4.Bölüm-Hastalık

231 20 19
                                    

ÖNCELİKLE SELAMÜN ALEYKÜM.

YAZIM YANLIŞLARI OLABİLİR, KONTROL ETMEDEN YAYINLADIM BÖLÜMÜ. ŞİMDİDEN ÖZÜR DİLERİM.

İYİ OKUMALAR...

ONUR

Gözlerimi araladığımda dün gece uyumamış olmanın verdiği rahatsızlık kendini apaçık belli ediyordu.

Karımın beni bir yanlış anlaşılmadan dolayı terk etmesi ve benim de huyuna gitmeyi düşünüp şuanlık bir açıklama yapmamam canımı sıkıyordu.

Karımın abisinin ise tüm her şeyi ayrıntısına kadar bilmesi ve bana bu konuda bir abi edasıyla birçok yöntem önermesi kendimi daha kötü hissettiriyordu.

Birkaç gündür, aldatmadığım karımı aldatmışım gibi hissediyordum.

Yatakta doğrulup ellerimle yüzümü sıvazladım. Sıkıntılı bir nefes verip uyuşuk bir şekilde ayaklarımı zeminle buluşturdum.

"Ah güzel kızım, yanımda olsan göğsüme yatırırdım seni. O huzurlu uykuyu alırdık ikimizde..." Pürüzlü sesimle konuşmuştum.

Gözümün önüne onunla ilk sarılarak uyuduğumuz an gelince gülümsemeden edememiştim.

Sanırım ilk tripimi o zaman yemiştim. O zamanlar bile gözüme tatlı geliyordu.

Gerçekten, ben ona ne zaman aşık olmuştum?

Aşık olmak değildi bunun adı, aşk daha hafif kalıyordu.

Kalbimin yerini almıştı sanki. O olmayınca yaşamak zor geliyordu.

Ağır ağır ayağa kalkıp aynı yavaşlıkta banyoya gittim. İşimi hallettikten sonra odaya geri gelip üzerimi değiştirdim.

Çalışma masamın üzerinde duran çizimime göz gezdirip eksiklerini tamamladıktan sonra rulo şeklinde sarıp lastikle bağladım.

Yatağa da bir el attıktan sonra çok iş yapmışım gibi kendimi masamın önündeki sandalyeye attım.

Masanın üzerinden telefonumu açıp çektiğim videolardan birini açtım.

Elimde telefonu tutup yavaş bir şekilde mutfağa ilerledim. O zaman gördüğümde bayağı şaşırsam da şimdi sadece dudaklarımda silik bir tebessüm vardı. "Kahve..." Kameranın arkasından alaycı bir bakış atmıştım. "Sen..." Başını iki yana sallıyordu.

Kamera ile ilk cezveyi sonra fincanları çekmişti. "Sen kahve yapabiliyor muydun ya?" Gözlerini yerinden çıkarmak istercesine açınca ufak bir kahkaha çıktı ağzımdan. Mimikleri benim zaafımdı. "Yok artık! Daha neler?.." Sonrasında bilmiş edasıyla onu sinir etmek için söylemiştim.

"Kahve yaparsın ama köpüklü yapamazsın." Meydan okur şekilde bakmıştı bana. "Diyorsun?" Ardından benim sesim; "Dedim bile."

"Göreceğiz."

"Görelim."

"İçeriye geç sen. Tepemde dikilme."

"İçine tükürme!"

MECBURİYET - IIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin