Kollarımı önümde bağlamış, başımı camdan dışarı çevirmiştim.
"Bebeğim bana bakar mısın?"
Bakışlarımı ona çevirip halsiz bir şekilde baktım.
"Babamın dediklerinden dolayı mı mutsuzsun yoksa başka bir şey mi oldu?"
Başımı iki yana sallayıp gülümsemeye çalıştım.
"Kendini strese sokmana gerek yok. Bu gibi şeyleri çok yaşadım. Mutsuz da değilim ama halsiz hissediyorum."
Bir yola bakıyor, bir bana bakıyordu.
"Bir şey mi dokundu acaba?"
Omzumu silkip cevapsız kaldım.
"Sadece, bir an önce eve gitmek istiyorum."
Kafasıyla onaylayıp arkasına yaslandı. Benimse gözlerim kapanmaya çalışsa da açmak için direnmeye çalışıyordum.
Yarı uyur yarı uyanık haldeyken etrafımdaki sesler fısıltı gibi geliyordu.
"Sen ne zaman mezun oluyorsun?"
Gözlerim anında açılırken dediğini tam kavrayamamıştım. "Hı?"
"Kaç senen kaldı üniversitede?"
Bir anlığına kaçıncı senem olduğunu düşünürken buldum kendimi.
"Bu sene son senem."
Gözlerim onun yüzünü bulurken mimiklerini incelemeye başladım.
"Neden sordun?"
Başını iki yana sallayıp geçiştirmek adına bir cevap verdi.
"Hiç... Merak ettim."
Cümlesi biter bitmez duyulan gürültülü sesle birlikte bedenimin arabanın içinde farklı yerlere çarptığını hissettim. Araba yoldan çıkıp kuru toprak olan yerde sürüklenmeye başlamıştı.
Ellerimle önden destek alıp herhangi bir zarardan kaçmaya çalışıyordum.
İçimden Ayet-el Kürsi'yi okumaya başladığımda Onur'un da dışından dua ettiğini duydum. Aniden fren yapınca kayma olmadan durabilmişti araba.
Direk bana bakıp konuşmaya başlamıştı.
"İyi misin?"
Konuşmak isteyince karnıma saplanan ağrı yüzünden konuşamamış fakat karnımı dahi tutamamıştım.
Olduğum şekilde kasılmış, hareketsiz duruyordum.
"Kevser,"
Çenemde hissettiğim eli başımı çevirince karnıma saplanan ağrı yüzünden gözlerimin yaşardığını farkettim.
Çatık kaşlarıyla yüzümü inceledikten sonra yavaşça yutkunup sordu.
"Ne oldu? Nerene ne oldu?"
Etekliğimde beliren kanı görünce yutkunamamıştım.
Aklıma gelmek isteyen ama düşünmek istemediğim şey peşimi bırakmayacaktı.
"H-hastane..." Zar zor çıkan sesimle konuştuğumda ağrı etkisini arttırmıştı.
Olmasındı.
Olmamalıydı.
Gözlerim yavaş yavaş kapanırken arabanın hareketini hissedebiliyordım.
"Hayır hayır! Sakın uyuma."
Konuşmasıyla gözlerimi açmaya çalıştım. Ne kadar aralarsam o kadar ağırlaşıyordu gözlerim.
"Kevser lütfen, ne olduğu bile belli değil. Uyuma, gözünü seveyim uyuma."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MECBURİYET - II
Misterio / SuspensoKapak tasarımı @zemherigltp 1.Kitabı okumadan bu kitaba başlamayın. #1 Kevser (25.06.2021) #1 Lamia (24.07.2022)