp "Hayır HELİN buna izin vermem" "Senden izin istemiyorum EVDAL AĞA"
"Senin çocuğun vardır nasıl olacak berdel " "beğenmiyorsanız hüküm veremezsiniz FERMAN AĞA Ağamıza söylerken iyi oluyordu göster AĞALIĞINI FERMAN AĞA "
Tüm gözler bana bakıyordu. Ölüme yürüyordum ama mecburdum bir kız ÇOCUĞUN evlenişine göz yumamam. Heleki o kızın abisinin ÖLÜŞÜNÜ göstermek olamaz hayır.
Evdal ağa bana gururlu gururlu bakarken gözüm arkamda duran annem ve babama döndü. Annemin gözleri dolmuş ağlarken Babam kendini zor tutuyor gibi duruyordu.
"Peki öyleyse yarın öğlen isteme olacak. Akşama düğün" kimseden ses çıkmazken zor bela gitmişlerdi. Onların kapıdan çıkmasını beklerken. Biri kolumu hızlıca çekip
"Bana baksana sen ne yapama çalışıyorsun hanım ağaymış bu senin hanım ağalığın, kıskandın demi kızçemi demi kıskandın onun saadetini" Bağıran REYHAN yengemdi
"Sen ne diyorsun be" herkes bizi izlerken Peride yanımıza gelmişti.
"Onlardan ballı kapı bulamazdın demi önce ortaklık sonra bu berdel olma isteği benim kızımın geleceği ile oynadın"
"Bana bak Reyhan benden büyüksün ağzımı açmıyım diyorum ama senin kızının geleceği okumak olsun zengin aşirete kaçmak değil bunu o kıt beynine sok o daha ÇOCUK"
Herkes bana bakarken ben perinin elinden tutup Odama sokmuştum. Yardımcı kızı odadan çıkartıp periyi karşıma aldım.
"Nolur sende annen gibi düşünmediğini söyle bana PERi lütfen"
"Olurmu abla öyle bir şey nasıl düşünürüm benim geleceğim okutacağım çocuklarım olacakken nasıl yaparım nasıl benden yaşca büyük bir oğlanla evlenirim"
ona sıkıca sarılırken bir anda ellerimi tuttu ve "Abim içinde kendim içinde çok teşekkür ederim. Tam olarak HANIM AĞALIĞINI gösterdin herkese" O sırada kapı çaldı ve gelen annemdi ağlamaktan hemen gözleri şişmiş ve bana sımsıkı sarılmıştı. Göz yaşları saçlarıma ıslaklık verirken onu kendime doğru çekip
"Anne bunun için ne babam nede sen kızmayın bana mecburum" annem dudaklarını anlıma koyarken "Sen ne güzel yetişmişsen sen ne güzel kalpli bir insan olmuşsun"
Annemin göz yaşlarını silerken umud koşarak annemin bacağına sarıldı. "Ağlama, inci tanelerin dökülmesin annem hep öyle derdi" "oyy kurban olam sana" annem umudu da kucağına alıp ikimizede sarılıp kocaman öptü bizi işte bu her şeye değerdi.
Annem odadan çıktıktan sonra peride çıkmıştı. Umudla biraz oyunuyum diye bahçeye gitmişlerdi. Daha yeni bu çocuğu evlendirmeye çalışmıştılar şaka gibi
Zahir Dinçerden
Nasıl bu kadar cesur olabilirdi. Nasıl Ferman ağaya karşı çıkardı delirmiş olmalıydı.
"Abi yola bak kaza yapacaksın şimdi"
Savaşın sesiyle irkilmiştim. Konağa yaklaşmıştık savaşla birlikte binmiştim arabaya. Sanki o Berdel olduğuna sevinmiş gibiydi bu durum iyiyce sinirlerimi bozuyordu ama neden?
"Savaş ?" oda hemen bana dönüp "Efendim abi" "Berdel olmasını istiyormusun gerçekten"
"Abi belki periyle olsaydı karşı gelirdim hatta periyi kabul bile etmezdim.Ama.." deyince durmuştu ve yüzünde gülücükler belirmişti has si..
"aması ne SAVAŞ " sesim oldukça yüksek çıktığından savaş hemen ciddi bir hal alıp. "Helin güzel kızmış abi tüm mardin onunla ilgili konuşmaya başladı. 5 yıldır ortada yokmuş ablasının ölümüyle sırra kadem basmış ve gün gectikçe dahada güzel bir kız olmuş"
"Savaş ben senin abinim ve o hanım ağa benim böyle bir evlilik yapmam daha uygun hemde şirket için" benim bu cümlemle savaş bozulmuştu. Hayır be oğlum yapma aşık olma o kıza o kız istanbulda farklı biri burda farklı biri yapma be oğlum.
"Sen ne dersen odur abim benim büyüğümsün sen daha iyi bilirsin"
Konağa gelmiştik ama savaşın arabadaki halinden eser yoktu nerdeyse yüzüme bakmıyordu. Cardağa oturduğumuzda anamlar meraklı meraklı geldiler yanımıza
"Ne oldu oğul buldunuzmu denizimi" kimseden ses yokken ben hemen
"Bulmamıza gerek kalmadı ana Ferman ağam hüküm verdi. Ya ölüm olacaktı yaada berdel Karşı taraf berdel istedi ve berdel olacaktır. " cümlemi bitirmemle Ne olduğunu anlamadan anam yerlere yattı ve ağıtlar yaktı kim o oğul diye.
Ferman ağa hemen "Yeni gelen hanım ağayla Savaşı everecez" o cümlesini bitirir bitirmez hemen lafa girip "Ben ağam ben savaş değil ben"
selllamm biz geldikk umarım bölümleri beğenirsiniz arkadaşlar 10. bölüm den sonra artık hedef koyup ona göre Bölüm atmaya devam edicez
bizim için oylarınız ve yorumlarınız çok önemli unutmayın
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AĞA BOZUNTUSU
Romance"Karılar ne zamandır hükme karışıyor Evdal ağa bu mu senin ağalığın" Evdal ağanın gözleri kana bulanmışken. Gene söze ben girdim. "Karşınızda sadece bir kadın değil Hanım AĞA duruyor ona göre konuşun".......