"Mert?"
Gözlerimi ovuşturup tekrar baktıktan sonra yine mert'i gördüm . Gözlerinin önüne gelen ıslak saçlarını eliyle arkaya attıktan sonra bana dönüp cevap verdi.
- N'aber yeni
- Se.. senin ne işin var burda ?
- Geçiyordum , bir uğrayıp havuza gireyim dedim , iyi yapmış mıyım ?
- Ya ne saçmalıyorsun yine
- Valla orasını bilemicem sana sormak lazım . n'oldu cazibeme dayanamadın galiba yine kekeliyosun ki kekelediğine göre bu da heyecanlandın demek .
Ne diyo bu yaa ne ara çözdü beni de heyecanlandığımda kekelediğimi sanıyor?
- Ayy ne heycanlanıcam be seni gördüğüme . Burda olmana şaşırdım sadece. Her neyse sorumun cevabını alıyım ..
Bana cevap vermeden yanımdan geçip merdivenlere yöneldi . Bir dakika bir dakika . onun üstünde bir şey yok mu ? Hemen gözlerimi kapatıp ,
- ya dur dur n'apıyosun , çıplak mısın sen ?
Önce bir kahkaha sesi ve daha sonra da
- Ya kızım nasıl fantezilerin var senin ya , aç şu gözlerini çıplak falan değilim . Herkes gibi havuza şortla giriyorum .
demesiyle gözlerimi aralamaya başladım . Ben ellerimi çekip gözlerimi aralarken Mert bey hala kahkaha atmakla meşguldü. Sonra tekrar arkasına dönüp merdivenleri çıkmaya başladı . Şezlonga gidip benim havlumu eline aldıktan sonrada kurulanmaya başladı .
- Hey hey hayırdır , n'apıyosun
- Ordan bakınca n'apıyor gibi görünüyorum masal , baklavalarımı kurutuyorum işte .
Baklava mı ? Ne saçma.. Ne saç.. Ne sa.. Yuh , oha , şaka ??. Bu ego hayvanının baklavaları mı var ? Allahım bayılıcam şimdi . Var ya baya baya baklavaları var çocuğun bir, iki , üç .. Ayy ne saçmalıyorum ben ya ?
- O benim havlum bay ukala , baklavalarınızı kurutacak başka bir havlu bulun kendinize.
Ben ne dedim ya , onayladım mı şimdi bu öküzü. Mert'in şaçını kuruturken gülümsediğini görebiliyorum , çok net hemde .
- Yemedik havlunu al
derken havluyu bana uzattı ve şezlonga uzandı . Ona bakarken ,
- E yine ne var çıkmayacak mısın ?
- Arkanı dön
- Ne
- Arkanı dön dedim
- Ya kızım manyak mısın çıksana işte
- Döön
- İyi be tamam , çok meraklıyız sanki
Arkasını dönmesiyle sudan çıkıp havluma sarıldım . Hatta beklesin ya nolucak ..
- Bitmedi mi hala ?
- Hayır
- Ya kızım seni mi beklicez iki saat , dönüyorum
- Hayır dedim
- Ya yeniden elbise mi alıyorsun kızım hadisene
- Sus Mert , bana bak sakın dönme !
-Dönmeden sana bakamam,Masal
Ahahah . Salak ya . Tam iki dakikadır ayakta dikiliyo . Neden acaba ? Çok saygılı çocuk ya
- Oturmayı düşünmüyor musun Mert , hayır yani akşama kadar seni bekleyecek değilim .
- Ne
Ah, sonunda arkasını döndü bay ego . Oyun böyle oynanır tatlım , nasıl beklettim ama .
- Sen ne zamandır oturuyosun
- Imm, yaklaşık iki dakikadır Mert'cim
Dişleriyle dudağına bastırıp , gözlerini devirdikten sonra diğer şezlonga oturup bana bakmaya başladı . Biraz sert mi bakıyo ne ? Yok ya Mert işte . Yani heralde .
- Ee seni dinliyorum
- Ne
- Ya sen ne içtin bugün , niye geldin onu soruyorum ?
- He şey ya , seni almaya geldim .
- Beni almaya mı ?
- Evet
- Nereye gidiyoruz ki ?
- Partiye
- Parti ?
- Evet masal , parti. sürekli soru sormaya devam edecek misin ?
- Ee sende tüm sorularıma bir anda cevap ver o zaman .
