PARMAKSIZ & On Dört

137 8 0
                                    

Sukha: Üç gün geçti parmaksız

Sukha: Üç gün boyunca sana yazmadım ve her gün okulda seni izledim

Sukha: Her zamanki gibi okula erkenden gittin, oturup dersini çalıştın, öğle arasında yemeğini yedin, tekrardan çalıştın.

Sukha: Kulağına okulda yayılan dedikodular hiç gelmemiş gibiydi.

Sukha: Ama sen de duydun.

Sukha: Eğer bugün bir kediye sarılıp ağladığını görmeseydim sana yazmayacaktım.

Sukha: Bir ara numaranı silmek için rehbere girdim, sildim de.

Sukha: Ama numaranı unutmamışım ki.

Sukha: Seni özledim parmaksız'ım.

Sukha: Seninle konuşabilecek bir yüze hala sahibim.

Sukha: Anlamıyorsun ama, küçüktüm. Çok küçüktük biz.

Sukha: Bu konuları yüz yüze geldiğimizde konuşacağız.

Sukha: Bu arada, ağlama.

Sukha: İçim parçalanıyor seni öyle gördükçe. (21.56)

Sukha: Görüldü atıp yazmayacak mısın? ( 21.58)

Sukha: Daha ne kadar dargın kalacaksın bana?"

Yazmamalıydım

Ama yazdım.

Siz: Karşıma çıkıp 'işte bu benim' diyene kadar.

Sukha: Yazmana sevindim fakat karşına çıkmam için çok erken değil mi ?

Siz: Hayır.

Siz: Sana sadece bir ay vereceğim en fazla, bir ay.

Sukha: Sen en son Deniz'ini özlediğini söylüyordun değil mi?

Sukha: Ha parmaksızım?

Siz: Hayatımda bir ilk kez bunu yapacağım Allah'ım, bir kereden bir şey olmaz. Affet beni

Siz: Siktir git.

PARMAKSIZ -Texting- (FİNAL)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin