9 Kasım
YYoon
-Şanslı çocukmuş.
-Senin gibi güçlü bir kız ondan etkilenmiş.
-Biraz daha bahsetmek ister misin?
-İstersen buluşup yüzyüze de anlatabilirsin?
(10.41)AİNSLEY
-Şanslı mı, değil mi bilemem.
-Bana tek güçlü olduğumu söyleyen sensin.
-Aslında korkak biriyim.
-Ve tamda bir korkağın yapacağı şekilde buluşma teklifini kabul etmiyorum.
-Sana anlattım, kendimi açtım ama bunları yüzyüze gelmeden yaptım.
-Eğer yüzyüze gelecek olursak ben buradaki gibi sana kendimi açamam.
-Her zamanki gibi gerçek beni saklayarak karşında olurum.
(12.33)YYoon
-Her zamanki gibi derken?
-Daha önce yüzyüze geldik mi?
-Beni tanımadığını söylemiştin?
(12.34)AİNSLEY
-Tanımıyorum zaten.
-Her zamandan kastım herkese karşı taktığım maske.
-En yakın arkadaşım dediğim insanlara bile kendimi gizliyorum.
(12.34)YYoon
-Peki öyle olsun bakalım.
(12.35)AİNSLEY
-Ne yani inanmıyor musun bana?
(12.35)YYoon
-İnanmaktan başka seçeneğim yok.
(12.35)AİNSLEY
-Başka seçeneğin yok mu?
-İnanma o zaman.
-Sanki seni zorla tutuyorum.
(12.36)YYoon
-Tamam.
-Fazla şüpheci yaklaştığımın farkındayım.
-Ama insanlara güvenmiyorum.
-Sadece sana karşı değil bu tavrım.
-Yani yanlış anlama beni.
(12.36)AİNSLEY
-Yemek yiyeceğim şimdi.
(12.37)YYoon
-Tamam, sonra konuşuruz.
(12.37)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AİNSLEY | MYG
Teen FictionSırtımı duvara yaslayıp ağlamak zor geliyordu. Neden duvar? Neden bir omuz değil? Ben neden kimsenin omzunda ağlamadım? Neden kimse bana derdin var mı diye sormadı? Ne yaşarsam yaşayayım belli etmediğim için mi?