15. Bölüm- Kül olur kalbindeki zamanla

243 17 15
                                    


Ankara soğuktu. Eski sokaklarının insana hep geçmişi hatırlatması mı onu bu kadar soğuk yapıyordu yoksa yaratıldığı yer soğuk bir gezegen miydi bilemedim. Hep üşür bulurdum kendimi bu şehirde. Çok fazla acı çekmiş çok yoksulluk görmüştüm. Yurtta soğuk gecelerde üzerimdeki ince yorgan yetmez buz tutan ayaklarımı ellerimle ısıtmaya çalışırdım. Yurttan çıktıktan sonra doğal gaz faturasını ödeyemediğim evim, ellerimi ısıtmaya yetmez nefesimle ısıtırdım.

Ama şimdi ne yurttaydım ne de o eski evde. Birçok kişinin hayal bile edemeyeceği kadar büyük ve güzel bir evde yaşıyordum. Üstelik Emir hasta olmamdan korkarak evin bütün peteklerini sonuna kadar açtırmıştı.

"Fakat yine de üşüyorsun."

Konuşan annemin hayaliydi. Sevgi ile bana bakıyordu. Dizime yasladığım başımı kaldırmadan ona gülümsedim.  Beni bu dünyada belki de en iyi o anlardı.

"Beni unutmuş anne..."

Hüzünle çıkan sesimle yüzüne bir keder oturdu. Alnında oluşan yaşlılık çizgili daha bir belirgin olmuştu o an. Bu çizgilerde bir hikaye yazılıydı.

"Onun senin unutabileceğini biliyordun."

Onu haklı bulsam da adımı silecek kadar nasıl unutabildiğini merak ettim.

"Hiç değilse bir zamanlar onunla oyun oynayan ufak bir kızı hatırlayamaz mıydı?"

Biraz daha yaklaştı bana. Elleri saçlarıma giderken parmak izine dolanan saç tellerini hissettim.

"O seni hatırlamayarak sana ihanet etti. Sen başka bir adamla evlenerek ona ihanet ettin. Üstelik sen onu hatırlarken yaptın bunu, bir bahanen de yoktu."

Suçlu çocuklar gibi ellerimle oynamaya başlamıştım bu kez.

"Ama benin haklı bir gerekçem vardı. Çocukların hayatını kurtarmak için bunu yapmaya mecburdum."

"Hiçbir şeye mecbur değildin Alya, başka bir çözüm yolu aramayı denemedin bile."

Yalvaran gözlerimi anneme diktim bu kez. Beni avutmak yerine bombardımana tutuyordu.

"Yani eşitlenmiş oldunuz. O seni unuttu sen başka biri ile evlendin. Şimdi olmuşlara üzülme vakti değil Alya. Eğer o günkü sana âşıksa, bugün ki Alya'yada aşık olacaktır. Çünkü sen hiç değişmedin annecim. Sen hala benim küçük kızımsın."

Şaşkınlıktan kocaman olmuş gözlerimi yüzüne diktim.

"Ne yani Onu kendime aşık mı edeyim?"

Gülümseyerek ayağa kalktı. Ne zaman yok olacak olsa gider gibi yapardı.

"Sadece onun seni tanımasına izin ver. Eğer yeniden severse ona her şeyi anlatırsın. Eğer sana karşı içinde bir şey oluşmazsa..."

Hüzünle eğilen boynundan çektim dolan gözlerimi. Eğer beni yeniden sevmezse bu dünyada yaşamak için bir amacım kalmamış olacaktı.

..........

Emir salonda oturmuş elindeki dosyaları inceliyordu. Sakin adımlarla yanına yaklaşıp karşı koltuğa oturdum. Geldiğimi fark etse de başını kaldırmamıştı önündeki dosyalardan.

"Biraz daha iyi misin?"

"İyiyim teşekkür ederim. Son günlerde her şey üst üste geldi, alışkın değilim. Normalde yıllardır çok sessiz sakin bir hayatım vardı. Birkac haftada her şey alt üst oldu sanki."

Beni önceleyen gözleri soluk yüzümü fark etmiş olacak ki önündeki dosyaları bırakıp yanıma oturdu. Bir süre bir şey söylemeden zihnindekileri toplamayı beklediğini fark ettim.

MÜHÜRHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin