Hyunjin artan kalp hızına yetişemiyordu.Minho'yu da yanında alıp hızlıca babasının arabasına binmişlerdi.
Şu anda reşit olmadıkları için polisin onlara ceza yazması umrunda falan değildi.Sadece onu düşünüyordu.Ya ona bir şey olursa?Deli olurdu.
"Hyunjin adamlar indiğimiz anda işimizi bitirir Polis'i arayalım."
"Minho biliyorsun arayamayız."
"Hyunjin nereye kadar kaçacaksın ağzına sıcayım?!Çocuk biliyor mu buraya neden taşındığını,dakikada bir okul değiştirdiğini."
"Benim hakkımda hiçbir bok bilmiyor.Kahretsin ki söylemedim.Söyleseydim daha mı iyi olacaktı?Uzaklaşacaktı benden."
Minho bir yandan öndeki aracı takip edip bir yandan Hyunjin'le tartışıyordu.Gittikçe şehirden uzaklaşmışlardı.Hyunjin'in kalbi gittikçe daha da hızla atıyordu.Eğer ona bir şey olursa onunla beraber gitmeye hazırdı.
...
Felix odanın hafif aydınlatmasıyla uyandı.Bir çöp gibi odanın ortasına atılmıştı.Başının zonkladığını fark ettiğinde yüzünü buruşturup ellerini kafasına götürdü."Lanet olsun."
Sessizce söylediği bu söz daha da sinirlenip olayları algılamasına neden olmuştu.
Küçük odada yattığı soğuk zeminden yavaşça ayrılarak ayağa kalktı.Odanın en sonunda bulunan kapıya doğru yöneldi ve son hız yumruklamaya başladı.
"Lan şerefsizler çıkarın beni burdan.Benden ne istiyorsunuz piçler!"
Kapı bi anda açılınca Felix geriye doğru tökezledi.
"Geç şöyle konuşalım seninle."
Adam üzerine geldikçe Felix hareket etmiyordu.Korkuyor ama korkmuyor gibiydi.Gururunu yediremezdi o adama.
"Demek korkmuyorsun.Pekâlâ."
Adam bu sözünden sonra Felix'e sert bir yumruk geçirdi.Felix yumruğun sertliğiyle yere düşmüştü.
"Bak çocuk beni hasta etme.Hyunjin denen herifin ne mal olduğunu biliyorsundur değil mi?"
Felix dudağının patlamasının acısıyla rahatsız sesler çıkardı ve elini dudağına götürüp kanı temizledi.
"Onun hakkında hiçbir bok bilmiyorum.Bilmek de istemiyorum."
"Pekâlâ bilmiyorsun demek.O zaman şöyle söyliyeyim,Hyunjin kaçak uyuşturucu satıcısı."
Felix duyduğu sözle ellerini yumruk yapıp gözlerini kapadı.Bunun bir rüya olmasını diledi.Ona güvenmişti.Peki ya şimdi?
"Veya şöyle diyelim.Hyunjin'in satıcı olduğundan emin değiliz.Babası uyuşturucu satıcısıydı ve bize yaklaşık 1 milyon dolarlık bir borcu vardı.Emin ol ki bu sektörde babası satıcı olup da oğlu olmayan yok.Pis işler bunlar...Genetik yani."
Adam Felix'in düştüğü yere eğilip konuşmaya devam etti.
"Hem de yaklaşık 4 senedir bizden kaçıyor."
Adam yavaşça doğrulup açık bıraktığı kapıyı kapattı.Felix meraklı gözlerle adamı izliyordu.
"Yem olacaksın."
"Ne?"
"Hyunjin'in sana ne kadar değer verdiğini biliyoruz.Her adımını takip ediyoruz o şerefsizin.Her bokundan haberimiz var.Ama onun hiçbir şeyden haberi yok."
Adam hafifçe sırıttı.Bir anda koridordan gelen seslerle kapıya doğru yöneldi.
Felix de dudağını acısıyla zor da olsa doğrulmuştu.Adamın açık bıraktığı kapıya doğru gitti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
You better run away🏃//Hyunlix
Teen FictionHer gün okula giderken evlerin ziline basıp kaçan Hyunjin,hayatını düzene sokmuş ve sakin yaşayan Felix'i kendi bok çukuruna bulaştırıyor...