12 - Kanatları Kırmak 🍪

137 24 0
                                    

Önceki bölüm :

Hyunjin dolan gözlerini kapatıp bir süre olanları ve olacakları düşünmeye başladı.
Bilmem kaçıncı kez çalınan telefona cevap verdi
"Felix.. Jeongin nerede?!"
"yanımda "

..

Ya yeniden Jeonginin yanına giderse o pislik herif.?
Çöktüğü yerden dizlerine tutunarak kalktı. Neden herkes karnına vuruyordu ya?
Yüzünü buruşturup küfür savurdu öylesine, bu rahatlatıyordu biraz da olsa, Renjun'u döve döve öldürmek istiyordu ama bunun için beklemeliydi önce o herif Jeongin'in ayaklarına kapanmalıydı..

Derin düşüncelerle eve giderken telefon çalmaya başladı

Felix Kişisinden Gelen Arama..

Hiç konuşası yoktu canı sıkkın olduğu için ama belki işin içinde Jeongin vardır diye yanıtladı ve istemsizce kulağına yasladı
"Efendim Felix.."
" Neler oluyor Hyun? Ne bela aldın yine başına?"
" Jeongin evinde mi?"
" soruma cevap ver önce"
" Kapatıyorum"
" Ya kahretmesin ben senin arkadaşın değil miyim"

Çağrı sonlandırdı

"gidip kendim öğrenirim"
Kendi durağına geleseye kadar kararmaya başlayan havayı izledi. Felix'in endişeli olduğunu biliyordu ama eğer söylerse daha da endişelenecekti, o hassas çocuğu kendi problemlerine katmak istemiyordu, destek olsa yeterdi ve oluyordu da zaten..
Felix onun arkadaşıydı.. En yakın arkadaşı..

İyice kararan havayla birlikte otobüs durdu. Hyunjin geç kalmış hissini içine gömerek sokak lambalarının ay görevini aldığı yarı serin havada Jeongin'in adresine doğru ezber adımlarla ilerliyordu, uzun zamandır kafası bu kadar dolu olmamıştı, bir yandan Renjun piçinin sözleri bir yandan Felix diğer yandan ise Dünyası olan Jeongin..
Gerçekten onun hayatında olması bu kadar büyük dert miydi? Ama Hyunjin olmazsa Jeongin tamamen savunmasız kalacaktı, bu günden itibaren bunu da çok iyi anlamıştı

*Flashback : Pov ' Hyunjin *

"alo-"
"Fotoğraf at, evinde misiniz"
"t-tamam."
" Neden geç kaldınız"
" Bilmem.. Yavaş geldik"
" bana yalan söyleyebilecek kadar zeki misin Yongbok?"
" Hyunjin.. O karşı odada ve duymasını isteyemiyorum"
"Umurumda bile değil"
Sesi titremeye başladı
"ne olduğunu biliyorum Felix. Sadece konuş"
"ne-nerden biliyorsun ??"
"sadece apartmanda ne olduğunu söyle bana"
" ailesi gelmesine izin vermedi ama innie bunu kabul etmedi"
"... Vurdu.. Değil mi?"
"şey, hyunji-"
"DEĞİL Mİ"
"evet..."
Arama sonlandırıldı

Telefonu hızla yatağa fırlatıp ellerimi başım arasına aldım
"KAHRETSİN ONUN SİKİMSONİK AİLESİNDEN NEFRET EDİYORUM NEFRET, NEFRET!!"
Jeongin'in yanına gitmem lazımdı onun güvende olması lazımdı o bütün bunların hiçbirini hak etmiyordu! Ben ediyordum, ben o baş belası piç diye çağrılan ben.. Kanatsız meleğim Yang Jeongin değil

Gözyaşlarımın akması ile sakinleştim, en azından sinirim biraz olsun duruldu. Ağlamayalı uzun zaman oluyordu şaşırmıştım biraz.. Saçlarımı geri atıp düşünmeye başladım. Hiçbir şeyi sikime sallamayan ben şimdi panikten düşünemiyorum, benim bebeğimin canı acıyor olmalı, göz yaşlarını hayal ettikçe titreten ellerim soğuyor
Neden hayat? Neden dünyaya gönderdiğin meleğin kanatlarını kırıyorsun?

꧁͢✨͢BabyBiscuits_Hyunİn✨͢꧂͢Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin