" Çok mu seviyorsun sen beni? "
" Çok seviyorum ben seni. "
Dudakları iki yana kıvrılırken burnunu boynuma bastırdı.
" İnanayım mı? "
Boğuk çıkan sesiyle kollarımı omuzlarına sardım ve ensesindeki küçük saç tutamlarını okşadım parmak uçlarımla.
"...
Gözlerim şaşkınlıkla açıldı. O ise parmaklarını saçlarımdan elmacık kemiklerime indirmiş, usul usul okşuyordu.
" Ben olabilir miyim? " derken sesim zayıf çıkıyordu. Elmacık kemiğimin üzerine küçük bir öpücük bıraktı ve kafasını sallayarak onayladı beni. Göğsümün daraldığını hissedebiliyordum. Kalbim ritmini hızlandırmış, boğazım kurumuştu. Şakaklarımdan kayan teri parmak uçlarıyla sildi ve gülümseyerek bakışlarını gözlerime değdirdi.
" Heyecanlandın. "
Avuç içlerimi pantolonuma sildim ve içimdeki heyecanı dizginlemeye çalıştım. Olmayacağını anladığımda da dudaklarımı karşımdaki bedenin kulaklarına yaklaştırdım ve sessizce fısıldamaya başladım.
" Heyecanlandım. "
*
Yayıldığım yatakta yavaş hareketlerle doğruldum ve derin bir nefesi ciğerlerime doldurdum. Sıkılmıştım.
Camın ardından görünen kasvetli gökyüzüne baktım. Her zamankinden daha hüzünlü görünüyordu bulutlar. Kırık gözyaşlarını her an üstümüze savurabilirlerdi. Bir derin nefesi daha ciğerlerime doldurdum ve küçük adımlarla odanın çıkışına yöneldim. Merdivenlerden inerken salondan yükselen televizyon sesine karışan konuşma seslerini dinliyordum.
" Aman bize ne sanki onun bunun ne yaptığından. "
" Gamze Sultan haklı. " diyerek annemin söylediklerini onayladığını belli etti Uğur. Babamın belli belirsiz homurtusunu duydum.
" İyi akşamlar sevgili aile üyelerim. "
Hızla annemin yanındaki boşluğa bıraktım bedenimi.
" Ne yapıyordun sen saatlerdir odanda? "
Televizyonda dönen haberlere kısa bir bakış attım ve soruyu yönelten Uğur'a döndüm.
" Ders çalışıyordum. "
Babam ekranda çıkan hırsızlık görüntülerine kısa bir küfür savurduğunda irkildi.
" Bu adam çok korkutucu yemin ederim. "
Sırıttım. Yanımda oturan annem soyduğu elmayı uzattığında kafamı sağa sola sallayarak reddettim onu.
