Bölüm 6: Sessiz Anlaşma

14.4K 513 132
                                    

Evlilik Maceraları: Su Elementi Krallığı- Yeni Müttefik

Öfke ve nefret bulaşmıştı genç kadının her milimine. Düşüncelerinde çığlıklar atıyor, ağlamasını durduramıyordu. Küçük düşürüldüğünü hissediyor, herkesten nefret ediyordu.

İnce kollarını sarılacak başka kimsesi olmadığından kendine doladı ve uzun bacaklarına daha kuvvetli adımlar atması gerektiği emrini verdi. Bir damla daha gözlerinden yuvarlanırken Sherry daha da hızlandı. Eğer pes edip dönseydi evine onlar kazanmış olurdu, onların kazanmaması için her şeyi yapacaktı. İzin vermeyecekti. Arkadaşlarına yardımcı olacaktı, artık bu görevin daha ciddi olduğunun farkındaydı. Yüzündeki ve bedenindeki işkence izleri bunu kanıtlıyordu. Ama kız tek kelime etmemişti.

Sonunda adamlar kız bir şey bilmiyor diye bırakmışlardı ama küçük düşürülmenin acısı kıza yapışmıştı, tenini kazıyor içine işliyordu.

Ormanda yalnız başına ilerlerken grubuna yaklaştığının farkındaydı. Onlara her şeyi anlatacaktı. Onlara görevin ciddiyetini söyleyecekti. Sonrada Sherry intikam alacaktı. O adamlardan intikamını alacaktı. Ona elini sürenler o üç kişinin dediklerini dinlemeyip, yakınlaşanlar göreceklerdi acıyı. Üç adam ona dokunmamıştı ama yine de işkence etmişlerdi, onlarda ölecekti.

Sherry’e çarpan iri beden kızın sendelemesine sebep oldu. Kız hemen yumruklarını sıkarken bu kez dövüşmeden pes etmeyeceğini kendine söyledi. Hayır, söylemedi, bağırdı.

Will kızı ilk gördüğünde tanıyamadı, yaralarla dolu ince bedeni ve güzel yüzü ona yabancı gelmişti. Gözlerindeki nefret ve güçse bedeninin görünüşüne zıttı.

Sherry, Will’i görünce hemen yumruklarını indirdi ve genç adama sarıldı. Yalnızca güvenebileceği, sığınabileceği birisini bulduğuna seviniyordu. Will güçlüydü, iriydi, onu korurdu.

Will kızı şaşkınca kucakladı, “Sherry, neredeydin, hepimiz seni arıyorduk?” dedi yumuşakça. Genelde böyle konuşmazdı ama kızın belli ki yardıma ihtiyacı vardı. Tahminleri doğrultusunda vücuduna değil, psikolojik bir yardıma. “Sherry, ne oldu sana, güzelim?”

Sherry hıçkırdı ve hemen kendini toparlayarak genç adamdan uzaklaştı. “Will, size anlatmam gereken şeyler var.” Kızın yaralarla debelenen bedeni onu daha fazla taşıyamıyordu. Dizlerinin üzerine çökerken tüm bedeni titriyordu, çok yol kat etmişti, çok yorgundu ve göz ardı etmeye çalıştığı acısı büyüktü. “Hepimiz tehlikedeyiz.” Dedi geriye kalan tüm gücünü sesine vererek. “Hepimiz.”

Genç kız bayıldı, Will hemen kızı kucakladı ve iki gündür ortalarda gözükmeyen kızı kamp alanına götürdü. Kızın işkenceye uğramasının görevleriyle ilgili olduğunu hemen anlamıştı, görevi tehlikeye atamazdı. Kız zarar görmüştü, Sherry’i de korumalıydı. Bunu yapabilirdi, arkadaşını koruyabilirdi.

Will görevin ciddi olduğunu biliyordu ama boyutlarını tahmin bile edemiyordu.

Okumayı kestim ve Jev’e baktım. Düşündüğü belliydi, “Sen okumuş muydun bunu?” dedim kitabı elimde sıkarken. Bazı sevdiğim kitapları Jev’e de verdiğim olurdu, korumamda hep kararsız kalırdı. Sonuçta bunlar gizli kütüphanelere ait kitaplardı, onun bunu yapmaya hakkı yoktu ama ben ısrar ederdim. Bunu okumuş olmasını umuyordum, sonunu bilen birine ihtiyacım vardı.

Kitabın direkt sonunu okuyamıyordum çünkü. Sadece yirmi sayfa aralıklarla görülüyordu, diğer sayfalar boştu. Ayrıca okuduğum sayfalarda da geride yirmi sayfa kalıyordu yine gerisi boştu. Kitapta toplam okunacak kırk sayfa oluyordu sürekli.

EJDERHA PRENSESHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin