Öpücük

5.3K 323 32
                                    

Önümdeki manzaraya gözlerimi dikmiş bakıyordum. Yağız ve adının Sinem olduğunu öğrendiğim kız konuşuyorlardı. Hem de bir haftadır neredeyse her gün. Hep yan yanaydılar. Hakan ve Yiğit gelince de Yağız yanımıza uğramıyordu. Hep bir işi vardı hep meşguldü.

"Bu kadar belli etme"

Kulağıma eğilip konuşan Asya'ya döndüm. Yüzünde bir sırıtışla konuşuyordu

"Neyi?"

"Onu kıskandığını"

Dediği şeyle hiçbir şey söylemedim ve önüme döndüm. Ne diyebilirdim ki evet kıskanıyordum. Onu o kızla öyle olmasını kıskanıyordum.

"Bir şeyler mi yapsak acaba?"

Yiğit'in sorduğu şeyle ona göz ucuyla baktım ama cevap vermedim. Tekrar Yağıza baktım. Yağız Sinem'in elini tutmuş ona bir şeyler söylüyordu. Gerçekten daha fazla bu manzaraya dayanamayacağım. Hızla eşyalarımı topladım ve masadan kalktım.

"Nereye?"

Hakan'ın sorduğu şeyle ona döndüm

"Başım ağrıyor eve gideceğim"

"Ama bir şeyler yapacaktık"

Yiğit'in sorusuyla ona döndüm.

"Beni saymayın hiç keyfim yok. Size iyi eğlenceler"

Son kez Yağıza baktığımda onun da bize baktığını gördüm. Göz göze geldiğimizde ona kısa bir bakış attım ve kafeteryadan çıktım.

Hızlı adımlarla çıkışa doğru gidiyordum ki bir bedene çarptım.

"Özür dil-"

"Pardo-"

İkimizde birbirimizi görünce önce bir durduk. Alihan'ı görmeyi beklemiyordum bu yüzden şaşkınlıktan sözümü tamamlayamamıştım onun da beni gördüğüne çok şaşırdığı yüz ifadesinden belliydi.

"Güneş"

Birinin bana seslenmesiyle o tarafa döndüm. Yağız hızlı adımlarla bana doğru geliyordu. Alihan'a döndüm.

"Seni fark etmedim özür dilerim"

"Önemli değil"

Son kez yüzüne baktım ve tekrar çıkışa doğru yürüdüm. Arkamdan bana doğru bağıran Yağızı da umursamadım. Tam çıkıyordum ki kolumun tutulması ve çekilmemle Yağızla burun buruna geldik. Birkaç adım geriye gittim.

"Nereye"

Nefes nefese sorduğu soruyla göz devirdim. Tabi çaktırmadan. Sen bir hafta doğru düzgün yüzüme bakma şimdi gel de nereye

"Evime"

Kolumu çekmeye çalıştım ama izin vermedi

"Bıraksana be!!"

Çemkirmemle beni birden kendine çekti yine burun buruna geldik.

"Ne konuştunuz"

Onu biraz sinir etmek için azıcık salağa yattım.

"Kimle"

Yüzünde alaycı bir gülüş belirdi.

"Kimi kastettiğimi çok iyi biliyorsun."

Yüzüne kocaman güldüm.

"Hiiiç öyle normal sohbet ettik"

"Beni deli etme!"

Biraz fazla bağırmış olacak ki birkaç kişi bize döndü. Yağız bendeki bakışlarını onlara çevirdi

"Ne bakıyorsunuz dönün önünüze"

Bağırmasıyla herkes kendi işine döndü. Oda elimden tuttu ve uzun zamandır uğramadığımız odaya götürdü. Beni her zamanki gibi kapıyla arasına aldı.

"Ne konuştunuz"

Her zamanki gibi yine dibime girerek konuşmuştu. Bende ona biraz daha yaklaştım.

"Ben sana soruyor muyum Sinem'le ne konuştunuz diye?"

Söylediğim şeyle önce yüzüme baktı. Sonra o güzel dudakları kıvrıldı.

"Sor"

Gülerek söylediği şeye göz devirdim

"Sorsam diyeceksin ki hiç öyle sohbet ettik"

Alayla güldüm.

"Pardon ama sen hangi arkadaşını el ele sarıla sarıla sohbet ediyorsun. Şuna bak yaa sonra pişkin pişkin bana hesap sor-"

Bana gülerek bakan adamla kaşlarımı çattım.

"Ne gülüyorsun"

Yüzündeki gülümseme büyüdü

"Sen beni baya baya kıskanıyorsun"

Ben ne diyorum adam ne diyor

"Evet kıskanıyorum. O kızıla o kadar yakın olmanı ona sarılmanı elini tutmanı kıskanıyorum. Sadece bana sarıl benim elimi tut istiyorum"

Ohh be sonunda söyledim. Bir çırpıda söylediğim şeylerle şaşırmışa benziyordu. Öylece yüzüme bakıyordu. Sanırım böyle bir şey dememi beklemiyordu.

Birden beni kendine çekti büyük bir gülümsemeyle yüzüme bakıyordu.

"Sana kıskanınca çok güzel olduğunu söylemiş miydim?"

Başımı hayır anlamında salladım

"Tatlı olduğumu söylemiştin"

Güldü yüzüme baktı

"Yağız"

"Efendim civciv"

Derin bir nefes aldım

"Ben senden çok pis hoşlanıyorum"

Eli yanağıma gitti

"Bende seni çok seviyorum"

Sonra dudaklarımızı birleştirdi

Güneşim  | GayHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin