İlk görüşte aşka inanır mısınız ? Hiç başınıza geldi mi ? Hayatınız da sadece bir kere gördüğünüz insanı aslında çok uzun süre tanıdığınız hissini yaşadınız mı ? Aslında sizinle hep yanı başınızda var olan, gece beraber uyuyup, sabah beraber uyandığınız, beraber yiyip içtiğiniz, gezdiğiniz, eğlendiğiniz biri gibi hissettiniz mi ? Ben bu duyguları onu ilk gördüğüm de hissettim, daha o gün anlamıştım aslında, ben aşık olmuştum...
Sıkıcı rutin iş günlerimden biriydi, yine çalışmaktan gebermiş, köşe de bir yerde amel defterimin kapanmasını bekliyordum, gülmeyin durum aynen öyleydi. Bir ara gözüm saatime gitti, Tanrım saat daha 15:17, çok var daha mesai bitimine dediğim ve kafamı kaldırdığım an da, onu gördüm...
Kitlendim, kalakaldım öylece... Aklım başımdan gidiyordu... Dünyaya bir melek düşmüştü sanki cennetten... Çarpıldım...
Birçok duyguyu aynı anda yaşıyordum, vücudum alev gibiydi buz kütleleri içinde, Everest'in tepesinden aşağı boşluğa düşüyor gibiydim...
O durumda ne kadar kaldığımı bilmiyorum, sonrasında bizim dallama Cenk bütün büyüyü bozdu. Köşeden bana epey bir süre Oğuz diye seslenmiş duymamışım. Hatta yanıma gelmiş, yanımda: Oğuz, iyimisin oğlum, hştttt, uyannn, uyann lann, demiş epey bir süre...
Sonra Cenk'e dönüp, baygın bakışlarla: Cenk, lannn, aşık oldum oğlum ben, demişim.
Cenk'in kahkahası kendime getirdi sonra beni, hayvan herif öyle bir gülüyordu ki, gelmemem imkânsızdı zaten. Bu sefer ben şaşkın şaşkın bakıyordum Cenk'in yüzüne, adam hâlâ gülüyor.
- Oğlum manyak mısın sen ne gülüyorsun, lan
- Sana gülüyorum lan kime güleceğim
- Ne dedim ki oğlum, komik olan ne hayır söyle ben de güleyim
- Komik olan ne mi, ahahah, sen az önce bana ne dediğinin farkında değilsin, Oğuz'cum
- Cenk, ne diyorsun oğlum sen, ne demişim, aşık oldum dedim lan!!
Anlam veremiyordum, hayır aşık olmam neden bu kadar komik olabilirdi ki. Tamam bu sığır belli hiç aşık olmamış, aşkın ne olduğunu bilmiyor da, bu kadar komik olan neydi.
Cenk, neyse ben gidiyorum abi değince, kolundan tutup:
- Dur bakalım dur, hiçbir yere gidemezsin, bu kadar neden güldüğünü izah edeceksin bana, Cenk efendi.
Cenk, alaycı bir tavırla suratıma bakarak:
- Oğuz, kendine gel abi, o biraz önce ben aşık olduğum dediğin kız kim biliyor musun ?
- Söyle, kimmiş, dinliyorum buyur!!
- Haldun Ilgazlı'nın kızı o.
Ben kim ulan bu Haldun Ilgaz'lı diye düşünürken, Cenk:
- Yani, ülkenin en büyük medya patronu, şu birkaç tane televizyon kanalı, beş on tane gazetesi olan hani, deyiverdi.
Şaşkın ifade ile Cenk'in yüzüne bakarken, Cenk:
- O gördüğün kız var ya, o da Haldun Bey'in biricik kızı Ceyda Ilgazlı.
Ben bir süre kalakalmıştım öylece, sonrasında Cenk'in:
- Yani Oğuz'cum kısacası sen o kızı unut, diyerek arkasını dönüp gittiğini gördüm.
Kafamı tekrar masaya çevirdiğimde, Ceyda'nın yanında elli beş altmış yaşlarında bir adam gördüm, muhtemelen Cenk'in az önce bahsettiği babası Haldun Ilgazlı idi o. Hararetli bir şeyler konuşuyorlardı sanki tartışır gibi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BENİM KARANLIK SEVGİLİM 🔞
RomansÖnemli Not: Bu roman tamamen kurgusal bir roman değil, gerçek yaşanmış olaylar ve duygulardan esinlenilmiştir.. Romanda karakterlerin hayat hikayelerinde yer alan olayların bazıları yaşanmış ve gerçek durumlar yansıtılmıştır.. Benim Karanlık Sevgil...