İs İt Love?

İlk Görüşte Aşk Saçmalığı

Aşk benim için yeryüzüne gelmiş en saçma şey diye düşünürdüm.Daha önce kimseyle olmamıştım.Hayatımı bir başkasıyla paylaşmak mantıklı gelmiyordu.Bir insan başka bir insana uzun yıllar nasıl katlanabilirdi ki.Sevgili mevzuları yeterince sıkıntılı giçmiyormuş gibi bir de evlilik düşünüyorlardı.

Aşk ve evlilik....

Bunlar bana çok uzak terimlerdi.
Taa ki güzel yüzlümü görene kadar.Bu güzellik ya yeni gelmişti,ya da ben farkına yeni varmıştım.Onunla ilk kez gözgöze geldiğimde elimdeki öğretmenlere gösteriş olsun diye taşıdığım kitaplar yere yığılmış,bir tanesi ayığına hafifçe değmişti.Görünüşte havalı gibi dursa da gelip kitaplarımı toplamama yardımcı olmuştu.Şerefsiz arkadaşlarım bana gülerken benim odaklandığım tek şey güzel yüzlü beyaz periydi. 

Gözgöze geldiğimizde hemen çekmişti gözlerini.Onu utandırmıştım. "Hadi Tae doğradın çocuğu!Yeter kestiğin!" Deyip kahkaha atmıştı şerefsiz Yoongi ve Jay-yani aslında adı Jaebum.fakat ona Jay dememizi istiyordu.

İkisi de bu halimle daha sonra fazlasıyla dalga geçecekti buhran emindim.Ama haklılardı.İlk defa güzel birine rastlamış adeta tutulmuştum.Gözlerimi bir türlü ayıramıyordum.Bu masum yüzü daha önce nasıl farkedememiştim.Hayatımda ilk kez kibar olmaya çalışarak "Ah!Afedersiniz!Canınız yandı mı?" Etrafımdaki şebekler "Ooo" diye bağırmaya başlayınca,onlara öldürücü bakışlarımdan attığımda hiçbirşey olmamış gibi etraflarına bakıp,gülmemek için ağızlarını elleriyle kapatmışlardı.

Masumca yüzüme bakıp önemli olmadığını belirtircesine başını iki yana sallayıp yanımdan uzaklaştı.Ayağa kalkıp arkasından bakakalmıştım. "Oğlum kendine gel lan yedin çocuğu" Jaebum yine dalgasını geçmişti.Ne oluyordu bana.Neden bu kadar takılmıştım ki bu güzel yüze. "Oğlum bu çocuk kız gibi davranıyor,sen sevmezsin ki?" Haklıydı.Feminen giyinen erkekler hoşuma gitmezdi.Ancak bu çocuk bambaşkaydı.Dalgınca önüme dönüp sınıfımıza doğru yürüdüm.

Dersi bir saattir dinliyordum ancak gram anlamamıştım.Kafam almıyordu ki.Gözlerini unutsam,minik burnu aklıma geliyordu.Saçlarını unutsam çilek durakları aklıma geliyordu.Kıpkırmızı ve parlaktı.Tanrım ilk refa biri karşısında bu kadar savunmasız hissetmiştim.

Zil çalmıştı ancak ben zili  duymamıştım.Yoongi beni dürtene kadar ne olduğunu anlamamıştım bile. "Zil çaldı hadi bişeyler yiyelim" Başımı sallayıp"Dışardaki kafade yiyelim sigara içeceğim" Ben,Jaebum ve Yoongi birlikte aşağı inerken Changkyun ve Shownu ile karşılaşmıştık.Changkyun bana çekingence bakıp "Nereye böyle?" Hala yakınlık kurmaya çalışıyordu.Ama ondan zerre hoşlanmıyordum.Jay hemen cevapladı " Bahçedeki cafeda yiyeceğiz.Gelsenize" Changkyun önce bana bakıp onay bekledi ancak ben birşey demeyince yanımızda yerini aldı.

Acaba benim beyinsiz kardeşim bu tipin neyinden hoşlanıyordu.Changkyun kardeşim Minhyuk ile yaklaşık bir yıldır birlikteydi.Ancak ben kardeşimi kıskanıyordum.Onun üzülmesinden ölesiye korkuyordum.Changkyun ile bir problemim yoktu.Tek sorun biricik güzel kardeşim Minhyuk ile birlikte olmasıydı.Bu soğuk tip küçüğümü nasıl da etkilemişti anlayamıyordum.Aslında o da benim gibi belalı bir tipti.Ancak Minhyuk için bana karşı sessiz kalıyordu.

Kampüsteki kafeye oturduğumuzda gözüm istemsizce etrafta gezindiriyordu.Bunu farkeden Jaebum "Kimi arıyorsun?" dediğinde hala etrafa bakınıyordum.Yoongi piç bir gülüşle "Sence?" Dedi kaşlarını kaldırıp indirerek.Hayır tabiki saçmalıyordu,kimseyi aradığım filan yoktu.

Biraz daha bakındıktan sonra minik çocuğu gördüm.Oturmuş kitap okuyordu.Ben dalgınca bakarken Changkyun'da baktığım yere baktı. "Jeonguk" kaşlarımı çatıp "Ne diyorsun be?" Kahvesini yudumlayıp "Baktığın çocuk. Adı Jeonguk" ilgilenmiyormuş gibi yüzümü çevirdim.Ancak adını öğrenmemin verdiği sevinci gizlemeye çalışıyordum.