—2 gün sonra—
Essa Teknoloji. Milenyum Soft'un en dişli rakibi. Aynı zamanda yeni şirketim. Güzeldi. Çok güzeldi. En azından sürekli olarak kalbimi kıran turtarsız insanlar yoktu. Rahattım. Ve uzun zaman sonra mutluydum. Şu anlık departman yöneticiliği yapıyordum. Hayır, kendi bölümümün.
Eski şirketin farklı bölümündeydim. Fakat yükselişe geçmem an meselesiydi. Milenyum Soft'dan gelip Ozan'ı çok iyi tanıdığımı söylediğimde herkes bana çok farklı davrandı. O yüzden her an her şey olabilirdi.
Klasik evde kıyafetlerimi hazırlarken telefonum çaldı.
053* *** ****
Hiç görmediğim bir numara. Açtım.
"Esra."
Ozan'dı.
"Efendim Ozan?"
"Akşam şirkete gelir misin? Seninle incelememiz gereken dosyalar var."
"Ozan ben şirketten ayrıldım başka bir yerde çalışıyorum sen farkında mısın?"
diyip telefonu kapatmaya yöneldim.
"Dur, sadece sen bakabilirsin buna. Senin anlayacağın iş. Esra çok önemli bu lütfen."
"Tamam."
Dayanamamıştım. Ah şu vicdanım ah.
Üstüme giyeceklerimi seçip aynadan kendime baktım. Bugün Ozan'sız ilk iş günüm.Kırmızı tonlarında ayakkabı ve çanta alıp çıktım.
Taksi çekip yeni şirketime gittim. İlk iş günümde bolca yağmur yağması da şanstı. Bereket yağmuru muydu neydi?
Taksiden inip çantamı başıma koyarak kendimi az da olsa yağmurdan engelleyerek şirketin içine girdim.
"Hoşgeldiniz Esra Hanım." dedi patron.
"Hoşbulduk Hakan Bey."
"İlk iş gününüz hayırlı olsun. Umarım burda güzel günler geçirirsiniz." dedi.
"Umarım." dedim.
"Buyrun size odanızı takdim edeyim."
"Hakan Bey yani sizin asistanınız falan yok mu o gösterirdi. Siz rahatsız olmayın."
"Esracım ne rahatsızlığı. Sen de yöneticisin sonuçta." dedi kolumu okşarken.
"Tabi." dedim ve çektim kendimi.
Odamın anahtarını verip yapacağım birkaç işi verdikten sonra "Esra bunları halledersen şirket büyük bir projeye adım atacak. Milenyum Soft'un rekorunu kıracağız."
İşte bu hoşuma gitmişti.
"Ben hallederim Hakan Bey. Siz hiç merak etmeyin."
"Aferin sana. Bize böyle azimli çalışanlar lazımdı işte. Teşekkürler Esra. İyi ki geldin."
"Ben teşekkür ederim." dedim gülümseyerek.—3 saat sonra—
Üç saattir önümdeki raporları inceliyordum. Boynum o kadar ağrıyordu ki. Ama sonuç çok iyiydi. Ve şimdi toplantı odasına gidip proje hakkında fikir üretecektik. O daha da zordu.
Başımı masaya koyup azıcık boynum rahatlasın derken kapım çaldı.
"Esra Hanım toplantı başladı."
"Geliyorum Müge."
Raporları alıp toplantı odasına doğru yürüdüm. O sırada 'Merhaba Ozan Bey.' kelimesini duydum.
Siktir ben Ozan'a geleceğim demiştim. Ve benim burda çalıştığımı bilmiyor.
Olduğum yerde kalakalmıştım. Şimdi de kendi patronumla gözgöze gelmiştik. "Esracım girsene odaya." dedi uzaktan bana bakarak.
"Hakan!" diye bir ses duydum arkadan.
Evet kesinlikle Ozan'dı bu.
Hakan Bey Ozan'ın olduğu yöne doğru yürümeye başladı. Ben hala olduğum yerdeydim.
Yavaşça arkamı döndüm. Dönmemle Hakan Bey'in "Esra gelir misin?" demesi bir oldu.
Sıçtık.
Yavaş adımlarla oldukları yere doğru yürüdüm. Ozan'ın keskin bakışları bir ok gibi batıyordu suratıma adeta. O kadar keskin bakıyordu ki.
"Esra?" dedi.
"Evet, Esra Hanım artık bizimle çalışıyor. Ve çok başarılı daha ilk günden." dedi Hakan Bey.
"Başarılıdır, başarılıdır." dedi Ozan dişlerini sıkarak.
"Diyeceklerin bittiyse bizim toplantımız var Ozancım. Gitmemiz gerek. Hadi Esra." diyip kolumdan tuttu.
"Hakan bize bir iki saniye verir misin?"
"Toplnatımız va.."
"İki saniye!"
"Peki. Hemen bitsin lütfen." diyip odaya girdi.
"Esra senin ne işin var burda?"
"Canım istedi. Ayrıca çok mutluyum burda olduğumdan."
Derin bir nefes aldı.
"Bu Hakan piçinin nasıl biri olduğunu bilmiyorsun! Hiçbir şey bilmiyorsun nasıl buraya girersin?"
"Sırf rakipsiniz diye kendimi harcayamam. İzninle toplantım var. Ozan. Bey."
Kolumdan tutarak kendine çevirdi.
"Akşam şirkette ol!" diyip gitti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
WELCOME HOME | EsZan
FanfictionAşktan korkan bir kız, deli aşık bir oğlan. Üstelik geçmişleri var. Esra ve Ozan