istiyorum, denemek istiyorum

21 3 5
                                    

"Mücadele etmekten yoruluyorum bazen, ben de sevmek ve sevilmek istiyorum. Yine de o riski alamıyorum. Çok güzel olduğunu, kalbini çok hızlandırdığını söylüyorlar. Görüyorum karşılıklı olduğunda insanların yüzleri aydınlanıyor, parıl parıl oluyor.
Yine de...
Ne kendime ne de kimseye güvenmiyorum, bir yanım güvenmek istemiyor. Diğer yanımsa buna karşı çıkıp çıldırıyor.
Beni çıldırtıyorlar. "

" Eğer bana bir şans verirsen çok üzülür müsün? Kalbini kıracaksam vazgeçeceğim. Kırılmak ne demek iyi biliyorum. "

   ------------------------<3-------------------------

" Gittikçe sana benzediğimden midir bilmiyorum ama şu aralar çok güzel şeyler yaşadım. Acaba bir felaket kapıda da benim mi haberim yok diye düşünmeye başladım."

Nida, banyodan yeni çıktığı için beyaz havluyla saçlarını kuruluyordu. Aynada soluk yüzüne baktı, gözlerinin altı yine belirginleşmişti.

" Sana bunu düşündüren ne? Normalde olumlu düşünürdün. "

Yatağın üstünde uzanıyordu, kafasını yastığa bastırdı.

"Ne bileyim, çok eğlenceli bir doğum günü geçirdim. Yıllar sonra Ege'nin de benden hoşlandığını öğrendim. Bana hazırladığı sürprizler çok güzeldi. Sen de yanımdaydın. Hatta Hazin'le sorun çıkmadan musmutlu anlar yaşadın. Ömer de bizimleydi. Sınıf arkadaşlarımdan tut da onun tayfasına kadar herkes eğlendi. Benim için şarkı bile söyledi Ege.
Düşününce şu ara çok mutlu olmuş gibi hissettim. "

Saçındaki havluyu boynunun altına serdi ve beyaz tarakla saçlarını taramaya başladı.
Bir gözü aynadaydı, diğer gözü aynaya yansıyan arkadaşının görüntüsündeydi.

" Hayır, sadece zamanında çok acı çektin ve şu an da o günlerin hıncını çıkartıyorsun. Mutlu olmayı hak ediyorsun. Yıllardır içinde mücadele verdin, şimdi de bunun karşılığını alıyorsun. İyi düşün, iyi olsun."

Saçlarına bakım kremi sürüp şekillendirdikten sonra havluyu sepete atmaya gitti. Arkadaşının yatağının ucuna bağdaş kurmuştu.

" Sanırım haklısın, yine de uzun zamandır bu kadar mutlu olduğumu hatırlamıyorum. Düşününce sen gerçekten çok eğlendin. Bir ara ortadan kayıp da oldun. Neredeydin?"

Nida derin bir iç çekip Ecem'in ayak ucuna uzandı.

"Bu zamana kadar çok üzülmüş hissediyorum. Ege'nin bahsettiğine göre de Hazin da göründüğünden daha hassas. Kapalı bir kutu gibi görünüyor, onu merak etmeye başlıyorum sanırım.
Bencilce olduğunu düşünebilirsin ama Ömer'le ben dans ettiğimizde onun kıskanç bakışlarını görmek hoşuma gitti.
Yumruklarını sıkışı, gözlerini kaçırışı ve gitmek için çabalayışı.
Kendimi değerli hissettirdi. Birinin benim hakkımda endişelenişi, beni düşünmesi, benimle ilgilenmesi. Bilmiyorum, kendime de güvenmiyorum.
Herkes dağıldıktan sonra kendi aramızda dans etmeye başladığımızda Hazin dışarı çıkmıştı. Ben de peşinden çıktım.

Ona "Mücadele etmeye devam et, umudun var olduğuna inanıyorum, bu kadar çabuk pes etme." dedim.

Ama şu an biraz pişman hissediyorum. Sanki ona çok umut vermiş gibi. Çok bencil olduğumu biliyorum ama benimle ilgilenmesini istiyorum ne kadar ona ters davransam da."

Ecem yatar pozisyondan bağdaş pozisyona geçip arkadaşının yanına geçmişti.

"Güzel kızım benim."

Nida'nın saçlarını okşuyordu.

"Senin de ilgi görmek istemen kadar doğal bir şey yok. Hatta bunları benimle paylaştığın için çok mutlu oldum. Bazen öyle davranıyorsun ki duygusuz bir piç zannediyorum seni, korkutuyorsun beni.
Ah güzel kızım benim."

Ecem derin bir nefes alıp gözlerini kapatan Nida'nın alnına ufak bir buse bıraktı. Saçlarını sevmeye devam ediyordu.

" İçinde neler yaşadığını bilmiyorum ama yanındayım Nida. Kendini özgür bırakmayı dene. Kimse sana kızmayacak, kalbin kırılırsa yanında ben olacağım. Onun da seni üzmek isteyeceğini düşünmüyorum.
Her şeyi unut ve Hazin'le ilk tanışmanmış gibi davran. Yargılarını bir kenara koy, denemek istediğini biliyorum. Onu merak ettiğini kendin diyorsun. Kabul ediyorsun, içinde sana karşı gelen kıza karşı gel. Bu sefer ipleri sen al. "

Nida yatar pozisyondan oturur vaziyete gelmiş,bedeni Ecem'e dönüktü.

"Deneyeceğim,denemek istiyorum. Teşekkür ederim, bana katlandığın için."

Ecem, Nida'nın kafasına hafifçe vurdu.

"Katlanmak falan kızdırma beni. Masum olduğun için çok seviyorum seni."

Nida dudaklarını büzmüş, hafifçe gülümsemişti.

"Ecem."

"Efendim"

"Biliyor musun dudakları çok güzel, dolgun ve öpülesi."

Ecem gözlerini kıza çevirmiş kaşlarını çatarak bakmıştı.

"Kimin dudakları öpülesiymiş?"

Nida gülümserken gözlerini kaçırdı ve mırıldandı.

"Onun."

(burada random atmamak için zor tutuyorum kendimi kdcmdmcödö)

"Aaa, kıza bak ya biz ne diyoruz kızı teşvik ediyoruz onun düşündüğü şeye bak pis fesat seni. Sapık."

Ecem yastığını sertçe Nida'nın kafasına geçirip güldü.

"Sevimlisiniz."



Uyanma Vakti GeldiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin