Bu bölüm benim için özel bir bölüm sizi fazla beklemetmeden bölüme geçeyim.
***
Hanife ile Murat gitmişti. Emir'de bu gün şirkete gitmeyecekti. Hanife'nin hafif hafif sırt ağrıları devam ediyordu ama kimseye belli etmiyordu zaten şiddetli bir ağrıda değildi. Geçmişten konuştular. Bir ara yürüyüşe çıktılar. Amine şu son dönemlerde en huzurlu günlerinden birini geçiriyordu. Akşam olmuş konağa geri dönmüşlerdi. Havadan sudan sohbet ediyorlardı.
"Kızımız olsa ismi ne olurdu sence Emir"
"Zeynep olurdu"
"Çok klasik değilmi?"
"Olsun Zeynep babasının süsü anlamına geliyor."
"Anlamı güzelmiş"
"Yiğit Ege ne demek hiç düşündünmü Amine?"
"Hayır"
"Yiğit cesur, yürekli demek Ege ise ulu kişi demekmiş yani oğlumuzun isminin anlamı biraz karışık olacak"
"Hiç böyle düşünmemiştim ben sadece iki isim birbirine uyuyor diye böyle bir isim koymayı düşündüm"
"Anlamlar önemli."
"Ya o zaman sen Amine ne demek biliyor musun?"
Emir düşündü hakikaten Amine isminin anlamı ne demekti? Çok nadir duyulan ama bir o kadarda güzel bir isim.
"Bilmiyorum"
"Yüreğinde korku olmayan, korkusuz anlamlarına sahip."
Emir sadece başını salladı.
"Hadi kalk yatalım"
Emir ile Amine odalarına gittiler. Amine üzerindeki elbiseyi çıkarıp pijama takımını giydi. Emir'de aynı şekilde pijamalarını giydi.
"Hadi Allah rahatlık versin"
"Sanada"
İkiside uykuya daldılar yanlız Yiğit Ege'nin uykudan başka işleri vardı. Amine gece yarısı karnında ve kasıklarından bir sızı hisetti. Uyku mahmuru bir şekilde gözlerini açtı tam o sırada kasıklarına giren kuvvetli sancı ile ufak bir çığlık attı. Yanında mışıl mışıl uyuyan Emir'e döndü.
"Emir... Geliyor..."
Emir gözlerini araladı yanında duran lambanın ışığını açtı.
"Ne oldu Amine?"
"Ahh... Geliyor..."
"Ne? Şimdi mi?"
"Hayır Emir haftaya gelecekmiş şimdiden haber veriyor"
Amine tam o sırada odayı inleten bir çığlık daha attı. Emir daha da panikledi.
"Ama daha çok erken daha bir ay var"
"Ahh..."
"Dur ben şimdi seni hastaneye götüreceğim"
Emir odanın içinde dolaşıyordu ama ne yapması gerektiğini bilmiyordu. Amine bağırdı
"Üstünü değiştir"
"Doğru üstümü değiştirmem lazım pijamayla hastaneye gidilmez"
Emir apar topar üstünü değiştirdi. Amine'yi ayağa kaldırıp koluna girdi. Tam odadan çıkacaklardıki
"Emir çanta..."
Cümlesini tamamlamamasına rağmen Emir ne demek istediğini anladı.
"Tanam alacağım çantayı"
