Her şeyin üstünden bir hafta geçmişti su gibi. Bu sabah gözümü açtığımda daha da iyi anladım bunu. Son iki üç gündür daha mutsuz uyanıyorum. Bütün bu olan biten beni darmadağın etmişti gene. Kafamın içi yine çok dolu, anlamlandıramadığım hüzünlerin pençesinde kıvranıyor ruhum. Zehra aklımdan çıkmıyor bir türlü, özellikle şu son iki gece sürekli kabuslarımda. Sonra Timur hocayı görüyorum, kızıma nasıl yaptın bunu diyerek boğazımı sıkıyor ve ölüyorken uyanıyorum sıçrayarak yataktan. Birkaç kere çığlık atıp bağırarak uyandım, annemi de korkuttum, koşarak yanıma geldi sarıldı bana oğlum diye. Onun sayesinde biraz daha iyiyim zaten. Bir haftadır pek dışarı çıkamadım, evdeyim sürekli. Yaşadığım bu olayların etkisinden kurtulamıyorum. Whisper ve annem olmasa ne yapardım bilmem. Özellikle Whisper annem yokken de bana can yoldaşlığı yapıyor. Annem yokken diyorum çünkü yine işe başladı. Olaylardan sonra Ceyda'nın da yanına gidemedim hiç. Nasıl gidebilirdim ki, beni Zehra'nın katili olarak görüyor, daha kötüsü ona tecavüz ettiğimi düşünüyor. Artık Ceyda'nın yanında değildim, dolayısıyla işten ayrılmış oldum, şu an çalışmıyorum, zaten bu hâlde nasıl çalışabilirim ki. Yine yükü annem üstüne aldı. Bu durum da tabii ayrıca beni çok üzüyor.
Kafamı kurcalayan tonla şeyi düşünüyorum bütün gün. Sanki her şey planlanmış gibiydi. Zehra'nın yanıma gelişi, eve gidişimiz, sonrasında kendimi kaybetmem. İçeceğime bir şey atıldı ondan sonra böyle oldum ama bunu Zehra neden yapsın ki. Zehra yapmış olamazdı ama öyleyse kim yaptı. Aklıma Ceylin geliyor ama o da bu süreçte çok ilgilendi benimle, yardımcı oldu. Peki ama kim, kim yapar ki bunu. ESKİ DÜNYANIN YENİ EFENDİLERİ denen bu örgüte sadakatimi sunmam için üç günüm var, üç gün sonra bir tören olacak ve sonrasında o lanet emirler. İşte bunların hepsini düşündükçe akşamı ediyordum. Annem geldiğinde beni öylece kanepede oturup dışarı bakarken buluyormuş, boş gözlerle dışarı bakarken...
Ceylin iki günde bir uğruyor yanıma. Biraz oturuyor benimle. Dedim ya bayağı destek oluyor bana bu süreçte. Ona karşı eskisi kadar soğuk değilim zaten. Bazen beni güldürüyor espriler yaparak, her şeyi unutup doyasıya gülüyoruz ama sonra kısa bir süre sonra yine aynı...
Ceylin bana sürekli "Oğuz toparla kendini artık" diyor, bıkmadan usanmadan. Toparlanmam lazım çünkü artık E.D.Y.E'nin bir üyesiyim. Onlardan biriyim. Sadece önümde bir prosedür var. Her şey o kadar karmaşık ki, bazen nefesimin kesildiğini hissediyorum. Geçen gün üç dört saat suyun altında kaldım duşta hareketsiz. Kendimden bazen gerçekten korkuyorum. Bu süreçte ölümü çok kereler düşündüm ama elim kolum bağlı. Ölüm hiçbir şeyi çözmeyecek ki. Annem ve Whisper ve tabii Ceyda. Ah benim güzel sevgilim, nasıl özledim seni bir bilsen, nasıl affettireceğim sana kendimi, hiç bilmiyorum hiç...
Sadakat Töreninden 24 saat önce
Sabah kalktığımda kendimi çok da kötü hissetmediğimi fark ettim. Bir şey olmuştu sanki, bir özgüven gelmişti bana nedenini bilmediğim. Sanırım bunda Ceylin'in payı çok büyük. Çünkü beni hiç yalnız bırakmadı, hatta bu gece ona davetliyim, yemeği birlikte yiyeceğiz. Aslında gitmek istemiyordum ama bunun bana çok iyi geleceği konusunda annemi bile ikna etmeyi başardı ve çaresizce kabul etmek zorunda kaldım. Ama bu durum bile hâlâ ondan şüphelendiğim gerçeğini değiştirmiyor, ondan ve Cenk'ten tabii. Bu arada Cenk'i de bayağıdır görmedim, neler yapıyor acaba, özledim şaka maka ne kadar kızgın olsam da.. Bir iki kez Cenk'i Ceylin'e sordum ama çok konuşmak istemedi ve geçiştirdi bilmiyorum diyerek. Hayır anlamadığım bunlar sevgili değil miydi, insan sevgilisinin nerde olduğunu bilmez mi. Sanırım bilmediğim çok şey var, neyse kokusu çıkar...
Sizin de kafanıza takılan bazı sorular vardır eminim. Nasıl bu kadar kolay dışarı çıktığım ve nasıl bu örgüte girmeyi kabul ettiğime dair. Bu EDYE denen örgüt gerçekten çok güçlüymüş bunu gördüm. Artık nasıl yaptılar bilmiyorum ama üç gün içinde sadece yurt dışına çıkış yasağı alarak serbest kaldım. Dava devam ediyor tabii ki. Ama Ceylin herhangi bir sorun çıkmayacağından çok emin ve kesinlikle cezaevine girmeyeceğimi söyledi. Nasıl bir güçleri var işte siz düşünün. Yargıyı bile ele geçirmişler. Örgüte katılmamı sağlayan ses kaydına gelirsek; onu da bana annem göndermişti ve aynen şunları söylemişti kayıtta;

ŞİMDİ OKUDUĞUN
BENİM KARANLIK SEVGİLİM 🔞
RomansaÖnemli Not: Bu roman tamamen kurgusal bir roman değil, gerçek yaşanmış olaylar ve duygulardan esinlenilmiştir.. Romanda karakterlerin hayat hikayelerinde yer alan olayların bazıları yaşanmış ve gerçek durumlar yansıtılmıştır.. Benim Karanlık Sevgil...