Merhaba canım okurlarım biliyorsunuz ki ahir zamandayız vakit çabuk geçiyor, bölümlerin arasına bir tık mesafe girmiş fark edememişim özür dilerim fkdjdfklfjd
Onun dışında bu kısımlar biraz konu bakımından duygu geçişlerinin olacağı bölümler onu fark ettim. Uzun uzun birleştirip yazmaya çalışmayacağım bu beni yoruyor, yani aynı bölümde tüm duyguları ele alırken zorlanıyorum. Bu yüzden haftada en az iki bölüm şeklinde ama kısa kısa ilerlemeye çalışacağım.
Lütfen paragraf altlarına yorum yaparak beni desteklemeyi ihmal etmeyin <3
Bu kurguyu okumaya devam etmek istiyorsanız lütfen oy verip yorum yapın iyi okumalar <4
Artık konunun dışında durduğum için kendimi kapatmayacak, her şeyi tartarak ciddi bir yol çizmeye karar verecektim. Vural oturduğu yerde iyice rahat bir hal aldıktan sonra ifadesi katılaştı. Bu, onun ciddi olmak istediği bir konuydu. Ağır ağır aldığı soluklardan zihninde dolanan kelimeleri seçtiğini görebiliyordum.
"Bak Ecrin." Gözleri bir kuyu kadar derindi. Ses tonundaki kararlılıkla devam etti. "Erkekler ilişkilere aynı tutumla bakmazlar. Yani, o istemeden yaptıkların senin seçimlerindir. Eğer biri, sana vermeden sürekli alıyorsa bu durum kullanmakla eşdeğerdir." Ona ilgiyle bakıyorken istediğimi yaptı ve sözlerini biraz daha açmak için dudaklarını araladı. "Anladığım kadarıyla ilişkide sen hep bir şeyler feda eden tarafsın. Peki, neden karşındaki hiçbir şey yapmıyor?" Gülümsedi. "Çünkü ona acıyorsun ve bunu daha önce yapabileceğini hiç düşünmedin."
Erkan... Zaten durumu yoktu, bilmiyordum. Ben bu zamana kadar ona... Sadece acıdığım için mi katlanmıştım?
"Bir erkek bir kadını eğer gerçekten de severse, önünde dağ olsa durmaz Ecrin. Sen onun değişeceğine inanarak hareket ettin ancak insanlar değişmez, yalnızca gelişirler. Bu fikirden hızla çıkmalısın."
"Gelişim? Değişimle arasında ki fark nedir?"
"Sana göre çok uç yaşayan bir insandan süt dökmüş kediye dönmesini, iyi bir aile babası olmasını bekleyemezsin. Bu bir ön yargı değil. Sadece, attan uçmasını beklemek gibi bir şey, herkesin bir tarzı ve yapabilme kapasitesi vardır. Atlar uçamaz, ancak uçar gibi koşabilir, bu da gelişimdir."
Öyle güzel konuşuyordu ki bir sonraki örneklerini, açıklamalarını dört gözle bekler olmuştum. İçeceğinden bir yudum alarak boğazını ıslattı.
"Mesela bazı erkekler kadınlarını evlenince örnek olsun diye söylüyorum, mesela içkiyi bırakacaklarını söyleyerek ikna etmeye çalışırlar. Bazı kadınlar ikna olur, evlenirler. Bir süre sonra görürler ki adamlar sözünü tutmaz. Sence bu ilişkide hangi taraf hatalıdır Ecrin?"
"Erkek."
Kafasını onaylamaz anlamda sallayınca kaşlarım çatıldı ve merakla konuşmasını bekledim. "İki tarafta hatalıdır. Kadın adamı olduğu gibi sevmediği, ondan değişmesini beklediği için hatalıdır. Erkek de yalan söylediği için."
Dudaklarım aralandığında beynimde çanlar çalmaya başlamıştı. Kadın adamı değiştirmek istediği için, olduğu gibi sevmediği için...
"Aslında kadın adamı hiç sevmemiş... Onu kafasında uydurduğu kalıba sığdırmaya çalışıyor..."
Kafasını salladı. "Aynen öyle..." Dedi mırıldarcasına.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ya'saklı Bahçe
RomanceAilesinin zoruyla sevgilisinden ayrılan Ecrin arkadaşının yanına gönderilir ve orada bir adamın kızına bakıcılık yaparken hayatı ummadığı şekilde değişir...