hyunjin - little star
..
-"neden senin annen yemek yapmıyor mu felix?"
"minho ve jisung un arasında oturan seungmin in sorduğuyla felix ne diyeceğini bilememişti. tam cevap vereceğinde hyunjin ilaç kutularını açıp hapları almış, perisinin dudaklarına koymuş ve suyunu uzatmıştı"
-"ilaç vakti. yemekten önce ilaçlarını içmelisin hem okul bittiğinde sana ben yemek pişirebilirim biliyorsun iyi bir aşçıyımdır"
"ilaçlarını bir çırpıda yutup güneş gibi sıcak gülümsemesini sundu büyüğüne"
-"hıhm! j-jinnie nin y-yaptığı pilav ç-çok lezzetliydi!"
-"oo hyunjin pilav mı yaptı?!"
-"hıhm i-ilk tanıştığımız g-gece acıkmıştım b-ben oda b-beni yemek h-haneye götürdü v-ve bana y-yemek hazırladı"
-"ooo! hyunijn iyi bir aşçı olsa gerek"
-"hmhım ö-öyle'"
"minho nun meraklı bakışlarıyla aralanmıştı dudakları"
-"yemek hane mi? evde kalmıyor musunuz felix"?
-"aah a-ailemiz yok b-bizim"
-"hm?"
-"yuo var"
"hyunjin perisini kaşığına pilav ve taze fasulye alırken söylemiş ve yemeğini ağzına uzatmıştı"
-"unuttun mu? biz bir birimizin ailesiyiz perim, benim ailem sadece senden ibaret"
-"aa-ahhh"
-"kıkıkı felix e bakın kıpkırmızı oldu! ahhahah!"
"jisung gülmekten ağrıyan karnını tutup felix in kaçırdığı gözleri ve kızarmış yanağı karşısında sadece gülüyordu"
-"a-ayıp jinnie! b-beni utandırıyorsun h-herkesin i-içinde!"
-"hm? ne yalan bir şey mi söyledim sanki odamızda beni öperken hi-"
-"yaa h-hep ben y-yiyorum sen h-hiç dokunmamışsın b-bile yemeğine a-aç ağzını!"
"felix hyunjin in lafını bölüm kaşığa pilav ve karnabahar almıştı onun ağzına zorla sokup ardından da çubuklarıyla taze fasulye götürmüştü ağzına"
-"yohh yoooh bendoko do ağoz öhhmhm"
"hyunjin dolu ağzıyla konuşmaya çalışırken felix de öksürmesine karşılık gülüp sırtını sıvazlıyordu"
-"siz sürekli öpüşüyor musunuz? hyunjin in her lafından biri öpücük"
"hyunjin ağzındaki yemeğini yutmuştu perisi ise kocaman açılmış gözlerle söyledikleri şeylerden dolayı minho a bakıyordu hyunjin bu sırada perisi yerine araladı kendi dudaklarını ama perisi tarafından lafını bitirememişti"
"eve-"
-"h-hayır! ne a-alaka!"
-"hmm bana nedense öyle duruyor. dimi hyunjin?"
"minho imalı bir şekilde hyunjin e baktığında felix in ona ilk defa attığı öldürücü bakışlar karşısında tırsmış ve bir şey demeyip konuyu değiştirmişti fakat perisi ona bakmadığında minho a havalı bir şekilde kafasını olumlu anlamda sallıyor ve ikili arlarında gülüyorlardı"
"güzel bir okul gününden sonra felix le hyunjin yine herkesten sonra sınıftan çıkacakları için arkadaşları da onlarla beklemişti. hyunjin perisine kimse dokunmasın diye kolunun altına almış ve çekebildiği kadar kendisine çekmişti. nefes alışverişlerini ve kalbinin atışını bile duyabiliyordu. boşalan sınıfta biraz kafasını eğdi ve perisinin dudaklarına yaklaştı felix in ise kalbinin atış ritmi hızlanmış ve sırıtarak onlara bakan arkadaşlarına bakıp hyunjin i ittirmişti."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
what is our fault -hyunlix
Fiksi Remajaalbino bir çocuk olan aynı zamanda anksiyete ve psikolojik hastalıkları olan küçük bir beden ve onu gördüğü andan beri neyi olduğunu merak eden bir çocuk bu dünya için fazla küçük ve saf olan ruhları birbirlerinin eksiklerini tamamlayabilirler mi...