justauser:Mutlu görünüyorsun
Ve ilk ders dolabını kontrol etmen sözlerimi cidden önemsediğini gösterir wow
shuwongie:Evet, bundan sonraki zil mi ipucunu dolabıma koyacaksın?
justauser:Hmhm
Eee, heyecanlı mısın?
shuwongie:Yani...Var işte heyecan.
justauser:Yani? Ben fazla heyecanlı olmanı beklerdim.
shuwongie:Bu bir trip miydi? Hani nokta (.) falan.:D
justauser:...seninle konuşmaktan alışkanlık oldu...NEYSE
shuwongie:Ders başlıyor, matematikçi elimde telefon görürse sıçar ağzıma. bb.
justauser:bb:)
shuwongie çevrimdışı
"Bana bak, okulda kimin benimle garezi ola bilir ki?"
"Herkesle kavga ediyorsun, kimin garezi yok ki? Hem ders dinliyorum, sonra konuşuruz."
"Iyyy inek." Shulan göz devirmişti.
"Çekilmiyorsun arkadaşım, çekil-"
"Bana bak, öğretmenden tuvalet izni alırsan kimin seninle oynadığını öğrenme şansın olur bence."
Tek kaşını kaldırdı Shulan. Mantıklıydı, ama belki kim olduğu bilinmeyen "şahıs" o gelmezden önce koymuş olsa?
Elini kaldırdı.
"Tuvalete gide bilir miyim?"
Öğretmenden onay aldığı gibi çıktı. Dolaba varması pek uzun sürmedi ve düşündüğü gibi olmuştu: Ondan önce gelmiş ve dolabına not bırakmıştı.
"HAva çok güzel, Dİ mi? Tam bahçeye çıkılmalık."
"Benimle taşşak mı geçiyor bu sikkafalı?!" Elini burun kemerine koymuştu. Ne gibi bir anlam bula bilirdi ki?
"Belki bahçede olacaktır. Ama neden böyle saçma bir şey yapsın ki?"
***
"Kızım, belki de sadece eşşek şakasıdır, çünkü böyle bir salaklığı kimse yapmaz. Bahçede olursa sana görün-Aslında hayır, görünemez, çünkü aynı anda kaç kişi bahçede oluyor. Ver o notu bana bakayım bir." Ivy Shulan'nın artık kaç bin kez incelediği notu aldı.
"Shu, sen açsın?"
Shulan gözlerini kocaman açtı.
"Evet...De nereden bildin?"
"Tok karnına iki dakikada çözerdin, bak"- Baştan farklı yazılmış 4 harfi gösterdi.-"Birleştirince hadi oluyor? Ve belki de bu yüzden her zil dolabını kontrol etmeni söylemiştir..."
Kendine sadviç alıp geldikten sonra iştahla yiyen Shulan'a baktı Ivy. Belli ki bir şey düşünüyordu.
"Şşt, noldu?" Shulan yuttuğu lokmasıyla beraber arkadaşına baktı.
"Nasıl tanıştığımızı hatırlıyor musun?"
Eski anıları hatırlayarak gülümsedi.
"Evet...Sırf utandığın için direkten gelip arkadaş olalım dememiştin, salak." Kahkaha atmaya başlamıştı.
"Offf, gülmesene yaa! Hem, ne güzel işte, öylece gelip arkadaş olalım deseydim hatırlamazdın."
"Evet...Dur, sen de öyle harfleri garip-garip yazarak kitabımın arasına koymuştun..."
"Evet işte, saatlerdir onu anlatmaya çalışıyorum."
Saatine baktı.
"Hayır, Ivycik, sadece 2 dakika 23 saniye."
justauser'dan yeni bir mesaj!
justauser:Daha yeni başladık ama...Oyunu sevdin mi?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
A Soulmate Who Wasn't Meant to be , Seo Changbin
Fanfic! düzenlenmesi gerek ama üşeniyorum arkadaşlar, o yüzden cringe olay döngüsüne aldırmayın. ! Sen ruh eşimsin. Ama olmaması gereken bir ruh eşi. B×G Changbin×fem!reader
