-8-

78 13 0
                                    

Mert'in ağzından
(7ay önce)

Vedat abi yardım çağrısı gönderir göndermez yola çıktım . Konuma yaklaştığım zaman farları kapatıp kenarda durdum . Kaza yapmışlardı. Ama onlar hala ordaydı biri öldüler mi diye bakmak için arabadan inip yola çıktığında farları yakmadan arabayı üstüne sürdüm. Ona çarptığım an arabanın içindeki arabayı çalıştıp hızla uzaklaştı. Arabayı durdurup , ölüp ölmediğini kontrol ettim . Öldüğünden emin olduğumda hızla arabaya yaklaşıp vedat abinin yanına gittim . Nefesini kontrol ettiğimde çok düşüktü . Tam onu sırtıma alacakken Demir geldi . Onuda aramıştım evet , ama bu kadar çabuk geleceğini sanmiyordum. Sonra arabadaki karısını gördüm o ... Vedat abiyi aldatan kadını .. Zaten artık mutlu olamıyorlardı. Vedat abi sırf o adamlardan korumak amacıyla evliliğini devam ettiriyordu. Tam kadını orda bırakıcaktım ki lanet olası vicdanım aklıma geldi .. Kadının yanına gittiğimde zaten öldüğünü farkettim . Bu sırada Demir Vedat abiyi arabaya taşımış ve arabayı çalıştırmıştı bile . Bizim çocuklarda geldiğinde az önce ezdiğim adamı vedat abinin yerine koydurup olaya kaza süsü vermelerini sağladım. O pisliklerden korktuğum için değil , Vedat abinin öcünü polislerden önce ben almak istediğim için ....

Tam arabama doğru giderken bir inilti duydum .. Arkamı dönüp arabaya tekrar baktığımda bir kız gördüm . Bu oydu , Vedat abinin sürekli anlattığı kız , kızı ..

Kızı sıkıştığı yerden çıkartıp kucağıma aldım . Her yeri kan içindeydi . Demire onuda babasının yanına götürüp götüremeyeceğimizi sorduğumda " onun güvenliği için " cevabını almıştım , bu hayır demekti. Arabaya biner binmez hastaneye sürdüm .. Ameliyat ' a alındığında ise polislere ifade verdim .. Kızın ameliyattan çıkmasını beklerken Demir geldi .

" Hala burdamısın sen "

" evet bırakmak istemedim , Vedat abinin emaneti.. O nasıl ? "

" Yoğun bakımda ,ağır yaralanmış "

Bunları duyduktan sonra vedat abi ile yaptıklarımız aklıma gelmişti . Benim babamın yapamadığı babalığı yapmıştı bana ve şimdi hem o hemde canından çok sevdiği kızı ölümle burun burunalar ... Harbi bu kızın adı neydi ? M m ile başlıyodu. Melis , Melek , yok ya Melike ...

-Masal hanımın yakınları siz misiniz ?

- Masal ? , ah hayır ben sadece buldum onu , durumu nasıl ?

Tabi ya Masal ... Adı Masal...

- Masal hanım çok kan kaybetmiş. Acil olarak üç tüp 0 rh- kana ihtiyacımız var .

- ta - tamam benim kan grubum uyuyor , ben verebilirim.

bu sözümün üzerine Demir çok şaşırmış olacakki bana bakıp

- Mert ! Sen ne saçmalıyorsun olum , üç tüp ne demek ?

- Demir abartma birşey olmaz .

- Ulan ya .. Ne halin varsa gör !!

Demirin bu koruyucu tavrından sonra sergilediği umursamaz haller beni benden alıyor. Söylediklerinden sonra gülümsedim . Hemşirenin bir odaya çağırmasıyla onu takip ettik ..

Bir tüp kan alındıktan sonra midem bulanmaya başlamıştı. İkinci tüpün yarısında başım dönmeye başladı , sonrasını hatırlamıyorum ..

" Nerdeyim ben ? Bomboş bir yeşillik .. Çiçekler , kelebekler , uğur böcekleri... Yürümeye başladım , gittiğim yeri bilmeden.. Beyaz , bembeyaz bir elbisesi olan kumral bir kız gördüm .. Arkası dönüktü ve durmus etrafi izlerken birden yürümeye başladı. Bir anda ' Baba ' diye bağırmaya başladı .. Arkasını döndüğünde yüzünü gördüm . Çok güzeldi.. Bembeyaz elbisenin içinde bir melek gibiydi . Gözleri hem gökyüzünü hem yeşilliği yansıtıyordu. Birden ağlamaya başladı.. Yanına gidip , gözünü sildiğimde.. ' korkuyorum , çok korkuyorum ' dedi .. Neyden bahsediyordu.. Tam ona sakin ol , kimden korkuyorsun diye soracakken , iki adam geldi kollarından tuttular ve bir anda yok oldular .. Kızı aramaya başladım , yürürken bir anda bir şeye takıldım . Kafamı kaldırıp baktığımda beyaz babetlerini gördüm , bir anda siyah oldular . Kafamı sağa çevirdiğimde bembeyaz elbisesi kanla örtünmüş yerde yatarken gördüm . Kucağıma al..."

- Mert ! , Mert! , kardeşim iyi misin ? Cevap versene it ! Lan kalksana , kızım birşey yapsana uyanmıyo çocuk , görmüyor musun ??

- Beyfendi , bu normal birşey sakin olur musunuz lütfen

Bizim hayvanın hemşireye bağırdığını duyunca araya girdim

- Ne bağırıyorsun hemşireye hayvan ! İyiyim ben bi sus ..

Demirin bir 'oh' çektiğini duymuştum .. En iyi arkadaşımdı , beraber büyümüştük onunla . Birimize birşey olsa dünyayı yıkardık ...

" Bu arada o it kelimesini yutturucam sana , bi kalkayımda.. " dediğimde ikimizde gülmeye başladık .. Sonunda hemşire tüpü çıkarmıştı kolumdan . Uyarısını dinleyip 15 dakika daha kaldıktan sonra ameliyathanenin önüne geldik. Bu sürede kaç gecedir rüyalarıma giren kızı anlatmıştım ona.. Benden yardım isteyen güzel kızı anlatmıştım .

Tam ameliyata gireli 8 saat oldu diye söylenirken , doktor çıktı . " Merak etmeyin , durumu iyi sadece uyanana kadar yoğun bakımda tutacağız . Artık uyanmasından başka yapabileceğimiz birşey yok , yoğun bakım penceresinden görebilirsiniz " dediğinde nedendir bilmem ama bi rahatlık geldi içime . Doktorun arkasından gelen polis memurunu görünce ona döndüm " Mert bey , Masal hanımın halasını bulduk ve haber verdik. Birazdan burada olur artık sizlik bir durum kalmadı isterseniz gidebilirsiniz . " polis sözünü bitirir bitirmez Demir araya girdi " bak , iyiymiş gidelim artık " dedi .. Ya ne aceleci bir çocuk bu yaa . O sırada ameliyathanenin kapısı açıldı. Refleks olarak sese yoneldigimde onu gördüm , rüyamdaki o meleği , benden yardım isteyen kanlar içindeki meleği...

GECE..Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin