Annem Hatice teyzeyede söyledi. Zeynep dürttü ve gel dedi. Bende onu takip ettim. Zeynebin odasına gittik ve Zeynep le oturduk kapı çalınca Zeynep gir dedi. Semih içeriye girdi. Oda yanımıza oturdu.
Semih; Zeynep sana bir şey söyleyeceğim.
Zeynep ;Söyle semih.
Semih ; Zeynep ben denize söyledim.
Zeynep ; neyi söyledin semih.
Semih ; Onu sevdiğimi.
Onlar bunu konuşurken ben aşırı derecede utandım ve kalbime bir şey oluyor niye bu kadar hızlı atıyor ki. AA acımıyor ama neden?
Semih ; Deniz iyi misin kalbini neden tutuyorsun. Acıyormu ilacın nerde?
- Semih ben iyiyim acımıyor. Ama garip bir şey oldu.
Semih; ne oldu deniz hastaneye gidelim. Kalk hadi.
-öyle değil kötü hissetmiyorum ama farklı atıyor. İyiyim yani hastaneye veya doktora gerek yok. Tamammı
Semih; Tamam
Zeynep ; deniz sen peki?
- ben ney?
Zeynep ; Sen semihi seviyor musun peki
Semih; Zeynep bak sanada dedim. Ona da. Ben denizden sadece yanımdan ayrılmamasını istiyorum beni sevmek zorunda değil. Onun üstüne gitme senide kırmak istemiyorum ama lütfen beni sevmek zorunda hissetmesin eğer beni gerçekten severse bana gelsin. Yoksada hiç bir şey yapamam.
Semih kalkıp anemlerin yanına gitti ve biz Zeynep ile tek kaldık.
Zeynep ;deniz biz konuşurken kalbin gerçekten acımadı değilmi?
- Hayır acımadı biraz farklı, hızlı attı sanki.
Zeynep ; niye acaba
- Zeynep! Ben gidiyorum.
Zeynep ; ay ay minik ablamız trip mi atıyormuş. Sen ablamı olucak sın birde?
- Zeynep sus yaa
Annelerin yanına gittim ve boş bir yere oturdum.
Kendi aralarında konuşuyorlardı. Bende telefona bakmaya başladım. Zeynep gelip yanıma oturdu. Kapı çalmaya başladı.
Hatice ; kalk Zeynep kapıyı aç.
Zeynep ; Tamam.
Zeynep kalkıp kapıyı açtı ve şaşgın şekilde hoşgeldiniz deyince bende kapının yanına gittim onurun annesi ve onur gelmişti. Zeynebin şaşırmasın şaşmamalıyız. Hoşgeldiniz deyip içeriye geçtik. Annemler de hoşgeldin deyince hepimiz oturduk. Sevgi teyze Hatice teyzenin yanına oturunca, onurda semihin yanına oturmuştu. Bizde Zeynep le yan yana oturduk. Hatice teyze kalkıp bizimde mutfağa çağırınca onun yanına gittik. Hazırladığı çay ve kekleri tabak ve bardaklara hazırladık. Zeynep ve ahu teyze tabakları götürünce bende tepsiyi aldım. Herkese dağıttım ve yerime oturdum. Ama kendimi saymamışım bu yüzden bana kalmamıştı. Ben kendime almak için mutfağa gittim. Öndeki bardaklar bitmişti arkaya da uzanamayınca boş ver deyip. İçeriye döndüm.
Semih ;Noldu niye çay içmiyorsun?
-Aslında içecektim ama bardağa ulaşamadım.
Semih ; Neden söylemiyorsun? Ben alırdım. Gel ben sana vereyim.
Semih kalkınca bende peşinde mutfağa gittim. Uzanıp aldığı bardağı tezgahın üzerine koyup çay doldurdu. Al diye çay tabağına koyup uzattı. Elinden alıp içeriye gittim.ve Zeynebin yanına oturdum.