- Ya yaza merhaba partisi işte . bu akşam . Yani sen bir saat içinde hazırlanabilirsen tabii
-Ne yaza merhabası ya kafayı mı yediniz siz , temmuz ayındayız.
- Yaza merhaba partisi aralık ayında mı olur masal ?
- Off iyi be zaten gelmiyorum sorun yok
- Heh işte öyle bir ihtimalde yok , imkansiz yani .
- Niyeymiş
- Derin Masal'ı almadan gelme dedi .
- İyi sende gitme o zaman .
- Ya çok meraklı değilim zaten ama gitmessem de doruk beni öldürür , henüz çok gencim . Hadi hazırlan . Deniz kenarında olucak . Nasıl becerirsin bilmem ama güzel bir şeyler giy . Çünkü pijama partisi olmayacak uyarmadı deme.
- Ay kes be. Benim elbiseme laf edeceğine git kendi işine bak .
- Bir saat sonra gelicem masal , fazla bekletme .
Ah şuna bak ya , beceremezmişim hıh sen masalı daha tanıyamamışsın tatlım. Kendi kendime konuşurken odama doğru çıkmaya başladım . Odama geldiğimde dolabımın kapağını açtım ve elime gelen tüm partilik elbiseleri alıp dolabın kapağını kapattım . Aynanın karşısına geçip hepsini üzerime tutup , üstümde nasıl duracaklarına baktım . Siyah dar , üzerinde rengarenk çiçekleri olan elbiseyi elime alıp askısını boynumdan geçirdim , saçlarımı da salaş bir şekilde toplar gibi yapıp tekrar aynaya baktım .Askıyı çıkartıp yatağımın üzerine attım bu sefer nar çiçeği rengi uzun tül bir elbise alıp üstüme tuttum . Onu da beğenmeyip yatağımın üzerine fırlattıktan sonra bu seferde siyah dantel bir elbiseyi üzerime tuttum . kafamı aynaya çevirip baktığımda dolabın kapağına sıkışmış cam göbeği renginde bir elbise gördüm . Dolabı açıp elbiseyi elime aldığımda , elbiseyi babamın aldığı aklıma geldi . Bu elbiseyi son yaş günümde hediye almıştı. Hep beraber kutladığımız son yaş günümde . Yaklaşık bir sene önce , evimizde annemin büyük bir hevesle organize ettiği partide vermişti bana . elbisenin üstü beyaz askılı altı ise cam göbeği renginde önü kısa arkası uzun modellerdendi. Bu iki rengin birleştiği yerde de parlak altın sarısı bir kemeri vardı. Hemen elbiseyi alıp diğerlerinden ayrı bir yere koyduktan sonra , diğerlerini bir çırpıda tekrar dolaba yerleştirdim. Ayakkabı rafıma eğilip siyah bilekten bağlamalı açık yüksek topuklu ayakkabılarıda alıp elbisenin yanına koyup banyoya geçtim . Duşumu aldıktan sonra zaten düz olan şaçlarımı daha düz olması için düzleştirdim . Perçemlerimi arkada birleştirip birleştirdiğim noktayıda yine cam göbeği renginde ki kurdelemle birleştirdim . Çekmeceyi açıp kemerimle aynı renkte olan kelepçe bilezik ve kolyeyi de alıp taktım . Açıkta kalan bölgelere hafif pudra sürsükten sonra eyelinerı ve maskarayı çekip göz makyajımı da bitirdim son olarak ta şeftali rengi açık rujumuda sürüp makyajımı tamamladım . ayakkabımla aynı tonda olan çantamın içine telefonu anahtarımı ve cüzdanımı koyup aşağıya indim . Mutfağa geçip bir şeyler içtikten sonra telefonuma gelen mesajla telefonu elime alıp mesajı açtım .
*kapıdayım , seni bekliyorum *
Mesajı okur okumaz elimdeki bardağı tezgaha bırakıp dışarı çıktım . Kapıyı kilitleyip mert'in arabasına doğru yürümeye başladım..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GECE..
ChickLit'' Yaşamak , karanlık geceye rağmen buğulanan pencere camına güneşi çizebilmektir. Ümidini kaybetme , ben kaybetmedim... ... ... Gece yine sessiz .. Ve yine aynı rüya .. Uyumak istemiyorum... Lütfen ... ... Hayatta tek başına kalsan bir gün onunla k...