BÖLÜM-1-Kaçış-

22.5K 854 237
                                    

Bölüm sevgili   @emelertin  e ithaf edilmiştir. Yeni bebeğini güzellikler içinde büyütürsün inşallah canım.

Hikayenin Instagram hesabı: kehanetingucu

E-posta: asumansac@gmail.com

Sevgili Arkadaşlar❤️
Bu Tanıtım Bölümünü Biraz Düzenlemeye Çalıştım ve Diğer Bölümler Üzerinde de Düzenleme Yapmak İstiyorum. Varsa Bir Eksik Ya Da Gözünüze Çarpan; Lütfen Yazın🙈

************

Açık kumral saçları terden sırılsıklam olmuş, panik ve şaşkınlıkla irileşmiş gözleri ile etrafı inceleyerek, nefes nefese koşuyordu.

İçindeki korku fırtınasına rağmen tek düşündüğü, kalabalığa karışmamak, masum insanların başını belaya sokmamaktı.

Şu an soluğu tıkanırcasına kaçarken bu düşüncenin neden beyninin en ücra köşesinde belirdiğini anlamlandıramadı.

Bilinç altındaki tek düşüncesi buydu; yakalanmamak ve mümkün olduğunca insanların arasına karışmadan peşindekileri atlatmak...

Artık, koşarken boğazından ciğerlerine doğru hissettiği yangını gözardı edemiyordu.

Bir an durdu ve iki eli ile dizlerinden destek alarak, nefesini düzene sokmaya çalıştı. Öte yandan, arkasındaki karanlık adamların ne kadar yaklaşmış olabileceklerini tahmin etmeye çalışıyordu.

Olduğu yerde derin bir nefes alarak doğruldu ve tam koşmaya devam edecekti ki sol tarafında sıralanmış antrepolardan birinin kapısının aralık olduğunu farketti.

Paslı antrepo kapısından içeri acele ile süzülüp, karanlığın içindeki konteynırlardan birinin arkasında siper aldığında, olan biteni sorgulama fırsatı buldu.

Neler olduğunu, neden ya da kimden kaçtığını, neden orada olduğunu, hızlıca sorguladı. Ama bulduğu tek şey koca bir hiçlikti..

Zihnini toparlayanilmek için önce ciğerlerini oksijenle doldurdu, sonra da kehribar gözlerini yumdu..

Düşün, düşün...
Tek hatırladığım, kaçıyorum...
Başka?
Işık! Beyaz ışık!..
Hiç bir şey düşünemiyorum, zihnim bomboş...

Dışarıdan gelen ayak sesleri ile irkildi bir an. Karanlıkta, korkudan irileşen kehribar gözlerini, sesin geldiği yöne odaklayarak daha da sindi bulunduğu konteynırın arkasına.

Bulunduğu antrepo zifir karanlıktı ve burnuna gelen yoğun iyot kokusunu, dışarıdaki martı sesleri ile birleştirince, deniz kenarında olduğunu tahmin etti.

Bir anda gelen ağrının etkisiyle başını iki elinin arasında olanca gücü ile sıktı.

Burnuna gelen kan kokusu ile daha da telaşlanarak, acı ile gözlerini sımsıkı yumdu.

Saklandığı karanlıkta, çektiği acıya rağmen sessizce, adamların gitmesini beklemektem başka çaresi yoktu.

Acı o kadar yoğundu ki bütün vücudunun kasılması ile midesi isyan ediyordu.

Ses çıkarmamak için sarfettiği çabaya rağmen, kafasının içindeki ani sancı dalgasına dayanamayarak, ter içinde kalan avuçlarını şakaklarına iyice bastırdı.

Acıyla kısılmış gözlerini bir anda panikle kocaman açarak dikkat kesildi. Duyduğu ses gerçek miydi yoksa zihninin ona oynadığı bir oyun muydu?

Antreponun kapısından içeri sızan ay ışığında gölge; sakin ve dikkatli..

İçeride yankılanan sakin adım sesleri ile artık zihninin bir oyunu olmadığından emindi..

Evet, evet!! İçeride...
Aman Tanrım!
Yaklaşıyor...

Daha ne kadar saklanabilirim?..

Katy, içinde bulunduğu dünyadan ve başına geşenlerden bihaber, karşı karşıya gelmekten korktuğu gölgeden kurtulmaya çalışırken, onun için aynı korkuyu hissedip, bir an önce oradan uzaklaştırmaya çalışan Alex, ne kadar kendini zorlasa da zihnine giremiyordu. Az önceki ani çatışma esnasında bir büyüye maruz kalmıştı ve o andan itibaren Katy'nin zihni karanlığa gömülmüştü. Alex'in tüm çabalarına rağmen, o zifir karanlıkta en ufak bir ışık huzmesi bile belirmemişti.

Katy'nin Alex'e karşı tavrı da apayrı bir belirsizlikti. Her ne olursa olsun, Alex ile bir araya gelmenin bir yolunu bulurdu.

Alex'e göre, kesinlikle bu durumda bir terslik vardı.

**********

Umarım İstediğim Etkiyi Yaratabilmişmdir🙈
Vote + Yorum = Motivasyon❤️

Kehanetin Gücü Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin