sıkı tutunun bu bölüm ciddi olucak ama tabikide taşşak içerir🙂✊🏻
hayat benle taşak geçiyor ben sizle geçmesem nolur
nys hadi
river koydum mediaya ama siz tabi a little space aça bilirsiniz
shuwongie:Eve vardım.
justauser:Pardon, kırmızı halı sermeyi unutmuşum
shuwongie:Adam gibi konuşman için yazdım sana.
justauser:Yani?
Sor işte ne sorucaksan
shuwongie:Öncelikle...
Neden böyle birşey yapıyorsun? Yani amacın ne?
justauser:Sana baştan söylemiştim, intikam oyunu gibimsi bir şey
shuwongie:Bende sana baştan seni tanımadığımı söylemiştim.
justauser:Beni tanımayaraktan bile bana verdiğin zarar çok
Beni tanısaydın ne olucağını düşünemiyorum
shuwongie:Ne yaptım acaba? Ananı mı siktim?
justauser:Yioo
shuwongie:Neyse.
Neden izinsiz günlüğümü aldın ve okudun?
justauser:Günlüğünü almadım, yani almadım sayılır
Çantandan düşmüştü, ben de yerden aldım işte
Ama hayatımın en güzel şansını kullanmışım:D
görüldü.
"Sinirimden telefonu kemireceğim." Elini burun kemerine koymuştu Shu. Şuan onu sakinleştirecek hiç bir şey bulunmuyordu. Tabi bulunmayacak, daha kim olduğunu bilmediği birisi gelmiş aklınca ondan intikam almaya çalışıyordu.
"Sadece sakin ol, onu bulacağımızı biliyorsun."
"Ama ya bulamazsak?" İlk kez negativ düşünmeye başlamıştı. Karşılarındaki kimse aptal rolünü oynayan dahiydi ve onu bulmak zor olacaktı.
"Onu bulacağız. Hadi, gel ve yemek ye."
***
Queen Hyunjin ve diğerleri.
j.sunhan:Ben yazmasam kim yazıcak bu gruba?
DramaLama:He yaw
jeonginbread:Hello hyungs
DramaLama:Sen nick mi değiştin
jeonginbread:Yazar öbür bölümde nicki ne yazmış unuttu ve bakmaya üşeniyor o yüzden
shuwongie:Yazar?
ivy.in_anutshell:Gelen sefer için bildirimlerimi kapatacağım
kanggg_:Kralınız geldi köleler
bearho:kralımız değilsin
woobutfox:Yioo kralımız
bildirimleri sessize almak ister misiniz?
evet hayır.
"Ne çok konuşuyorlar, hepsi de boş."
"Wooyoung'un arkadaş grubu, ne beklersin?" Ivy sıkıntıdan elindeki kitabı masanın üzerine koydu. "Eee? Öbür gizem yolculuğumuz ne zaman?"
"Anahtarın üzerinde yine pazar günü saat 16.30 yazıyor." Shulan cebindeki anahtarı çıkardı. "Bodrum katının anahtarını kimden ve nasıl almış ola bilir ki?"
"Ordan bakınca müneccim boku yemiş birine mi benziyorum?"
"Herşeyi tahmin ediyorsun, bunu da etsene."
Her ikisi bir-birine göz devirmişti.
"Uyumak istiyorum..."
"Zaten tüm gün kış ayısı gibi uyuyorsun ya." Shulan elindeki anahtarı yine cebine koymuştu.
"Off Shu! Tüm keyfimi berbat etmek zorunda mısın?"
"Hmhm."
Telefona gelen mesajla şifreyi açtı ve instagrama girdi.
justauser:sence de eğlenceli değil mi?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
A Soulmate Who Wasn't Meant to be , Seo Changbin
Fanfic! düzenlenmesi gerek ama üşeniyorum arkadaşlar, o yüzden cringe olay döngüsüne aldırmayın. ! Sen ruh eşimsin. Ama olmaması gereken bir ruh eşi. B×G Changbin×fem!reader
