Herkese merhaba şarkı bittikçe baştan sarın lütfen.
***
Yiğit Ege'nin odası hazırlacağı gün gelmişti artık. Bütün eşyalar gelmişti bir tek geriye monte etmek kalıyordu onu da Emir halletmiş artık yapılması gereken tek şey odayı dizayn etmekti. Amine'nin seçtiği beşiği kurmuştu Emir. Her şeyi hazırlayp düzdüler. Emir'in daha sonradan aldığı 3 tane mavi abajur vardı iki tanesini yatak odalarına. Öbürünü ise Yiğit Ege'nin odasına koydular.
Her şey Amine'nin istediği gibiydi. Bu gün bebeği tam 18 haftalık olmuştu evleneli de 2 ay. Emir'in onu sevdiğini söylemisi onu rahatlatmıştı çünki o da Emir'e karşı duygular beslemiş olumsuz yanıt alma endişesiyle aşkını itiraf etmemişti. Ayrıca Amine'yi sevmesi Yiğit Ege'yi de sevmesi demekti. Emir'in bebek heyecanı Amine'yi mutlu eden ayrı bir sebepti.
Yiğit Ege için şirketten gelirken sürekli bebek kıyafetleri ile geliyordu. Son aldığı gece lambası çok güzeldi ve Amine'nin çok hoşuna gitmişti.
Yiğit Ege çok şanslı bir çocuk olacak diye geçirdi içinden Amine. Onu çok çok seven bir annesi çok seven bir babası amcası ve yengesi vardı.
Eymen'in pabucunu dama attıracaktı böyle giderse herkes Yiğit Ege hakkında konuşuyordu.
"Emir"
"Efendim Amine"
"Hanife abla Eymen'e hamileykende bu kadar telaş yapılmış mıydı?"
"O zaman Nuriye halam Hanife'nin hamile olduğunu duyunca konağa gelmişti ve çok uzun bir süre gitmedi. Biliyorsun Hanife halam sevmez böyle şeyleri her şeyin geleneksel olmasını ister"
"Biliyorum sadece merak ettim"
"Eymen'in ismine karar verildiğinde ortalığı yıkmıştı böyle isim mi olur diye sonradan ikinci isim olarak Hasan koyunca kabul ettiydi. Şimdi oğlumuzun adını Yiğit Ege olduğunu öğrendiğinden beri beni arıyor böyle isim mi olur diye?"
"Sen ne diyorsun?"
"Bizim tercihimiz saygı duy diyorum ama tabi ki de halam dinlemiyor"
Amine Emir ile sohbet ederken Emir'in telefonu çaldı arayan Kadir'di
"Kim arıyor Emir"
"Kadir"
Amine duyduğu bu cevap karşısında ürpermişti hani bir daha onların yüzünü bile görmeyeckti hani? Sesi tiryiyordu Amine'nin. Emir telefonu açtı.
"Alo Enişte"
"ne istiyorsun"
"Babam hasta gelsin baksın"
"Gelemez"
"Ablamda hasta"
"Gelemez dedim Kadir. Amine bir daha iyi ve ya kötü o eve giremez"
"Enişte ablamı getirmezsen ne olacağını biliyorsun değil mi?"
"Allah Allah ne olacakmış? Söyle de bende öğreneyim"
"Enişte şimdi haporlöre al telefonu ablamda duysun diyeceklerimi"
"Bir dakika bekle"
Emir Amine'ye döndü
"Amine Kadir telefonu hoparlöre almamı istiyor"
Amine sadece başını evet anlamında salladı. Emir telefonu hoparlörünü açtı.
"Söyle Kadir"
"Eğer o küçük o***** yu getirmezsen çocuğun senden olmadığını yedi cihana duyururum ilk önce de Nuriye denen kadına 3 saat süreniz var"
