Konservatuar mezunu olan Lâl Kadoğlu, okuduğu bölümün aksine gündüzleri nezih bir kafe, geceleri ise ortalığı yıkan içkili bir mekan işletmektedir.
Her daim soğuk bakan gözleri yıllardır aşık olduğu adama karşı bile yumuşamazken, başındaki dertler a...
Bölüm şarkısı; Alan Walker, Sabrina Carpenter & Farruko • On My Way İyi okumalar dilerim.🍷
Çok şey vardı anlatılacak, O yüzden sustum. Birini söylesem; Diğeri yarım kalacaktı. Sen, Duydun mu sustuklarımı?
Oğuz Atay •
*** 14.Bölüm; DİLHUN 26.09.2021
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
***
Lâl.
Adım bu.
Anlamı ise dilsiz, suskun.
Bu ismi babaannem koymamıştı ama isimlerin insanların hayatlarını ve karakterlerini etkilediği ile ilgili bir düşüncesi vardı.
Belkide adım Lâl olduğu için, çok konuşmayan, soğuk ve ürkütücü bir insandım.
Şimdi karşımdaki kadına bakıyordum da cıvıl cıvıl bir insandı. Kızıl saçları parıl parıl parlıyordu ve benim sürekli boyattığım saçlarımın aksine doğal olduğuna yemin edebilirdim. Açık kahverengi gözleri erimiş çikolataya benziyordu. Dolgun dudaklarındaki açık kırmızı ruju, üzerine giydiği haki rengindeki çiçekli elbisesiyle fazlasıyla güzel görünüyordu. Havanın soğuk oluşundan dolayı kısa elbisesinin üzerine kot ceket giymişti. Kısa boyu insanda sarılma isteği uyandırıyordu.
Gözlerim arabadan inip bize doğru gelen bedeninde dolaştı. Görünen tek bir dövmesi bile yoktu.
Ya da boynuna üst üste doladığı kolyeleri, burnunda ve dudağında piercingi, parmaklarında yüzükleri de yoktu.
Sadece ayak bileğinde ince bir halhalı vardı.
Sadeydi.
Sanırım bu kadına bir lakap takacak olsam parıltı derdim. Bu sadeliğin aksine adının hakkını verircesine güneş gibi parlıyordu.
Afitap diye fısıldadı zihnimden bir ses; güzel yüz, güneş.
Güneş'im.
Adının anlamı bu.
Şu an bunları düşünmem eziklik psikolojisi falan değildi. Her kadın değerliydi, bunu ömrümün sonuna kadar savunabilirdim. Sadece hani bazı insanlar olurdu ya, en değerlisi olmak isteyeceğiniz ama gözünde hiçbir değeriniz olmayan. Bu da size kendinizi yeterince değersiz hissettirirdi, öyle bir durumdu.
Malum sarışın, uzun bir süre adını anmama kararı almıştım ve ona kendi içimde sarışın diyecektim, bu kadına değer vermişti ve şu an ben bu değerin sebebini anlamaya çalışıyordum.
