Yıldız

13. Bölüm

"Ne zaman uyanır?!"

"Dediğiniz gibi uyutuyoruz ... bey."

Kulaklarım çınladığı için adını duyamamıştım, ama kim olduğuna emindim.

Şuan uyuyordum.
Yani Dünya'da yaşıyanlara göre. Bilincim yerindeydi ama bedenim uyuyordu.

Kulaklarımda. O yüzden o konuşmadan sonra hiç bir şey duymamıştım. Kimin umrundaydı ki zaten, benim değildi.

Acar'ı düşünmeye başladım.
Halisinasyonunda veya gerçekte görmüştü onu.

Acar Uyar...
Herkes onları kardeş sanardı ama onlar... onlar ne olduklarını bilmiyorlardı, bilemeyeceklerdi.

¤¤¤

*YAZAR'DAN*

Adam, kadının başında günlerin geçmesini bekliyordu. Kadın ise verilen ilaçların etkisiyle bilinci kapanmıştı.

Kadını bir iki kişi nasıl olduğuna bakmak için gelmişti ama adam biliyordu kimsenin Arca'yı merak etmediğini. Asıl sebep işti.

Şuan bütün Türkiye hatta Dünya, Arca'nın vuruluşunu konuşuyordu. Sonuçta Dünya'ca bilinen genç yatırımcılardan dı.

Ona sadece şirket ve hastanede hisse sahibi demek az kalırdı. Uyar'lar sadece Türkiye genelinde bilinirken Arca 2 yılda Dünya'ya açmıştı. Tabi buna 16 yaşında masaya oturmasıda katkı sağlamıştı.

Adam telefonunu eline alıp Twitter'da gündemde olan #ARCAUYAR etketine basıp atılan tweetleri okumaya başladı. Her şey plana göre gidiyordu.

Odanın kapısı açılınca bakışlarını oraya çevirdi adam. Selin hanım ve yanındaki Müge hemşire içeri girdi. Selin hanım kafasına sallayarak selam versede karşılık alamadı.

Kontroller tamanlanınca adama son durumu anlatıyordu.

"Durum gayet iyi ama uyandığında bayağı sorun yaşar Emre bey."

Emre yani adam bunları zaten biliyordu, planında bu da vardı.

"Unutmayın Arca'yı uyuttuğumuzdan kimsenin haberi olmayacak!"

Sert ses tonuyla konuşmuşu. Selin hanım anladığını belli eden bir şekilde başını sallayıp çıktı, Müge'de aynı zamanda çıktı.

Emre telefonu çıkarıp planı uygulamaya koyuldu.

¤¤¤

Bazı yerlerde kutlamalar bazı yerlerde yaslar vardı. Dünya savaş için kendini hazırlıyordu. Arca vurulalı sadece 13 saat geçmişti. Sabah 10.30'a geliyordu saat. Emre'nin gözünden bu mantıksızdı, planı ilk duyduğunda.

Şuan Arca'nın kendine ait olan evlerinden birindeydiler. Arca yatakta uzanıyor Emre de başındaki koltukta oturuyordu.

Başka bir ülkede, başka bir kıtada Arca'yı merak eden biri daha vardı. Mügeden oyunun olanlarını öğrenmişti. O da biliyordu Arca uyanık olsaydı Müge'nin buna cesaret edemiyeceğine.

Bu merak eden adam'ın Arcayla sorunu yoktu, arkasında ki kişilerle vardı. Adam araştırmaları arasından Arca'yı Emre'nin vurduğunu bulmuştu. İlk başta -bi 20 saniye falan- ihanet ettigine düşünmüştü ama sonra bir plan olma ihtimali aklına gelmişti ve koltuğa yatıp giden hayatını düşündü.

Şuan onlar yatarken Yılmaz ve Murat ne yapacaklarını düşünüyorlardı. Bütün Dünya Uyarları konuşuyordu. İlk Arca'nın vurulması sonrada bardaki arabaların patlaması çok fazla ses getirmişti.

Düşmanlar 4 bir yanlarını sarmış Kara'nın arkasındakileri bitirmeyi bekliyorlardı. Şimdiden şirketten yüzlerce müşteri çekilmişti ve 'Kara uyanmadan yokuz biz' demişlerdi. Yılmaz beyde cevap verememişti.